MUĞLA'nın Fethiye İlçesi'nde 2007 yılında 8 kişinin tecavüzüne uğradığı iddiasıyla şikayetçi olan 29 yaşındaki B.S.'nin, 4 yıllık mücadelesinin ardından açılan davanın ikinci duruşması görüldü. Tutuksuz yargılanan 8 sanık duruşmaya katılırken, sanıkları görmek istemediğini belirten B.S. katılmadı. Duruşma boyunca adliye önünde protesto gösterisi yapan kadınlar arasında yer alan B.S., gazetecilerin görüntü alması üzerine uzaklaştı.
Turizmci B.S., 2007 yılının Haziran ayında Fethiye'deki Gebeler Kaplıcası'nda, iddiaya göre tecavüz ve işkenceye maruz kaldı. Kendisine tecavüz eden 8 kişiyi teşhis eden ve suç duyurusunda bulunan kadının başvurusu, o dönem 'kovuşturmaya yer olmadığı' gerekçesiyle savcı tarafından kabul edilmezken, diğer tüm başvurular da sonuçsuz kaldı. Adalet Bakanlığı'na yapılan başvuru ve kadın örgütlerinin baskısıyla savcı dosyayı yeniden gündeme aldı ve 2 kişi hakkında 'kişi hürriyetini engelleme ve nitelikli cinsel saldırı' suçlamasıyla dava açıldı. Geçen 26 Ocak'taki duruşmada, diğer 6 şüphelinin de 'sanık' sıfatıyla yargılanmasına karar verildi.
KADINLAR YİNE ADLİYE ÖNÜNDE
Davanın ilk duruşmasında adliye önünde eylem yapan ve kendilerine 'Türkiye Tecavüze Karşı Kadın İnisiyatifi' adını veren kadınlar, bugün de duruşma boyunca Fethiye Adliyesi önünde eylem yaptı. 70'e yakın kadın, yanlarında getirdikleri pankartları çıkartıp slogan atarak yürüdü. Ellerinde 'Devlet tecavüzcüyü koruma', 'Tecavüz çetesi yargılansın', 'Tecavüzcü tanık değil sanıktır', 'Yaşasın kadın dayanışması', 'Erkek tecavüz ediyor, devlet koruyor', 'Fethiye'deki tecavüzcüler yargılansın' yazılı dövizler taşıyan kadınlar, ıslık alkış ve tef çalarak seslerini duyurmaya çalıştı. Duruşma öncesinde kadınlar tarafından basın açıklaması okundu. Duruşma başladığında içeri girmek isteyen kadınlara çevik kuvvet engel oldu. Duruşma salonuna girmek isteyen kadınlarla polis arasında küçük çaplı arbede yaşandı.
EYLEMCİLER ARASINDA YER ALDI
Bugün Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına, tutuksuz sanıklar M.K.K. (19), M.E.K. (16), M.K. (58), V.K. (60), V.K. (56), G.K. (52), A.N.O. (57) ve S.K. (62) katılırken, B.S. sanıkları mahkemede görmek istemediğini belirterek yer almadı. Adliye önünde eylem yapan kadınlar arasında yer alan B.S, gazetecilerin görüntü alması üzerine adliye önünden ayrıldı.
'Mağdurun beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel saldırı' ve 'nitelikli cinsel saldırı' suçlamasıyla yargılanan 8 sanık, duruşmada suçsuz olduklarını söyledi. B.S. ile aralarında duygusal yakınlaşma olduğunu söyleyen M.K., "B.S. ile 2006 yılının Kasım ayında V.K. vasıtasıyla tanıştık. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin resim bölümüne girmek istiyordu. Yetenek sınavıyla girildiği için yardımcı olmamı istedi. Zaman içinde B.S. ile aramızda duygusal yakınlaşma oldu. Birlikte olmaya başladık. Muğla'da sürekli evime gidip geliyordu" diye konuştu.
