Mutluluk yoksa hastalık var

Mutluluk yoksa hastalık var
Mutluluk hormonu olarak adlandırılan dopamin beyinde azaldığında depresyon, dikkat eksikliği ve Parkinson gibi sorunlara yol açabiliyor. Prof. Dr. Uludüz, bu hormonu dengede tutma yollarını açıkladı

Dopamin motivasyon, zevk, ilgi, ödül, dürtü kontrolünü sağlayan ve hafızayı güçlendiren bir hormondur. Beyinde ödül merkezini etkiler, bu da kişinin motivasyonunu artırır ve hedeflerine yönelmesini sağlar. Ruh hali, hafıza,  hareket gibi vücut işlevlerinde dopamin seviyeleri ön plandadır. Öğrenme ve bellek süreçlerini düzenler. Sinir hücreleri arası bağlantıları güçlendirir. Dikkat odaklanma işlevlerinde de rolü vardır. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Uludüz, işte böylesine önemli bir hormonla ilgili şu bilgileri paylaştı:

Eksikliği nasıl anlaşılır?


Eğer; enerjiniz azaldıysa ve hiçbir şey yapmak istemiyorsanız, çok hızlı değişken bir ruh haliniz varsa, dürtülerinizle öfkenizi kontrol edemiyorsanız, kronik yorgunluk, mutsuzluk hissediyorsanız, cinsel isteğinizde azalma varsa, konsantrasyon güçlüğü, dikkat eksikliği ve odaklanma sorunu yaşıyorsanız ve aşırı endişeliyseniz nedeni dopamin eksikliği olabilir.

Hangi sorunlara yol açar?


Dopamin eksikliği veya beyindeki dopaminin normal işleyişinde azalma, bir dizi belirtiye yol açabilir. Parkinson, depresyon, Huzursuz Bacak Sendromu, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) ve ruh hali dalgalanmaları gibi çeşitli nörolojik-psikiyatrik durum ve hastalıklarla ilişkilendirilir.

Hangi sebeplerle azalır?


Dopamin miktarı, dengesiz beslenme, demir eksikliği, stres, menopoz ile östrojen düşüklüğü, uykusuzluk veya sık depresyon ilacı kullanımı nedeniyle azalabilir. Bazı nörodejeneratif hastalıklar, beyinde dopamin üreten nöronların kaybı ile karakterizedir. Bunlardan en bilineni, dopamin kaybının yol açtığı, muhtemelen genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunu içeren Parkinson hastalığıdır. Bazı ilaçlar ve toksinler beyindeki dopamin üretimine zarar verebilir. Örneğin, şizofreni ve diğer psikiyatrik bozuklukları tedavi etmek için kullanılan antipsikotik ilaçlar dopamin reseptörlerini bloke ederek dopamin aktivitesinde azalmaya yol açabilir. Tarımda kullanılan pestisitler gibi çevresel toksinlere maruz kalmak da dopamin üreten nöronlara zarar verebilir. Dopamin seviyeleri yaşla birlikte doğal olarak da azalabilir. Travmatik beyin hasarı veya diğer kafa travmaları dopamin üreten nöronlara zarar verebilir ve dopamin yollarının normal işleyişini bozabilir. Beyindeki enfeksiyonlar ve enflamasyon, dopamin üretiminde ve işlevinde azalmaya yol açabilir. Beyni etkileyen ensefalit veya otoimmün bozukluklar gibi durumlar bazen dopaminle ilgili semptomlara neden olabilir. Majör depresif bozukluk ve bipolar bozukluk gibi bazı psikiyatrik bozukluklar, belirli beyin bölgelerinde değişen dopamin aktivitesi ile ilişkilidir. Bu durumlar öncelikle dopamin eksikliğinden kaynaklanmasa da, dopamin sisteminin düzensizliğine neden olur. Uzun süreli ve kronik stres, dopamin sisteminin işleyişini etkileyerek potansiyel olarak dopamin salınımında ve reseptör duyarlılığında değişikliklere yol açabilir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.