CHP il ve ilçe başkanları ortak toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Burada bir konuşma yapan Kemal Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:
“Cumhurbaşkanının tarafsızlığı devletin sigortasının garantisidir. Siyasi partilar arasında uyuşmazlık çıktı. Kim müdahale edecek? Cumhurbaşkanı siyasilerle görüşecek. Bu değişiklik sigortayı devre dışı bırakıyor. Evinizde elektrik söndüğünde önce sigortaya bakarsanız.
Sigortasız bir devlet olmaz.
Cumhurbaşkanı taraflı olduğunda bir partinin başkanı olursa cumhurun başkanı olamaz. Cumhurbaşkanı 80 milyonu temsil eder. Arabasında Türk bayrağı taşır. Başbakan, siyasi parti lideri taşıyamaz. Cumhurbaşkanının siyasi görüşü olmaz mı, elbette olur. Ancak cumhurbaşkanı her vatandaşına eşit yaklaşacak. Hiçbir siyasi partinin genel başkanı Türk bayrağını temsil edemez.
"KAŞ YAPARKEN GÖZ ÇIKARILIYOR"
Deniyor ki cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olsun. Olmaz, yanlıştır. Bunu anlatacaksınız, kavga etmeden anlatacaksınız. Cumhurbaşkanını illerde kim temsil edecek? Bir partinin genel başkanı olduğunda vali mi, il başkanı mı temsil edecek? Kaş yaparken göz çıkarılıyor.
Bir partinin genel başkanı olarak Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinden 12’sini kendisi atayacak. Bir partinin genel başkanı Anayasa Mahkemesi’ne, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na hakim atayamaz, bu yanlıştır. Benim tayin ettiğim hakim beni yargılayacak, bu olur mu? Dünyada hangi ülkede var? Tek kişi hükümran olamaz. Demokrasilerde denge, adalet, insan sevgisi, düşünce özgürlüğü vardır.
"HEPİMİZİN SORUMLULUĞU VAR"
İkna edici bir dille vatandaşlara anlatacaksınız. Bu mesele bir parti meselesi değil, adalet ve demokrasi meselesidir. Yürüyüş yapacağız... Buradan bir şey çıkmaz, ev ev gezeceksiniz. Hepimizin sorumluluğu var.
Akdoğan'ın darbe sözlerine CHP'li Altay'dan yanıt
"CAMİ, KIŞLA VE ADLİYEYE SİYASET SOKUYORLAR"
Bu düzenlemeyle camiye, kışlaya, adliyeye siyaseti sokuyorlar. Adaletsiz bir devlet olabilir mi? Bir ülkenin başkanı, görev süresine bakmadan Meclis'in fesh etme yetkisine vicdanınız nasıl bakıyor diye sorun.
Adalet mülkün temelidir. Adaletin olmadığı bir yerde devlet denilen kavram olmaz.
Başkanların, cumhurbaşkanlarının masada milletvekillerini seçmesini istemiyoruz. Ön
seçim sistemini getiren partiyiz. Ön seçim gerekirse zorunlu hale gelmeli.
"BAŞKAN YARDIMCISI SAYISI BİLİNMİYOR"
Başkanın kaç yardımcısı olacak? Bilen var mı? Başkanın kaç yardımcısı olacak kimse bilmiyor. Türkiye Cumhuriyeti bir maceraya temsil edilemez. Akıl var, mantık var.
"BU BİR PARTİ MESELESİ DEĞİLDİR"
Başkan yardımcıların nitelikleri belli mi? Belli değil. Amca çocukları, dayı çocukları olabilir. Eğitim durumu belli değil. Bunların paralarını biz vereceğiz. Bu olay bir CHP, MHP, AKP, HDP, Saadet Partisi, Vatan Partisi olayı değildir. Bu olay bir Türkiye meselesidir. Mesele vatan, demokrasi, bayrak meselesidir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi ne Meclisi? Güvenoyu bile istenmeyecek. Bu Meclis ikinci sınıf bir Meclis haline geliyor.
Birisi kalktı yolsuzluk yaptı, yandaşa ihale verdi. Bugünkü düzende gensoru verilebiliyor. Bu yeni sistemde gensoru yok. İstediğin kadar malı götür. Milletvekili sayısı 600 kişiye çıkıyor. Gensoru veremiyor, güvenoyu veremiyor. Niye Meclis’e geldiler? Her vatandaşın düşünerek sandığa gitmesi gerekiyor.
Devletin yapısını istediği gibi değiştirebilecek. Maliye Bakanlığını kapatıp, finans bakanlığı kurabilecek. Milli Savunma Bakanlığını kapatıp, Savaş Bakanlığı yapabilecek. Bu yetkiler şimdi TBMM’nin elindedir. Elinizi vicdanınıza koyun, hangisi doğru. Meclis’in aldığı karar mı, bir kişinin verdiği karar mı doğru? Bütün mesele vatandaşlara samimi olarak anlatmak.
Devletin işleyişini bir kişi belirleyecek. Kim müsteşar kim büyükelçi olacak... Bir kararname bizim oğlan müsteşar olacak. İlkokul mezunu, olsun diyecekler. Bu yetki verilir mi? Devlette liyakat bozulur mu? Bir kişiye bunların hepsini niye teslim ediyoruz? Türkiye Cumhuriyeti’ni seçimle gelenler yönetti. İtirazımız oldu mu? Olmadı. Seçimle gelmeyen ülkeyi yönetebilecek.
"DEMOKRASİ ASKIYA ALINIYOR"
Cumhurbaşkanı yurtdışına gitti, kim temsil edecek? Başkan yardımcısı. Milletvekili olacak mı, olmayacak. Vefat etti, kim yönetecek? Seçimle geleni baştacı yapacağız. Bu değişiklikle demokrasiyi askıya alıyorsunuz.