Bugün kamuoyunu sarsan habere göre 1 Ocak 2017 - 9 Mayıs 2017 tarihleri arasındaki 5 ayda, 115 çocuk hamilelik sebebiyle hastaneye başvurduğu belirtiliyor. Hastanede görev yapan bir personelin, 38’i 15 yaşından küçük olmak üzere 18 yaşından küçük 115 çocuğun başvurusunun polise bildirilmediğini fark etmesi üzerine hazırladığı tutanak ile durumu savcılığa bildirdiği, ancak durumu ihbar eden görevli hakkında inceleme başlatılarak görev yerinin değiştirildiği iddia ediliyor.
Çocuk anneler skandalını yazılı bir soru önergesi ile Meclis gündemine taşıyan Dr. Ali Şeker, iddiaların doğruluğunun bir an evvel araştırılarak kamuoyunun aydınlatılması gerektiğini söyleyerek, “Yalnızca 5 aylık bir sürede, 38'i 15 yaşından küçük olmak üzere, yaşları 18’in altında 115 çocuğun hamilelik sebebiyle hastanede tedavi edildiği iddia edildi. Hükümet'in çocuk annelere ilişkin karnesinin kırıklarla dolu olduğu da düşünüldüğünde, yaşanan bu son vakanın artık bardağı taşıran son damla olması ve çocuk evliliklerle, çocuk annelikle ciddi bir mücadelenin başlatılması gerekmektedir" diye konuştu.
Erken Evlilikler ve Çocuk Yaşta Annelik Ciddi Sakıncalara Yol Açıyor!
Savcının yapmış olduğu araştırmadan sonra sorumlular hakkında savcılığın soruşturma talebinin, İstanbul Valiliği tarafından adli görevin ihmal edilmediği ve görevi kötüye kullanma suçunun oluşmadığı kaydedilerek 4 Aralık 2017 tarihli yazı ile reddedildiği iddiasını da hatırlatan Şeker, "Çocuk evlilikler ve çocuk yaşta annelik, kız çocuklarını ve kadınları sosyal, ekonomik ve siyasi tüm alanlardan soyutlayan ciddi hak ihlallerinden birisidir. Ayrıca çocuk yaşta annelik, kız çocuklarının sağlıkları için de ciddi sakıncalar barındırmaktadır. Bu sakıncaları ortadan kaldırabilmek için çocuk istismarının bir biçimi olan çocuk evlilikler ve çocuk yaşta annelikle yoğun bir şekilde mücadele edilmelidir" dedi.
Sağlık Çalışanlarına Büyük Görev Düşüyor
Kanunlar eliyle de bu ve benzeri suç teşkil eden eylemlerin kamu görevlileri tarafından ihbar edilmesi zorunluluğunun yükümlülük altına alındığını hatırlatan Şeker, "Sağlık çalışanlarının özellikle aile içi şiddet, erken ve zorla evlilik, çocuk yaşta annelik vakalarında durum tespiti açısından önemli rol oynadıkları açıktır" sözleri ile sağlık alanında görev yapan personelin önemine dikkati çekti.
"Ancak iddia edilen olaylar zincirinde, sağlık görevlilerinin karşılaştıkları suç teşkil eden vakalara ilişkin herhangi bir ihbarda bulunmadıkları yani yasal yükümlülüklerini yerine getirmedikleri görülmektedir" diyen Şeker, iddiaların bir an evvel ciddiyetle araştırılması gerektiğini belirterek Başbakan Binali Yıldırım'a şu soruları yöneltti:
- Küçükçekmece Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştiği iddia edilen ve kamuoyunda ciddi bir infiale yol açan vakanın doğruluğunu tespite ilişkin herhangi bir resmi işlem ya da soruşturma başlatılmış mıdır?
- Suçu ihbar ettiği belirtilen kişinin görev yerinin değiştirildiği iddiaları doğru mudur? Doğru ise bu görev yeri değişikliği ilerleyen süreçte benzeri istismar vakalarının ihbarını önleme amaçlı bir gözdağı mıdır?
- Geçtiğimiz yasama yılında Hükümet'in bir gece yarısı önergesi ile çocuk istismarcılarına af getirmeye çalıştığı da göz önüne alınırsa, yukarıda belirtilen iddiaların doğruluğu durumunda, Hükümet'in çocuk annelikle mücadele konusunda gerekli özen ve isteği göstermediği eleştirisi doğru mudur?
- Ülkemizde son 5 yıl içerisinde, her yıl için ayrı ayrı olmak üzere kanunlara göre yasal yaş sınırının altında çocuk doğum yapan kişi sayısı kaçtır? Bu olayların kaçında yasal soruşturma başlatılmıştır?
- Okullarda ders kitapları aracılığıyla buluğ yaşına giren (kız çocuğu 9 yaş erkek çocuğu 12 yaş) çocuk kendi başına evlenebilir şeklinde eğitim verilmesinin çocuk annelik sayısının artmasına etkisi var mıdır?