KENDİ RIZASIYLA İLİŞKİYE GİRDİK
Olay günü Bodrum'dan Fethiye'ye, B.S. ile buluşmaya gittiğini anlatan M.K., şöyle dedi:
"Onu çalıştığı otelden alarak biraz Fethiye'de dolaştıktan sonra Gebeler Kaplıcası'na gitmeye karar verdik. Ben arkadaşım olan ve Gebeler Kaplıcası'nın sahibi olan G.K.'yı aradım. Kaplıcaya B.S. ile birlikte gittik. G.K. bize bir oda tahsis etti. B.S. ile kaplıcaya girdik. Daha sonra odaya geçtik, kendi rızasıyla da cinsel ilişkiye girdik. Ben kaplıcada dolaşmak için dışarı çıktım. Fakat B.S. odada kalarak akşam saatlerine kadar uyudu. Arkadan da kapıyı anahtarla kilitledi. Daha sonra 23.00'de kaplıcadan ayrılarak, Fethiye'ye geldik. Çünkü B.S.'nin çalıştığı otelde nöbeti başlayacaktı. Olaydan 20 gün kadar sonra B.S. annesiyle birlikte yanıma geldi. Kahvaltı yaptık. İstanbul'a gideceğini söyledi. Annesi de kızının İstanbul'a gitmemesi için ricada bulunmamı istedi. İstanbul'a gittikten sonra da birkaç kere telefonla konuştuk. Ayrıca B.S.'nin çok tutarsız davranışları ve düzensiz konuşmaları vardı. Benimle evlenmek istediğini söylüyordu. Onunla evlenmek istemezsem annesiyle evlenebileceğimi söylüyordu. Annesiyle evlenerek aynı evde yaşayabileceğini söylüyordu."
BEN KIZI OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM
Çocukları M.K.K ve M.E.K. ile birlikte B.S.'ye tecavüz ettiği iddia edilen kaplıca sahibi G.K. da duruşmada suçlamaları reddetti. G.K., şunları söyledi:
"Olayın haziranda olmasına imkan yok. Çünkü ben kaplıcayı 16 Haziran tarihinde kiraladım. 15 gün kadar kaplıcanın bakımıyla ilgilendik. M.K. ve B.S. ya 8 Temmuz ya da 16 Temmuz tarihlerinde kaplıcaya geldi. Kendilerine 4 nolu odayı tahsis ettim. Kaldıkları odanın yanındaki 5 ve 6 nolu odalar da dolu durumda. Kaplıcada vakit geçirdikten sonra saat 22.00 gibi kendi arabalarıyla ayrıldılar. Ben, B.S.'yi bir yemek yerken, bir de kaplıcadan ayrılırken gördüm. Ayrıca, kaplıcaya ilk geldikleri zaman ben B.S.'nin M.K'nın kızı olduğunu düşündüm. Bizim hakkımızda dava açıldığında B.S.'nin M.K'nın kızı olmadığını öğrendim. Ben ve çocuklarımın kesinlikle böyle bir olayla ilgilisi yoktur."
Olay günü Muğla'dan minibüse binerek Gebeler Kaplıcası'na gittiğini söyleyen A.N.O. ise "Ben, pazar günü olduğu ve arkadaşım V.K'nın orada olduğunu duyduğum için kaplıcaya gittim. M.K., orada B.S. ile bizi tanıştırdı. Tanışmadan sonra ben V.K. ile birlikte ayrı bir masada oturdum. Gün içerisinde B.S.'yi bir daha kesinlikle görmedim. Biz kaplıcada vakit geçirdikten sonra arkadaşım V.K. ile Muğla'ya döndük. Şu an B.S.'nin yüzünü bile hatırlamıyorum. Böyle bir suçlamayı kesinlikle reddediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, bilişim kayıtlarının incelenmesi ve tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 27 Mayıs tarihine erteledi.
Turizmci B.S., 2007 yılının Haziran ayında Fethiye'deki Gebeler Kaplıcası'nda, iddiaya göre tecavüz ve işkenceye maruz kaldı. Kendisine tecavüz eden 8 kişiyi teşhis eden ve suç duyurusunda bulunan kadının başvurusu, o dönem 'kovuşturmaya yer olmadığı' gerekçesiyle savcı tarafından kabul edilmezken, diğer tüm başvurular da sonuçsuz kaldı. Adalet Bakanlığı'na yapılan başvuru ve kadın örgütlerinin baskısıyla savcı dosyayı yeniden gündeme aldı ve 2 kişi hakkında 'kişi hürriyetini engelleme ve nitelikli cinsel saldırı' suçlamasıyla dava açıldı. Geçen 26 Ocak'taki duruşmada, diğer 6 şüphelinin de 'sanık' sıfatıyla yargılanmasına karar verildi.
