ERGENEKON soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan serbest bırakılan odatv muhabiri İklim Bayraktar, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’la ilgili taciz iddiasını savcılık sorgusunda tekrarladı. Halk TV’nin alınması aşamasında CHP’den bazı isimlere şantaj yapıldığı ileri sürülmüştü. Bayraktar’ın TBMM’de yaşandığını iddia ettiği tacizi aynı operasyonda tutuklanan Soner Yalçın’a anlattığı telefon görüşmesinin teknik takibe takılması soruşturmaya farklı bir boyut getirdi. Bayraktar röportaj için 21 Ocak 2011’de Meclis’teki odasına gittiği Baykal’ın kendisini taciz ettiğini ileri sürerek durumu Soner Yalçın’a şöyle anlattı: “Utanç verici bir durum. Evet elle ve ağızla. Zor attım... Bak şimdi size bir şey anlatayım mı? Bu görüşme başka bir yerde olsaydı kıyameti koparırdım. Ama Meclis’te ve odasındaydım. Güvenlikle beni dışarı attırsa rezillik. Der ki bana tacizde bulundu. Aleni yaptı ki dondum kaldım. Ona ‘kafanız güzel mi?’ dedim. Bana, ‘Sen çok fevrisin. Hayatı bu kadar ciddiye alma. Hepsi hikaye gel seninle havuza gidelim” dedi ve ev numarasını verdi. Numaranın temiz olduğunu rahatlıkla konuşabileceğimizi söyledi.
Ertesi gün Baykal’ın sekreterini tekrar aradım. ‘Ben odatv’den İklim’ dedim. Hemen telefona geldi ve ‘odatv’den misin sen?’ dedi. ‘Bugün gözlerine ve güzelliğine, aurasına kapılıp gözlerimi ayıramadığım bayan gazeteci mi yani’ dedi. Adamın telefonda ilk cümlesi bu oldu, ‘evet’ dedim.”
Savcılık ifadesinde, taciz olayından bir gün önce CHP’li Muharrem İnce’nin gece geç saatlerde evinin önüne alkollü geldiğini de anlatan Bayraktar, iki gün içinde iki kez taciz edildiğini ileri sürerek, durumu CHP’lilerle paylaştığını söyledi. Bayraktar’ın ifadesi şöyle: “Eşim ve ben bu olayın CHP’de üst düzey birileriyle paylaşılması gerektiğini düşündük. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan randevu aldım. 4 saat bekledikten sonra 45 dakika görüşebildik. Cihaz vermeleri halinde tacizi ispat edebileceğimi söyledim. Bana, ‘Bizi bu işe karıştırma, kendi imkanlarınla ne yaparsan yap’ dedi. Ertesi gün Soner Yalçın’la yemekte bir araya geldik. Kendisiyle ilk kez bir araya geldik. Görüşmede, iki gün sonra Baykal’la Halk TV’nin satışı için görüşeceğini, ancak bu olayın talihsiz bir olay olduğunu, manşetlerde ‘Halk TV’yi almak için kadın gönderdi’ şeklinde haberler çıkabileceğini ifade etti. Allah’tan odatv muhabiri olduğumu bilmeden böyle bir olayın yaşandığını, kendisiyle alakalı herhangi bir iftira atılamayacağını ve benim için de bu konunun böyle olmasının daha iyi olduğunu söyledi.”
Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’yla yaptığı telefon görüşmesi de teknik takibe takılan Bayraktar, Kılıçdaroğlu ile görüşmesini şöyle anlattı: “Böğüre böğüre ağlamak istiyorum. 45 dakika görüştük. Ama inancımı, umutlarımı yitirdim. O kadar açık konuştum ki. Ama yok bundan bir cacık olmaz. ‘Sana en büyük balığı getireceğim. Bana destek ver güç ver’ dedim. ‘Yok olmaz sen kendin yap getir’ dedi. Ananın? Ben yaptıktan sonra youtube’a koyar yayınlarım sana ne ihtiyacım var.”
Oğlumu ağlayarak evde bıraktım
NEDİM Şener ve Ahmet Şık’la birlikte adliyeye sevk edilen polis Aydın Bıyıklı ile muhabir İklim Bayraktar savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı. Adliye çıkışında çok yorgun olduğunu söyleyen İklim Bayraktar, “Oğlumu ağlayarak evde bıraktım. İstemeden ailemi ve çocuğumu çok üzdüm. Ben de büyük üzüntü yaşadım” dedi. Gazetecilerin, Deniz Baykal ile ilgili kaset olayına ilişkin soruları üzerine de Bayraktar, “Kesinlikle öyle bir şey yok. Şantajla alakam yok’’ dedi.
KİRLİ BİR TEZGAH
Deniz Baykal, İklim Bayraktar’ın savcılık tutanaklarına giren iddialarıyla ilgili olarak, “Yalan, iftira, kirli bir tezgah. İddialar ucuz karalama kampanyasının bir parçası” tepkisini gösterdi.
ABD ve Avrupa demokrasiden endişeli
ERGENEKON soruşturmasında gazetecilerin tutuklanması, dünyanın önde gelen medya kuruluşları ile uluslararası ajansların da davayı yakından takip etmesine neden oldu.
AP (Amerikan Haber Ajansı) İki araştırmacı gazeteci Nedim Şener ve Ahmet Şık, Başbakan Erdoğan’a 2003’te darbe hazırlıklarında bulunmaktan tutuklandı. Hükümet davanın Türkiye’deki demokratik süreci kuvvetlendirdiği konusunda ısrarlı.
AFP (Fransız Haber Ajansı) Önde gelen gazeteciler Ergenekon’dan tutuklandı. Hükümet, bizimle ilgisi yok dese de davada tutuklanan gazetecilerin çoğunluğu hükümet karşıtı.
Reuters (İngiliz Haber Ajansı) ABD ve Avrupa ülkeleri Türkiye’deki basın özgürlüğü ve demokrasiden endişeli.
Tutuklamalar AP’nin gündeminde
TÜRKİYE’de Ergenekon soruşturması kapsamında gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanmaları bu hafta Avrupa Parlamentosu’nun (AP) gündemine geliyor. Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu yarın Türkiye Raporu ve buna ilişkin karar tasarısını görüşerek oylayacak. Türkiye Raportörü Hıristiyan Demokrat Hollandalı Parlamenter Ria Oomen-Ruijten hazırladığı raporda Türkiye’de ifade ve basın özgürlüğü alanındaki sorunların büyüdüğü vurgulandı ve gazeteciler hakkında çok sayıda dava açılması ile internet sitelerinin kapatılmasına dikkat çekildi.