Balıkçı Kenan’a hizmetlerinden dolayı teşekkür çiceği veren Beylikdüzü İlçe Müftüsü Kadir Koçak, “Burası gördüğüm en önemli müzelerden bir tanesi. Kenan Balcı’ya bir teşekkür borçluyuz. Ben bu müzeyi görmekten büyük mutluluk duydum. Çocuklarımız gençlerimiz için bulunmaz bir nimet. Büyük emek, büyük uğraş var. Kendisini böyle bir işe adamış Kenan beye çok teşekkür ediyorum. Ayrıca herkesi bu eşsiz müzeye davet ediyorum’ şeklinde konuştu.
DENİZLER ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ
Her fırsatta balık ve denizin önemine vurgu yapan Balıkçı Kenan: “Denizler ekmeden biçtiğimiz tarlalarımızdır. Denizler çocuklarımızın geleceği. Bizim bacasız fabrikalarımız. Buradan bütün vatandaşlara çağrı yapıyorum: Bizden hiç bir şey istemeyen denizlerimizi temiz tutalım. Gelecek nesillere denizlerimizi daha temiz bir şekilde ulaştıralım. Binlerce çeşit balığı, farklı tatlarda olan balıkları aynı yerde bulabiliyoruz. Böyle bir nimet için binlerce kez şükretmemiz gerekiyor. Değerli hocalarımız bugün bizlerle vefa buluşması gerçekleştirdi. Kendilerine emeklerinden dolaşı şükranlarımı sunuyorum’ dedi.
MUMYA BALIKLAR TEKNOLOJİ DEĞİL, ZAMAN HARİKASI
Dünyada örneği olmayan tek müze olduğunu belirten müze kurucusu Balıkçı Kenan: ‘Burada ki balıklar teknoloji harikası değil, zaman harikası, deniz harikası. Bu balıkları başka bir yerde görmeniz mümkün değil. Burada 30 sene önce etini sattığımız, omurgasını iskeletini mumyalayarak Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’ne armağan etmişiz. Öğrencilere armağan etmişiz. 30 yıldır binlerde insan, binlerce öğrenci bu balıklarla hatıra fotoğrafı çektirmiş. Yıllara meydan okuyan bu müze ölümsüz balıklarla dolu. Burada ki balıklar hala ilk günkü gibi. Sanki canlıymış gibi. Orjinalligini hiç bozulmadan muhafaza edip koruyoruz’ diye konuştu.
BELGESELLERDE DEĞİL, BEYLİKDÜZÜ’NDE
“Tarihten silinecek, kaybolup gidecek balık türlerini mumyalayıp ölümsüz hale getiriyoruz” diyen Balıkçı Kenan, “Belgesellerde olan balıklar bu müzede yer alıyor. Özellikle öğrenciler burada olan balıkları yıllarca inceleme imkanı bulacak. Öğrenme çağındaki çocuklarımız, şimdilerde ancak kitap, ansiklopedi ve belgesellerde görebilme imkanı buldukları balık türlerini müzemizde yakından, dokunarak inceleyebiliyorlar. Dünyanın bir çok yerine gidin böyle müze bulamazsınız. Biz yarım asırdır tek tek bu balıklarla uğraşıyoruz. Gençlere, çocuklara denizlerimizdeki balıkları öğretiyoruz. Amacım; çocuklarımızın, geleceğimizin her bireyin buradan bir şeyler öğrenebilmesini sağlamak. Müzeyi ziyaret eden öğrencilerimiz ve aileleri böyle bir müze kazandırdığımız için bizlere teşekkür ediyorlar. Gençlerimize eğitimde bir nebze katkım olabiliyorsa ne mutlu bana” dedi.