Gazetemizin geçen hafta hırlı veya hırsızlarca soyulması bize birkaç şeyi bir kez daha hatırlatmış oldu.
O da şu ki; bu dünyada iki çeşit insanlar yaşar.
İyi niyetliler ve kötü niyetliler.
İnsanları başka çeşitlere bölmek anlamsız galiba.
İyi niyetli olanlar işinde gücünde hayatını devam ettirip yaşamdan tad almaya çalışırlarken.
Bu arada kötü niyetli olanlar ise bir taraftan iyi niyetlilerin huzurunu kaçırmak için çaba sarfederler.
Diğer taraftan adam gibi iş güç sahibi olmadan hakları olmayan bir takım şeyleri sahiplenmeye kalkarlar.
Bunların maddi değeri olanlarının adına hırsızlık/soygun diyoruz.
Diğerlerini hiç ama hiç aklımıza getirmiyoruz.
Hakların soygunu!
Hakların soygunu diye bir kalıpta oturmalı artık gündemimizde.
Mesela siyasi hırsızlar vardır hayatımızda.
Adam yıllarca gönül verdiği siyasi partisine/oluşuma çalışır çabalar, zamanının harzar, parasını harcar.
Ancak bir diğeri tepeden inme hop gelip o vatandaşın haklarının üzerine oturur.
Sanat hırzıları vardır.
Spor hırsızları keza öyle.
Takım oyuncularından birisi eşekler gibi koşar yorulur çalışır ter döker.
Ama bir diğer uyanıklığı ve hırsızlığı sayesinde o oyuncunun haklarına sahip olmaya kalkar.
Organize işler!
HABERDAR’ın ofisini soyan, soyduran veya eli parmağı olanlarda onlardan birisi işte.
Onlar derken kötü niyetli olanlardan demek istedim.
Sen kalk kos koca ilçede soyacak bir yer bulma, yeme içme ve gel bir gazetenin ofisindeki 3-5 bilgisayar ile birkaç şeye göz koy.
Hadi farzedelim basit bir soygun olayı bu.
Ofis Büyükçekmece’nin tam merkezinde. Karşısında merkez karakolu, bir yanında 24 saat açık olan taksi durağı, diğer yanında sürücü kursu ve güvenliği olan banka şubesi.
Dokuz daireli binanın en üst katı.
Akşam saat daha 19-20 civarı.
Hadi organize oldunuz geldiniz hiç mi kimseler görmedi bu saatte.
Teşekkürler hırsız!
Tamam bir kaç bilgisayarımız, televizyonumuz falan gitti.
Sigortamız olmadığından maddi telafisi olmadı.
Biraz moralimiz bozuldu.
Kapımız kırıldı.
Ancak!
Bir kez daha gördük ve şahit olduk ki; sevenimiz o kadar çok ki. Bu hırsızlığın bir milyon katını daha yaşasak emin olun umrumuzda olmaz.
Dostlar sağolsun, sizler sağolun, iyi kalpli insanlar sağolsun.
Tabi bir teşekkür de hırsız veya hırsızlara.
Tamam biraz maddi kayıbımız oldu ama, sayelerinde bilgisayarlarımız yenilendi, dış kapılarımız yenilendi, televizyonumuz yenilendi hem de smart tv olanından. Artık HABERDAR TV’yi ofisten daha rahat izleyeceğim.
Sizlere de tavsiye ederim, özellikle yakında televizyonda konuğum olacaklar hemen bir smart özellikli televizyon alsın ki canlı yayın konuğu olduklarında evden, ofisten yakınları daha rahat ve kolay izleyebilsinler.
Son sözümüz
Aman siz siz olun kötü niyetli insanlara karşı tedbirlerinizi artırın.
Onların ne zaman nerede karşınıza çıkacağını tahmin edemezsiniz.
Fakat olurda başınıza kötü bir durum gelse bile, sakın moralinizi bozmayın, keyfinizin kaçmasına müsaade etmeyin.
Ben öyle yapıyorum.
İyi haftalar…
İYGAD kongresi!
Bu arada kurucu yönetim kurulu üyesi olduğum İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği (İYGAD) önümüzdeki hafta olağanüstü kongreye gidiyor. Şimdiye kadar bana ulaşan bilgilere bakılırsa arkadaşlarımızdan Muhlis Polat ve Umut Veli Develi başkan adayı.
Muhlis’i severim iyi ve dost arkadaştır. Daha önce de o başkanlık yaptı hiç yapmayan birisinin başkan olmasında fayda var. Birincisi bu yüzden bir diğer sebep ise belediye basın danışmanından gazeteciler derneğine başkan olmaz diyerek geçmişte Metin Karakoç’un istifa etmesi gerektiğini söyleyenlerden birisi olduğumdan HABERDAR grubu olarak bu seçimde, KENT YAŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Umut Veli Develi’yi destekliyoruz.
Umarım daha önce çok itibar kaybeden İYGAD bu kongreden sonra daha saygın bir yere gelir.