Kılıçdaroğlu: Ankara'da bir tiyatro oynandı

– CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Davutoğlu’na yönelik, “Bugün tiyatro var, neymiş, topluyorlar işçileri ‘size kadro vereceğiz…’ Yahu ne zamandan beri mahkeme kararını uygulamak lütuf olarak kabul edildi, insan biraz utanır” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu partisinin Afyonkarahisar mitinginde taşeron işçilik üzerinden hükümete yüklendi. Konuşmasında taşeron işçiliğin çağdaş köle sistemi olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Ömür boyu asgari ücret, iş güvenliği, iş güvencesi yok. Biz ne diyoruz; kardeşim ben çağdaş köleliği kabul etmiyorum. Herkesin örgütlü olmasını istiyorum. Taşeronculuğu kaldıracağım, o çalışanların tamamına ilgili kurumda kadrosunu vereceğim. Aradaki köle tüccarını kaldıracağım, devlet parayı doğrudan işçiye verecek. İşçi örgütlenecek, işçi hakkını arayacak” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun karayolu işçileri ile bir araya geldiği toplantıdaki açıklamalarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Ben dedim ya ‘taşeronu kaldıracağım’, bugün Ankara’da bir tiyatro oynandı. Karayolu taşeron işçileri dava açtılar, ‘sendikalı işçilerle aynı işi yapıyoruz, hakkımızı istiyoruz’ dediler ve mahkemede kazandılar. Hükümet itiraz etti, Yargıtaya gittiler, Yargıtay da kararı onayladı. Karar elimde, tarihi 25 Ekim 2011 tarihinde oy birliğiyle karayolunda çalışan taşeron işçilerinin kadroya alınması kararı. 2011, 2012, 2013, 2014, 2015 bugün tiyatro var, neymiş, topluyorlar işçileri ‘size kadro vereceğiz…’ Yahu ne zamandan beri mahkeme kararını uygulamak lütuf olarak kabul edildi, insan biraz utanır.

Şimdi, ‘Size kadro vereceğiz ama yasaya göre kazandığınız haklardan vazgeçeceksiniz’ diyorlar. Buradan o işçi kardeşlerime sesleniyorum, hiçbir hakkınızdan vazgeçmeyin. 8 Haziran’da halktan yana bir iktidar gelecek. Bütün haklarınızı size verecek”

Çiftçiye mazotu 1,5 liradan verecekleri vaadini yineleyen Kılıçdaroğlu, “Zarar eden var mı, yok. Onlar diyorlar ki ‘Nasıl götüreceğiz malı, çiftçiden nasıl alacağız biz bu parayı.’ Sen malı götüremeyeceksin kardeşim, ben çiftçiye bu hakkı vereceğim. Onlar pek çok şeyden, yakuttan, pırlantadan elmastan vergiyi sıfırladılar. Ben de çiftçinin mazotundan ÖTV’yi, KDV’yi sıfırlıyorum, bu kadar basit. Yata, gemilere 1,5 liradan veriyorlar mazotu. Sıra köylüye, çiftçiye gelince mi ‘kaynağımız yok.’ 1,21 kuruşa mal olan mazotu kalkıyorsun, çiftçiye 4 liradan veriyorsun. İnsaf denen bir şey var” diye konuştu.

Konuşmasında Davutoğlu’na çağrısını yineleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Kaynağı nerden bulacaksın’ diye meydanda soracağına, gel beraber senin istediğin televizyon kanalında sen bana sor, ben sana anlatayım. Hiçbir zaman gocunmadım. Elbette bize soru sorulabilir, eleştiri de gelebilir. Ama çağdaş, uygar bir ülkede yaşıyorsan, nasıl Fransa’da, Amerika’da, Japonya’da ana muhalefet partisiyle, iktidardaki zaman zaman bir araya gelir, bütün milletin önünde uygarca tartışırlarsa biz de uygarca tartışalım. Sen bana kaynağı sor, ben sana anlatacağım. Ben de sana 13 yılın hesabını soracağım, sen de bana anlatacaksın.

Bunun için yürek gerekiyor. Saygılı bir şekilde, uygar iki insan olarak oturup tartışacağız. Hatta ilk soruyu sen sor, bütün soruları sen sor, vallahi ben 3’ten fazla soru sormayacağım. Afyon’dan onun garantisini de veriyorum. Sen istersen 50,60 soru sor çünkü artık bu ülke yalan siyasetten, kavgadan, gerginlikten bıktı. Artık bu ülkenin temiz, düzgün, ahlaklı siyasete ihtiyacı var.”

AK Parti’nin büyüme modelinin “vicdansız büyüme modeli” olduğunu, kendilerinin ise refahı tabana yayacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Türkiye nüfusunun yüzde biri toplam servetin yüzde 54’üne sahip. Diyorlar ya ‘kaynağı nereden bulacaksın’, o 54’lük kaynağı 39’a indireceğim” dedi.

Konuşmasında polislere de seslenen Kılıçdaroğlu, “Senden sadece bir şey istiyorum, devletin polis olma, halkın polisi ol. Gençlerimiz, adı üstünde delikanlı, zaman zaman aşırılıklara kaçabilirler, sevencenle yaklaş, kucakla onları” dedi.

Polislerin CHP iktidarında 3 bin 600 ek göstergeye kavuşacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Bizim mitinglerimizde, yollarda güvenliğimizi sağlayan, akşam evde huzur içinde yatmamızı sağlayan polis kardeşlerimiz, onların da beklentileri var, ‘3 bin 600 ek gösterge bizim için olacak mı, olmayacak mı?’ Buradan bütün polis kardeşlerime sesleniyorum, zor şartlarda görev yaptığını biliyorum. Senden sadece bir şey istiyorum, devletin polis olma, halkın polisi ol. Gençlerimiz, adı üstünde delikanlı, zaman zaman aşırılıklara kaçabilirler, sevencenle yaklaş, kucakla onları. Sana sözüm söz CHP iktidarında 3 bin 600 göstergeyi, yani hak ettiğin göstergeyi size vereceğim.”

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle tamamladı:

“Eski siyaset anlayışını çöp sepetine atıyoruz. Barışı, huzuru, geliri, refahı önceleyen, Türkiye’nin onurunu önceleyen, bayrağının göklerde onurla dalgalandığı bir Türkiye özlemimiz var. Yaşanacak bir Türkiye, huzurlu, kardeşçe yaşayacağımız bir Türkiye. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye. Bunun için çalışıyoruz. Bunun koşulları var, bunu yapabiliriz. Tarihimiz 7 Haziran. CHP’ye ‘evet’ dediğinizde yeni, yaşanacak bir Türkiye’ye ‘merhaba’ diyeceğiz.”