Son yıllarda hayatımızda o kadar şey değişti ki. Her sabah okullarda çocuklarımıza okutulan 'andımız' kaldırıldı.
30 Ağustos, 29 Ekim, 19 Mayıs, 23 Nisan'lar eskisi gibi heyecan ve coşku ile kutlanamaz oldu.
Eğitim sistemimizde üst üste yapılan değişiklikler sonucu adeta başımız döndü.
En son nerede kalmıştık; durun hatırlayalım.
Galiba 4-4-2 miydi.
Yok yok 4+4+4!
Sanırsın futbol takımı sahaya dizilecek.
Neyse işte hayatımızda ard arda çok değişiklikler yaşandı ve üstüne bir de maalesef darbeler, terör, olaylar, depremler gelince adeta yaşamımız değişik bir hal almaya başladı.
*
Dün sabah 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerinde Büyükçekmece Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtına çelenk koyma merasimlerine katıldım.
İlk gözlemim Ak Parti Büyükçekmece İlçe Teşkilatının, Cumhuriyet Halk Partisi Büyükçekmece İlçe Örgütü’ne oranla daha fazla katılım göstermiş olmasıydı.
Milliyetçi Hareket Partisi Büyükçekmece de katılım göstermişti.
Ve her zamanki duyarlı STK'lar oradaydı.
Bir ara 8-10 sene önceki törenlere daldım gittim.
Katılımlar daha yoğun ve coşkulu olurdu.
Alana gelenler STK temsilcileri ve partililerden ziyade aile olurdu.
Halktan insanlar olurdu ve gerçekten o coşkuyu yaşamak için gelenlerden olurdu.
*
Dün alanda bulunanlar arasında bu duygularla gelenleri tenzi ederek söylüyorum.
Ancak üzülerek belirtmeliyim ki; belediye personelini çık, partili görevlileri çık, güvenlik görevlilerini çık, STK'lardan görevli insanları çık.
Geriye çok ama çok duyarlı yurttaş kalıyordu.
Hatta bir ara dikkatimi çekti, İstiklal Marşı okunurken önümüzde bir kaç genç oturuyordu.
Anonsları tam kavrayamadılar galiba.
Biraz nazlanarak ayağa kalktılar ve garip hareketlerde bulundular.
Sonra o gençleri konuşturdum ki maalesef Suriyeli gençlerdi.
*
Evet artık bu iyiye işaret mi değil mi?
Yorumu sizlere bırakarak söylüyorum.
30 Ağustos, 29 Ekim, 19 Mayıs, 23 Nisan'ları Suriyeli genlerin eşliğinde kutlamaya başladık.
Bizim gençlerden de katılım vardı ama 5-10 tane Suriyeli genler o kadar dikkat çekmişlerdi ki sanırım alanda bulunan benim dışımda çok kişi bu durumu fark etmişti.
*
Yazımızın başında ne diyorduk.
Geri adım atalım
Evet hadi 15 Temmuz ruhunu biraz daha ileri taşıyalım ve birlik beraberlik içerisinde gösterdiğimiz duyarlılığı, 7 Ağustos'ta yaşanan dayanışmayı perçinleyelim.
Daha önce yasaklanan 'andımız' uygulamasını geri getirelim.
Milli bayramlarımızın eskisi gibi coşku içerisinde kutlanması için ne gerekiyorsa yapalım.
Eğitim sistemimizi daha sağlıklı bir yapıya oturtalım.
Sık sık değişen Milli Eğitim Bakanlığı'nın istikrar sağlaması adına adımlar atalım.
*
Bakın mesela dün Ankara'da da Anıtkabir'de çok güzel görüntüler yaşandı.
Cumhurbaşkanı Edoğan.
Başbakan Yıldırım.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu.
MHP Lideri Bahçeli.
Yan yana, el ele poz verdiler.
Çok uzun yıllardır bu tabloya hasret kalmıştık.
Hadi sıra diğer geri adımlarda.
*
Güzel geri adımlar olur bunlar.
Ve biliyorsunuz hayatta bazen geri adımlar aslında ileri adım sayılır.
Geri çekilerek daha ileri zıplamak gibi bir şey işte.
Keşke, keşke diye içten içe seslendiğinizi duyar gibiyim.
Hadi, hadi, hadi...