2010'da İstanbul'da 300 adrese kumar, 500 mekana fuhuş baskını düzenlendi. 3 bin 200 kişiye 'fuhuş', 6 bin kişiye 'kumardan' işlem yapıldı. 250 kişi tutuklandı, bin kadın sınırdışı edildi. Yüzlerce kadın fuhuş batağından kurtarıldı. Geçen ay düzenlenen fuhuş operasyonu ise ünlü müşterileri, müşteki mankenleriyle günlerce konuşuldu. O operasyonlara imza atan İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak ve Kumar Masası, kapılarını AKŞAM'a açtı. 6'sı kadın 62 polisin çalıştığı birim adeta geceleri yaşıyor. Karanlık çökünce, onlar sokağa iniyor. İşte o polislerin öyküsü:
EŞİMİZLE KAHVALTIYI UNUTTUK
Ahlak ve Kumar Büro Amirliği'ni Ahmet Deniz yürütüyor. 14 yıllık polis ve 1 yıldır büronun başında. En büyük destekçilerinin eşleri olduğunu belirten Deniz, 'Ailelerimizle kahvaltı yapmanın nasıl bir şey olduğunu unuttuk. Çoğu zaman hasta çocuğumuzla, hastaneye bile gidemiyoruz' diyor. Gece-gündüz sahada görev yapan 40 kişilik bir ekip olduklarını belirten Deniz, 'İhbarlar titizlikle inceleniyor. Vatandaşlarımız ihbarlarını takip ediyor, teşekkür edenler var' dedi.
KANGAL BAĞLAMIŞLARDI
Mekan sahiplerinin baskınlara karşı kendilerince önlem aldığını belirten
Ahmet Deniz şöyle devam etti: 'Kameralarla mekan girişini takip ediyorlar. Polisi görünce gizli çıkışlardan oyuncuları kaçırmak istiyorlar. Bir kumarhane baskınında kapıya bağlanmış 4-5 kangal köpeği vardı, amaç zaman kazanmaktı.' İstanbul büyük olduğu için, mekan sahiplerinin polisin simasını hatırlamadığını, ekibin de görev bölgelerinin sık sık değiştirildiğini söyleyen Deniz, memurlara yüklü para teklif edenler olduğunu belirtiyor. Ahmet Deniz, 'Hata yapan memur varsa mutlaka tespit ediyoruz' diyor.
SAHAYA İNİYOR KRİTİK BİLGİLERİ TOPLUYOR
14 yıllık polis memuru Duygu Erdem sahada görev yapan sayılı kadın memurlardan. Baskınlara katılan Erdem, mesleğin kadın ya da erkek olarak ayırt edilmesinden rahatsız: 'Bizler polisiz, iş seçmek, görev seçmek gibi lüksümüz olamaz. Yer tespitleri, bilgi toplama gibi kritik görevlerde aktif olarak bulunuyorum. Bir bar ya da pavyonda müşteri kılığına giren meslektaşlarımızın kimliklerini gizleyebilmeleri için onların yanında bulunuyor ve destek oluyorum.'
AİLEM ENDİŞE EDİYOR AMA BEN POLİSİM
25 yaşındaki Şima Güven 6 kadın polisten biri. 'İstanbul gibi bir metropolde polis olmak ailelerimiz açısından biraz korkutucu' diyen Güven şöyle devam ediyor: Ailem biraz korkuyor ama yine de en büyük destekçim onlar. Yaşadığım olaylar, ihbarlar ve ifadelerin bazıları çok üzücü. Ancak bir polisim ve görevimi yapıyorum. Eve gidince işimi kapının önüne bırakıyorum ve sabah çıkarken tekrar alıyorum.
16 yaşındaki kız beni çok etkiledi
Gökçe Kaynaroğlu büroda çalışan ilk rütbeli kadın görevli. Komiser Kaynaroğlu 8 aydır Büro Amir Yardımcısı. Adana'da 1983'te şehit olan babası Mehmet Semih Kaynaroğlu'nun ardından annesinin desteğiyle polisliğe karar vermiş. Annesi, şehit babasına yaptığı gibi onu her sabah işe uğurluyor. İş stresini yağlı boya resim yaparak atıyor. Kaynaroğlu, 'Bir operasyonda, 16 yaşında bir kız aldık. Bu beni çok etkilemişti. Fuhuştan alınmadı ama, fuhuş yapan bir kadının evinde bulunduğu için bilgisine başvurulacaktı. Belki bu küçük kız da batağa saplanacaktı. Bu kız ya da bunun gibi suçsuz insanları kurtarmak bizleri daha çok ateşliyor' diyor.
MASA ALTINDAN KADIN ÇIKTI
Komİser Yardımcısı Fethi Çakır fuhuş için gelen yabancı kadınları yakalamak için büyük çaba gösterdiklerini belirtiyor: 'Bazıları kendilerini garson olarak tanıtıyor. Bir operasyonda içerideki yaklaşık 20 kadın, kendini garson, temizlikçi ve turist olarak tanıtarak gitmek istedi. Bir kişinin sığmayacağı küçük masaların altından üç kadın bulmuştuk.'
KURTARDIK, TEŞEKKÜR ETTİ
Mehmet Yıldız Ahlak Kumar Tahkikat Memuru. Yıldız bir anısını şöyle anlattı: '2007'de iş vaadiyle kandırılıp fuhuş çetesinin eline düşen genç bir kadını kurtarmıştık. Ülkesine dönünce büromuza mektup yazarak teşekkür etti. Mektubunda, 'Sayenizde ülkeme dönerek eğitimi tamamladım. Bana ikinci hayatımı hediye ettiniz' demişti. Mesleğimin önemini o gün bir kez daha anladım.'
YAKALANAN 'ÇEVREM ÇOK GENİŞ' DİYOR
İshak Öztaş Kumar Grup Amiri. Öztaş şunları anlattı: Mücadele ettiğimiz kesim genellikle varlıklı kişiler. Önce inkar ederler, ifade zamanı çevresinden parasından bahsedip kurtulmayı hedeflerler. Biz bu tehditleri dikkate almıyoruz.
BASKIN DA YAPIYOR RESİM DE
Zekeriya Ordu, 'Sanatçı Polis Ödülü' sahibi. Ordu, açtığı resim sergisiyle bu ödüle layık görüldü. Evindeki atölyesinde soyut çalışmalar yapıyor. Meslektaşlarına da bu yönde destek veriyor.
KUMAR BİR HASTALIK
Hüseyin Sevil operasyona gidemediğinde çok üzüldüğünü belirterek 'Kumar hastalık, oynayan psikolojik tedavi görmeli' diyor.