İstatistikçi gözüyle nasıl bir tablo var Türkiye’de? En büyük anket olan seçim sonuçlarının karşılaştırılmalı analiz edilmediği gerekçesiyle, 2010 referandum, 2011 genel seçimleri, 2014 yerel seçimleri ve 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini, karşılaştırmalı olarak inceledim. Avrupa Birliği’nin “Düzey 1, 12 bölge”ye göre 4 ayrı seçimin, 81 il ve bütün ilçeler bazında karşılaştırmalı analizlerini yaptım. Burada partilerin bölgeler arası, iller arası değişimlerini göstererek, 2015 seçimlerine ilişkin güçlü tahminler yapılabileceğini düşünüyorum.
SEÇİM SONUÇLARININ FARKI
Karşılaştırmalı yaptığınız incelemede, ulaştığınız en önemli sonuç nedir? En önemli sonuçlardan biri, 2010 halk oylaması ile 2014 Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının ilişkili olması. Örneğin, evet oylarının Türkiye oranı yüzde 57,9 idi, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın ve Demirtaş’ın aldıkları oyların toplamı ile “evet” oyları arasındaki fark sadece yüzde 3,6. Ekmeleddin İhsanoğlu, yüzde 38,16 oy almıştı. 2011 genel seçimine baktığımızda, CHP’nin oyu 25,6, MHP’nin aldığı oy yüzde 13.
İkisinin aldığı oyu topladığımızda İhsanoğlu’nun Oyuna neredeyse eşit. MHP’nin güçlü bir şekilde Anadolu’da İhsanoğlu’nu desteklediği sonucuna ulaşıyoruz. Özellikle Tunceli başta olmak üzere CHP’den Demirtaş’a oy kayması olduğu gözüküyor. İhsanoğlu’nda Tunceli’de çıkan oylara bakıldığında, 2011 seçimlerinde CHP oylar yüzde 24,1 oranında düşmüş.
YENİ SEÇMEN VE KATILIM
Rakamlara göre HDP barajı aşabiliyor mu aşamıyor mu?
HDP’nin barajı aşabilmesi ile ilgili 3 farklı parametre var. Birincisi yeni seçmenler, ikincisi katılım oranı, üçüncüsü de HDP’nin oylarındaki artış ivmesi.
Katılım oranının nasıl bir yansıması olabilir?
2011 genel seçimlerine katılım oranı yüzde 83,2 idi, HDP bağımsız girmişti, oy sayısı 2 milyon 819 bin 917, yüzde 6,6 idi. 2014 yerel seçimlerinde ise katılım oranı yüzde 89,2. HDP, BDP ve bağımsızlar eklendiğinde, 2 milyon 935 bin 974 oy aldı, oy oranı yüzde 6,1’de kaldı. 2011 genel seçimleri ile 2014 yerel seçimleri arasındaki oy farkı sadece 116 bin 57. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise katılım oranı yüzde 77.
Demirtaş’ın aldığı oy sayısı 3 milyon 902 bin 211 ve yüzdesi 9,8. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimleri ile 2014 yerel seçimleri arasındaki oy farkı, 966 bin 237. Bölgedeki katılım oranına bakıldığında, Türkiye ortalamasının 3 puan altında, yüzde 74. Diyarbakır’da bu oran yüzde 70’lere düşmüş. Diyarbakır seçmeninin yüzde 30’u sandığa gitmemiş. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bölgelere göre katılım oranlarına bakıldığında, İstanbul’da bu oran yüzde 72,8, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 73,6, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yüzde 75,7, en yüksek katılım oranlarının Batı Marmara’da yüzde 82, Ege’de yüzde 81 olduğu görülüyor.
ARTI ETKİSİ OLUR
Bu durumda katılım oranının artması HDP için bir dezavantaj mı? Kendi seçmenini sandığa götürmesini sağlarsa avantaj ama Türkiye genelindeki katılımın yüksek olması da dezavantaj. Sandığa gitmeyen seçmen oranının içindeki HDP seçmeni oranı bilinmemekle birlikte, onların sandığa gitmesinin artı bir etkisi olabilir. Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Diyarbakır’da yüzde 30, İstanbul’da da yüzde 27 oranında sandığa gitmeyen, yaklaşık 2 milyon 714 bin seçmen var.
Gitmeyenlerin yüzde 10’unun HDP’ye oy vereceğini varsayarsak, 271 bin oy demektir, bu oyun da katılıma bağlı olarak ülke genelindeki HDP oyuna en çok etkisinin yüzde 0,5 olabileceği söylenebilir.