Yurtdışından getirilen varlıkların kabulünde bankalar açısından tereddüt yaşanıyordu. Maliye Bakanlığı da bunun için bir tebliğ taslağı hazırladı. Tebliğ taslağında, “Bu maddenin uygulanması bakımından, banka veya aracı kurumlar ya da Gümrük İdaresi ile ilgili diğer kurum ve kuruluşlar, gerçek ve tüzel kişilerin madde kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarına yönelik işlemlere ilişkin taleplerini yerine getirmeye mecburdurlar.
Dolayısıyla, bu maddenin uygulanması bakımından banka ve aracı kurumlar, gerçek ve tüzel kişilerin yurtdışından getirdikleri varlıklara ilişkin hesap açma taleplerini karşılamak ve bildirimlerini almak, ilgili diğer kurum ve kuruluşlar da bu varlıklara ilişkin işlem taleplerini yerine getirmek zorundadırlar” denildi.
31 ARALIK’A KADAR
Varlık barışına ilişkin yasa, ağustosta çıktı. Ancak bazı tereddütler yaşandığı için Maliye Bakanlığı konuya ilişkin yeni bir tebliğ taslağı hazırladı. Taslağa göre, gerçek ve tüzel kişiler yurtdışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda mevcut ya da yeni açılacak bir hesaba transfer edebilecek ya da fiziki olarak Türkiye’ye getirebilecekler. Getirilen varlıklar serbestçe tasarruf edilebilecek. Bu kapsamda da yurtdışında bulunan varlıkların 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye’ye getirilmesi koşuluyla, bu varlıklara yurtdışında hangi tarih itibarıyla sahip olunduğunun herhangi bir önemi bulunmadığı da vurgulandı.
İZLEME YAPMAYACAKLAR
Getirilen para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile ilgili olarak bankalar hesap açma dışında izleme yapmayacaklar. Artık getirilen altın, para, döviz için ‘Form’ kullanılacak. Tebliğ taslağının ekinde form da yer aldı. Varlıklar mevcut ya da yeni açılan bir hesaba transfer edilmesi durumunda banka dekontu veya aracı kurum işlem sonuç formu doldurulacak. Bu form, varlıkların Türkiye’ye getirilmiş olduğunun belgesi sayılacak. Yasanın yürürlüğe girdiği 19 Ağustos 2016 tarihinden bu yana yurtdışındaki varlıklarını Türkiye’ye getirdiklerini bildiren gerçek veya tüzel kişiler de isterlerse form düzenleyebilecekler. Varlıkların Türkiye’ye fiziki olarak getirilmesi sırasında yapılan deklarasyon/bildirime istinaden Gümrük İdaresinden alınan belgeler de varlığın Türkiye’ye getirildiğine dair belge yerine geçecek.
KAYNAĞINA BAKILMAYACAK
BANKA ve aracı kurumların, Gümrük İdareleri’nin ve diğer kurum ve kuruluşların yurtdışından getirilen varlıkların kaynağını araştırma sorumluluğu da olmayacak. Dolayısıyla söz konusu kurum ve kuruluşlar Türkiye’ye getirilen varlığın daha önceden yurtdışında hangi şekilde tasarruf edildiğine veya değerlendirildiğine (örneğin; alım, satım, itfa gibi tasarruflar ile varlığın çeşitli şekillerde değerlendirilmesi sonucunda ortaya çıkan her türlü kazanç ve iratlar gibi) ilişkin olarak ayrıca bir inceleme ve araştırma yapmayacaklar. Getirilecek varlıklardan herhangi bir vergi tarhiyatı yapılmayacak, gerçek ve tüzel kişiler bu varlıklarını getirdiklerinde hiçbir vergi ödemeyecekler.
BDDK’DAN KARŞILIK İNDİRİMİ
BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), bankaların krediler için ayırdıkları karşılık oranlarında değişikliğe gitti. Değişiklik, ticari, KOBİ işletme ve ihracatçı kredileri için yapıldı. Ticari, ihracatçı, KOBİ kredilerinde yüzde 1 olan karşılık oranı ticari kredilerde yüzde 0.5’e, KOBİ kredilerinde yüzde 0’a indirildi. Bu bankaların değişiklik kredi maliyetlerini düşürecek ve kredi vermeyi kolaylaştıracak. Ayrıca banka kârlarının da artmasını sağlayacak.
BDDK’nın dün yayımladığı yönetmeliğe göre daha önce “Standart nitelikli nakdi kredileri toplamının en az yüzde 1’i oranında ve yakın izlemedeki nakdikredileri toplamının en az yüzde 2’si oranında” olarak belirlenen karşılık oranları değişti. Buna göre;
- Standart nitelikli ticari krediler toplamının en az yüzde 0.5’i oranında,
- Standart nitelikli küçük ve orta büyüklükteki işletme kredileri ve transit ticarete, ihracata, ihracat sayılan satış ve teslimlere ve döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlere yönelik olarak kullandırılan standart nitelikli krediler toplamı için yüzde 0 oranında.
- Yakın izlemedeki ticari krediler ve küçük ve orta büyüklükteki işletme kredileri toplamının en az yüzde 1’i oranında uygulanacak. Diğer nakdi krediler için yüzde 1 ve yakın izlemedeki krediler için yüzde 2 olarak tutulmaya devam edecek.