Seçim Günü 404 Bin Polis ve Jandarma Görev Yapacak

İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, 7 Haziran'daki Milletvekili Genel Seçimi için jandarma ve polise takviye yaptıklarını belirterek, seçim günü 404 bin güvenlik görevlisinin sahada olacağını söyledi. İçişleri Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, seçim güvenliği için bütün kolluk kuvvetlerinin izinleri iptal edildi, zorunlu haller dışında tamamı görev başına çağrıldı.

Öztürk, Kanal 24 televizyonunda katıldığı canlı yayında seçim güvenliğiyle ilgili soruları yanıtladı.

Seçim öncesi, sırası ve sonrası için ciddi tedbirler aldıklarına dikkati çeken Öztürk, "Jandarma ve polise yeni takviyelerde bulunduk, seçim günü 404 bin güvenlik görevlimiz sahada olacak. 300 bin civarında polis, diğerleri de jandarma olmak üzere görevde olacaklar" diye konuştu.

Öztürk, ekiplere araç takviyesi de yaptıklarını kaydederek, aksaklıkların engellenmesi amacıyla planlamaları tamamladıklarını, aldıkları tedbirlerin önceki seçimlerden çok farklı olmadığını vurguladı.

"DÜN İTİBARIYLA 531 SEÇİM SUÇU İŞLENDİ"

Bazı bölgelerde seçim suçları işlendiğine işaret eden Sebahattin Öztürk, "AK Parti, her bölgede, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da bir takım saldırılara uğruyor. Başka partilere de yapılanlar var, toplamda 531, dün itibarıyla 'seçim suçu' diyebileceğimiz şeyler oldu. Şırnak'ta iki vatandaşımız hayatını kaybetti. Bingöl'de HDP'nin aracının şoförü hayatını kaybetti ama siyasi olup olmadığını bilmiyoruz" şeklinde konuştu.

Öztürk, HDP'nin Erzurum mitingindeki gerginliğe ilişkin, "YSK, bir partiye şurada miting yapacak' demişse, devletin bütün güvenliği sağlamak yükümlülüğü vardır. Biraz olmaması gereken üzücü olaylar yaşandı ama çok şükür, önemli bir olay meydana gelmedi" ifadesini kullandı.

Seçime yönelik tehdit şikayetlerine işaret eden Öztürk, "Tabiatıyla 30 yıllık terör geçmişi olan bölgeden bahsediyoruz. Halen teröristler yurtiçinde ve yurtdışında silah bırakmış değil, bunun varlığı bile bir tehdit unsurudur" değerlendirmesinde bulundu.

"Riskli gördüğümüz bütün sandıkların başında mutlaka güvenlik görevlisi bulunduracağız. Özellikle kırsal alanda olacağı için jandarma bulundurulacak, en az 2 kişi olarak değerlendiriliyor. Her sandıkta değilse de riskli görülen sandıklarda. Devriyelerimiz o gün itibarıyla devam edecek, 24 saat görevimizin başındayız. Vatandaşlarımızın güvenlik anlamında bizden yararlanmak istemelerinin sınırı yoktur. Taleplerinin tamamı tarafımızdan karşılanacaktır.

Hiçbir şekilde 'Ben şöyle tehdit hissediyorum, yok ama ben öyle hissediyorum' bile deseler, yasal sınırlar içinde, 15 metre sınırının kenarında olacak bizim elemanlarımız ve olaya mutlaka müdahale edilecektir. Tabiatıyla sandık kurulu ve müşahitlerin de bize bu konuda yardımcı olmaları lazım."

Öztürk, ekiplerin gün boyu devriyeyi sürdüreceğini, sandık sonuçlarının ilçe seçim kurullarına güvenli şekilde intikal ettirilmesinin sağlanacağını vurguladı.

Sandık sayım işlemleri tamamlandıktan sonra doğabilecek olaylara karşı da tedbir aldıklarına işaret eden Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani sevinç veya üzüntüyle ilgili yaşanabilecek olaylara karşı tedbirlerimiz de var. Her şeye rağmen öngöremediğimiz şeyler olursa da vatandaşlarımız bizi bilgilendirirse ona da anında müdahale etmek görevimizdir. Vatandaşlarımızın şuna güvenmelerini özellikle rica ediyorum: 'Devletimiz, Türkiye'nin tamamında bu konuya hakimdir. Bu konuda olabilecek şeylere karşı her türlü tedbiri aldı."

Öztürk, "Pazar günü vatandaşlarımızın yoğun şekilde seçime katılmalarını, anayasal hak ve görevlerini kullanmalarını istiyoruz. Bunu kullanırken de güven içinde yapmalarını istiyoruz, bunu sağlamak da bizim görevimiz" şeklinde konuştu.

"Bizim istediğimiz şey, gönüllerindeki parti hangisi ise o seçimi yapmalarıdır" ifadesini kullanan Öztürk, şunları kaydetti:

"Başkalarının zorlamasıyla, 'Sonrası şöyle olur, böyle olur" endişesiyle değil, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili nasıl tasavvur ediyorlarsa, o doğrultuda oylarını kullanmalarını rica ediyoruz. Yoksa 'Şundan çekiniyoruz, başımıza şu gelir' diye asla böyle bir endişeyi kimse taşımamalıdır. Bunu sağlamak için buradayız, görevimiz budur."

Türkiye'nin seçim konusunda çok tecrübeli ve iyi sicile sahip olduğuna dikkati çeken Sebahattin Öztürk, 1950'den beri bütün seçimlerin tartışmalar sonunda bir hafta içinde sulhu selametle sonuçlandığını söyledi.

Seçimin yargı denetiminde yapıldığını belirten Öztürk, "Pusulalar, şunlar, bunlar bulundu" şeklindeki söylemlerin birtakım fabrikasyon senaryolar olduğunun sonradan anlaşıldığını kaydetti.

"Bunlar sonuca etki eden şeyler değildir. Spekülasyon yaratmaya yönelik, işte seçime bir şekilde 'Hile karıştırıldı' şeklinde başından böyle bir hazırlık yapılıyor. Bu, doğru, ahlaki bir şey değil. Türkiye'de sistematik hiçbir hile olabileceğine inanmıyorum. Bir şey yapıldığında, ikinci safhasında bu, nasılsa ortaya çıkıyor. İlçe seçim kurulu var, il seçim kurulu, YSK var. Partilerin her birisinin kendi denetimi var, bir sürü müşahidin gözleri önünde cereyan ediyor. Kamu görevlilerinin görüşleri var."

İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, elektrik kesintilerine yönelik de bütün önlemlerin alındığını, jeneratörlerin her ihtimale karşı hazır olduğunu dile getirdi.

Öztürk, seçimin millet ve vatana hayırlı, uğurlu olmasını dileyerek, güzel bir gelecek temenni ettiğini sözlerine ekledi.

Seçim günü İstanbul'da 40 bin, Ankara'da 12 bin, İzmir'de ise 9 bin polis görev yapacak. Seçim güvenliği için bütün kolluk kuvvetlerinin izinleri iptal edildi, zorunlu haller dışında tamamı görev başına çağrıldı.