Her gün neler yapıyoruz neler haberimiz yok!
Bakın mesela son bir ayda neler yaptık: Yeni Cumhurbaşkanını seçtik, yeni bir başbakana sahip olduk, kabineyi kurduk, CHP kurultayını gerçekleştirdik, Kılıçdaroğlu’na yeni bir şans daha tanıdık, Erdoğan’ı Obama ile görüştürdük.
* * *
Kumburgaz sahilinde denizde kaybolan beş kişiyi biz öldürdük, İstanbul Avcılar'da E-5 üzerinde meydana gelen tanker kazasında r üst geçidin çökmesine neden biz olduk, Alisamiyen İnşaatında asansörün yere çakılmasına ve orada 10 işçinin ölmesine biz sebep olduk.
* * *
Evet evet bunların hepsini biz yaptık.
Sen.
Ben.
O.
Şu.
Bu.
Biz yaptık biz!
* * *
Sen, yeni cumhurbaşkanını belirlemek için oy vermedin mi?
O, CHP’nin yeni genel başkanını belirlemek için oy kullanmadı mı?
Ben, yeni kabinenin oluşması için katkı sunmadım mı?
Şu, tedbirsiz, bilinçsiz, kontrolsüz deniz bisikletini kiraya verdiği için beş kişinin ölümüne neden olmadı mı?
O, kamyonu E-5’te kontrolsüz kullandığı için üst geçidi yıkıp iki kişinin ölmesine neden olmadı mı?
Onlar, asansör kazasını önleyecek tedbirler almadıkları için on kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmadı mı?
Biz bütün bu gelişmelere seyirci kalmadık mı?
Bakın işte gördünüz mü bütün bu gerçekleşenleri aslında bizler yapıyoruz haberimiz yok!
* * *
Bütün bunları yapan bizler; hırsızlara da göz yumuyoruz, çalanları çırpanları her zaman el üstünde tutuyoruz, sorumluluk sahibi olmayanlardan hesap sormasını bilmiyoruz.
Birileri ortaya çıkıp bunları yapmaya başladığında ise; ya şantajcılıkla suçluyoruz, ya tetikçilikle suçluyoruz veya haklının değil güçlünün yanında olmayı tercih ediyoruz.
* * *
Aslında biz bütün bunların hepsiyiz.
Çalan da biziz!
Yapan da biziz!
Çırpan da biziz!
Göz yumanda!
Çalan ne kadar suçluysa, sorumluluk sahibi olup görevini yerine getirmeyen ne kadar haksızsa, suç işleyen ne kadar günahkarsa…
Bütün bunlara seyirci kalarak bir şeyler yapmayanlar daha çok suçlu, daha fazla günahkar, daha fazla haksız!
* * *
Kim ne iş yaparsa yapsın, işinin/görevinin hakkını vereni taktir etmesini bilelim.
İşini/görevini doğru yapan birisi bizden birisi ise aferin, bizden değilse tukaka yaparak hiçbir şey elde edemeyiz.
Bu yaptığımız ile kendimizi ve bize inanan üç beş kişiyi belki geçici olarak aldatabiliriz ancak uzun vadede en çok zararı yine kendimiz görürüz.
* * *
Gelin bu günden başlayarak bir karar verelim.
Bir hastalığa çare bulan doktor düşmanımız bile olsa onu takdir etmesini bilelim.
Siyaseti kendi çıkarları ve menfaatleri uğruna kullanan bir yönetici/siyasetçi babamız bile olsa onu eleştirmesini ona karşı çıkmayı bilelim.
Sorumlusu olduğu iş alanlarında hata yaparak suçsuz günahsız insanların hayatını kaybetmesine neden olanlar kardeşimiz bile olsa onu affetmeyelim.
‘Devletin malı deniz, yemeyen domuz’ mantığı ile hareket eden memurlarımız/yöneticilerimiz babamızın oğlu bile olsalar bunlardan hesap sormasını bilelim.
‘Devletin malı deniz, yemeyen domuz’ mantığı ile hareket edenleri belgeleri ile yazan, halkın doğru haber almasını sağlayan gazetecilerimize/medyamıza hemen ‘ŞANTAJ’ kokuyor yakıştırmalarından vazgeçelim.
Bütün bunları önce kendi iyiliğimiz için yapalım.
* * *
Yaptıklarımızı ve yapmadıklarımızı alt alta sıralayarak bir bakalım.
Hangisi doğru hangisi yanlış.
Hangisi geleceğimiz için, çocuklarımızı için, doğa için, yeşil için, insanlık için faydalı hangisi değil.
Eğri oturup doğru değerlendirerek ne olursa olsun; geleceğimiz için, çocuklarımızı için, doğa için, yeşil için, insanlık için, bütün canlılar için, faydalı olanı tercih edelim.
Hadi hemen şimdi başlayalım…!
twitter.com/MehmetMert1