MİT'çi cinayetinin sırır çözüldü

MUĞLA'nın Bodrum İlçesi'nde, başına üç kurşun sıkılmış olarak bulunan MİT mensubu Tahsin Haluk Akter'in katil zanlısı olarak Bodrum'a getirilerek mahkemeye çıkarılan iki kişinin ifadelerinin birbiri ile örtüştüğü belirtildi. Akter'i öldürdüğünü Bodrum'da da kabul eden Tuğçe Yıldıran, kendisine "mal mısın, koca memeli" diyerek oral seks yapmasını istediğini, hakaret ve cinsel tacizde bulunduğunu öne sürdü.

Muğla'nın Bodrum İlçesi'ne bağlı Yalıkavak Beldesi'nin Gerişaltı Mevkii'ndeki evinde geçen 29 Mart'ta başından üç kurşunla vurulmuş olarak bulunan MİT mensubu Tahsin Haluk Akter'in katil zanlısı olarak İstanbul'da yakalanan ve Bodrum'a getirilen 28 yaşındaki Tuğçe Yıldıran ile 66 yaşındaki Müfit Ali Tengiz'in Bodrum Adliyesi'nde ifadelerinin alınması yaklaşık 14 saat sürdü. Mahkeme tutanaklarında mesleğinin nakliyatçı olduğunu belirten ve savunmasını Avukat Erdal Turan ile birlikte yapan Tengiz ifadesinde, şunları söyledi:

"Haluk benim 14 yaşından beri arkadaşımdı. Görevinden uzaklaştırıldıktan sonra birlikte gelip Bodrum'a yerleştik. Haluk zaman zaman maddi sıkıntı çektiğinde yardım ederdim. Kendisi ile bunun dışında bir ilişkim olmadı. Olay günü ben Duygu Demirtaş ile Haluk'un köpeğini gezdirmek için bahçeye dışarı çıkmıştım. Bir ara iki el silah sesi duyar gibi oldum. Ama emin olamadım, etrafta çok gürültü vardı. Eve 25 dakika sonra döndüğümüzde önce Duygu içeri girdi, Tuğçe yere çökmüş oturuyordu, mutfağı gösterdi, gittiğimizde Haluk'u yerde ölü olarak kanlar içinde yatarken gördük. Mutfak altındaki dolabın kapısı açıktı, şakağından kan yayılıyordu ancak nefes almıyordu. Tuğçe'ye neden böyle bir şey yaptığını sorduğumda, Akter'in kendisine cinsel masaj yapmasını, erkeklik organını ellemesini istediğini, `silah kullanmayı öğreteyim bak sana, mermi böyle ağıza verilir" dediğini, oral seks yapmasını istediğini ve taciz ettiğini, anlattı. Ardından da `koca memeli, mal mısın' diyerek hakaret ettikten sonra mutfak dolabının altına girerek su borusunu tamir etmeye çalışırken çakmak istediğini ve yere çömeldiği sırada elindeki tabancanın üç el ateş aldığını söyledi. Tuğçe bunları anlattıktan sonra Duygu ile birlikte hemen aşağıya indiler. Ben Tuğçe'ye `hemen jandarmaya gidelim teslim olalım' dediğimde bana `Allahını Muhammedini seversen beni İstanbul'a götür. Ailem orada. İtiraf ederim bana yardımcı olurlar' dedi. Sonra arabaya binerek oradan ayrıldık. Yolda trafik polisinin radarına yakalandık, ceza kestiler, ancak başka bir şey soran olmayınca yolumuza devam ettik. İstanbul'a geldiğimizde Tuğçe teslim olmaya niyetliydi, ancak medyada çıkan bazı haberler üzerine Haluk'un MİT'çi olduğunu öğrenince bana komplo kurarlar diye teslim olmaya korktu. Daha sonra teslim olması için ikna ettik ve adliyeye birlikte gittik. Bunlar adliyenin kamera kayıtlarında vardı. Tuğçe savcının yanına girdikten sonra ben ayrıldım. Haluk'un kadınlara zaafını bilirdim, uçkuruna düşkündü. Bu olay bu nedenle başına gelmiştir. Bu olayla ilgim yoktur. Akter'i ben öldürmedim, olay öncesi ve sonrasında silah taşımadım, suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum."

Turgutreis'te bulunan Odak Tatil Sitesi'ndeki villada yalnız yaşayan Tuğçe Yıldıran'ın ise mahkemede Akter'i kendisinin öldürdüğünü itiraf ettiği belirtildi. Yıldıran'ın, "Ali bey ile Duygu köpek gezdirmek için dışarı çıktıktan bir süre sonra Akter salondaki koltukta yanıma geldi oturdu. `Ben dışarıda 100 TL'ye çok güzel masaj yaptırıyorum. Beni memnun et bende seni memnun edeyim' dedi. Ben öyle işlerden anlamam dedim. Cinsel organına ellememi söyledi. Ardından bana belindeki 7.65'lik Lama marka tabancasını gösterip `Bak mermi böyle ağıza veriliyor" dedi. Oral seks yapmayı teklif etti, sarılıp öpmek istedi. Ben sert şekilde reddettim. Ardından mutfak dolabının altına gitti, bir şeyleri tamir ediyordu. Benden ışık tutmam için `koca memeli bana çakmak getir' dedi. Çakmağı götürdüm. `Mal mısın nesin çakmağı doğru dürüst tut' dedi. O anda ben de yere doğru yaklaştım. Beni ellerimden tutup kendine çekip öpmeye çalışınca diğer elimdeki tabanca üç el ateş aldı. Korkudan tabancayı Akter'in üzerine attım, yere yığıldı kaldı. Sonrasını hatırlamıyorum. Böyle olmasını istemezdim çok pişmanım. Olaydan sonra Ali bey ile Duygu geldi, yaklaşık yarım saat sigara içerek ne yapacağımızı düşündük. Ali bey Yalıkavak jandarmaya gidip teslim ol diyordu. Beni İstanbul'a ailemin yanına götürmesi için ikna ettim" dediği öğrenildi.

Yıldıran'ın cezaevi aracına binerken Turgutreis'ten duruşmayı izlemeye gelen yakınlarının "Korkma Tuğçe korkma adalet yerini bulacak" diyerek bağırdıkları duyuldu.

Tengiz'in Avukatı Erdal Turan ise yaptığı açıklamada, "Yıldıran ile Tengiz'in verdiği ifadeler birbiri ile tam örtüşüyor. Yıldıran cinayeti işlediğini bir kez daha itiraf etti, cinayet anında Tengiz zaten orada yoktu. Dosyada gizlilik olduğu için henüz kriminal inceleme sonuçlarını göremedik, cinayetin tamamıyla Akter'in cinsel taciz ve saldırısı üzerine işlenmiş olduğu ortaya çıktı. Duygu ise verdiği ifadede arkadaşını korumak amacıyla cinayeti Tengiz'in işlediğini söylemişti ama bu doğru değil" dedi.

Yaklaşık 14 saat süren ifade almanın ardından tutuklanan Tengiz, Bodrum Cezaevi'ne, Yıldıran ise Muğla Cezaevi'ne gönderildi.