TBMM Bilişim ve İnternet Araştırma Komisyonu'na bilgi veren Çevik, Türkiye'de genelde çocukların gittiği oyun salonlarıyla ilgili mevzuat boşluğu bulunduğunu vurgulayarak, “Çünkü oyun salonlarının ruhsatlandırılması ve denetimi kolluk birimlerine bağlı değil. Ancak ihbar olursa kolluğun salonlara gitmesi söz konusu oluyor ki o da 18 yaşın altındakiler varsa tutanak tutma şeklinde bir denetim yapabiliyorlar. Yoksa oyunların içeriğiyle ilgili herhangi bir denetim yapılamıyor. Zaten karakoldaki polis, bilişim uzmanı olmadığı için istese de bunu yapamaz. Bu salonlar çocuklar için, büyüklerin kumarhanesi gibi oldu” diye konuştu.
“Polis öldürdükçe kazanan ve zevk alan çocuklar”
Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Dolu ise Türkiye'deki oyun salonlarında ve başka mekanlarda rahatlıkla oynanan bazı bilgisayar oyunlarının adını açıklayarak, içerikleri hakkında ilginç bilgiler verdi.
Bunlardan birinin içeriğini Komisyon üyeleriyle de paylaşan Dolu, şunları kaydetti: “Mesela polis öldürdükçe puan kazanılan bir oyun var. Polis öldürerek elde edilen puanlar karşılığında arabanıza hayat kadınları alabiliyorsunuz. O kadınlarla sanal olarak birlikte olunuyor. Bu ve benzer oyunlarla başkalarına acı verdikçe kazanan ve zevk alan çocukların ortaya çıkması hedefleniyor.”
Çocukların evde bulunan bilgisayardaki filtre sistemini aşmak, şiddet ve cinsellik içerikli bilgisayar oyunlarını oynayabilmek için bu salonlara rağbet ettiğini kaydeden Dolu, bilgisayar oyunlarının yüzde 98'inin içeriğinde şiddet unsuru bulunduğunu söyledi.
“Öldürülen çocuk için 'hak etmişti' diyen akranları var”
Dolu, “Metin 2” adı verilen bilgisayar oyununu çok iyi oynayan ilköğretim okulu öğrencisi 13 yaşındaki Musa Kang'ın 2009 yılında Erzurum'da öldürülmesinin ardından, Ankara'da bazı çocukların gerçek hayatta hiç tanımadıkları bu çocukla ilgili olarak ebeveynlerine “Ama hak etmişti” şeklinde sözler sarf ettiklerinin tespit edildiğini bildirerek, şiddet içerikli bilgisayar oyunlarının çocuklar üzerinde yarattığı vahamete dikkati çekti.
Dolu, bilgisayar oyunlarında kullanılan erkek ve kadın figürlerin bilinçli bir biçimde müstehcen çağrışımlı tasarlandığını kaydederek, Amerika'da yapılan psikiyatrik ölçümlerde, bu oyunları oynadıkları esnada çocukların beyin aktivitelerinin ve nabız atışlarının maksimum seviyelere sıçradığının anlaşıldığını söyledi.
Yapay bir dünyada yaratılan birtakım faaliyetler sayesinde çocukların gerçek hayatta psikopatik davranışlar sergilediğinin tespit edildiğini söyleyen Dolu, gelişmiş ülkelerde bu oyunların içerikleri ve hangi kitlenin oynayabileceği hakkında ölçütlerin belirlendiğini ama Türkiye'de bu türden bir denetimin ve uygulamanın bulunmadığını, bunun da önemli bir eksiklik olduğunu vurguladı.