KADINLAR YİNE ADLİYE ÖNÜNDE
Davanın ilk duruşmasında adliye önünde eylem yapan ve kendilerine 'Türkiye Tecavüze Karşı Kadın İnisiyatifi' adını veren kadınlar, bugün de duruşma boyunca Fethiye Adliyesi önünde eylem yaptı. 70'e yakın kadın, yanlarında getirdikleri pankartları çıkartıp slogan atarak yürüdü. Ellerinde 'Devlet tecavüzcüyü koruma', 'Tecavüz çetesi yargılansın', 'Tecavüzcü tanık değil sanıktır', 'Yaşasın kadın dayanışması', 'Erkek tecavüz ediyor, devlet koruyor', 'Fethiye'deki tecavüzcüler yargılansın' yazılı dövizler taşıyan kadınlar, ıslık alkış ve tef çalarak seslerini duyurmaya çalıştı. Duruşma öncesinde kadınlar tarafından basın açıklaması okundu. Duruşma başladığında içeri girmek isteyen kadınlara çevik kuvvet engel oldu. Duruşma salonuna girmek isteyen kadınlarla polis arasında küçük çaplı arbede yaşandı.
EYLEMCİLER ARASINDA YER ALDI
Bugün Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına, tutuksuz sanıklar M.K.K. (19), M.E.K. (16), M.K. (58), V.K. (60), V.K. (56), G.K. (52), A.N.O. (57) ve S.K. (62) katılırken, B.S. sanıkları mahkemede görmek istemediğini belirterek yer almadı. Adliye önünde eylem yapan kadınlar arasında yer alan B.S, gazetecilerin görüntü alması üzerine adliye önünden ayrıldı.
'Mağdurun beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel saldırı' ve 'nitelikli cinsel saldırı' suçlamasıyla yargılanan 8 sanık, duruşmada suçsuz olduklarını söyledi. B.S. ile aralarında duygusal yakınlaşma olduğunu söyleyen M.K., "B.S. ile 2006 yılının Kasım ayında V.K. vasıtasıyla tanıştık. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin resim bölümüne girmek istiyordu. Yetenek sınavıyla girildiği için yardımcı olmamı istedi. Zaman içinde B.S. ile aramızda duygusal yakınlaşma oldu. Birlikte olmaya başladık. Muğla'da sürekli evime gidip geliyordu" diye konuştu.
KENDİ RIZASIYLA İLİŞKİYE GİRDİK
Olay günü Bodrum'dan Fethiye'ye, B.S. ile buluşmaya gittiğini anlatan M.K., şöyle dedi:
"Onu çalıştığı otelden alarak biraz Fethiye'de dolaştıktan sonra Gebeler Kaplıcası'na gitmeye karar verdik. Ben arkadaşım olan ve Gebeler Kaplıcası'nın sahibi olan G.K.'yı aradım. Kaplıcaya B.S. ile birlikte gittik. G.K. bize bir oda tahsis etti. B.S. ile kaplıcaya girdik. Daha sonra odaya geçtik, kendi rızasıyla da cinsel ilişkiye girdik. Ben kaplıcada dolaşmak için dışarı çıktım. Fakat B.S. odada kalarak akşam saatlerine kadar uyudu. Arkadan da kapıyı anahtarla kilitledi. Daha sonra 23.00'de kaplıcadan ayrılarak, Fethiye'ye geldik. Çünkü B.S.'nin çalıştığı otelde nöbeti başlayacaktı. Olaydan 20 gün kadar sonra B.S. annesiyle birlikte yanıma geldi. Kahvaltı yaptık. İstanbul'a gideceğini söyledi. Annesi de kızının İstanbul'a gitmemesi için ricada bulunmamı istedi. İstanbul'a gittikten sonra da birkaç kere telefonla konuştuk. Ayrıca B.S.'nin çok tutarsız davranışları ve düzensiz konuşmaları vardı. Benimle evlenmek istediğini söylüyordu. Onunla evlenmek istemezsem annesiyle evlenebileceğimi söylüyordu. Annesiyle evlenerek aynı evde yaşayabileceğini söylüyordu."
BEN KIZI OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM
Çocukları M.K.K ve M.E.K. ile birlikte B.S.'ye tecavüz ettiği iddia edilen kaplıca sahibi G.K. da duruşmada suçlamaları reddetti. G.K., şunları söyledi:
"Olayın haziranda olmasına imkan yok. Çünkü ben kaplıcayı 16 Haziran tarihinde kiraladım. 15 gün kadar kaplıcanın bakımıyla ilgilendik. M.K. ve B.S. ya 8 Temmuz ya da 16 Temmuz tarihlerinde kaplıcaya geldi. Kendilerine 4 nolu odayı tahsis ettim. Kaldıkları odanın yanındaki 5 ve 6 nolu odalar da dolu durumda. Kaplıcada vakit geçirdikten sonra saat 22.00 gibi kendi arabalarıyla ayrıldılar. Ben, B.S.'yi bir yemek yerken, bir de kaplıcadan ayrılırken gördüm. Ayrıca, kaplıcaya ilk geldikleri zaman ben B.S.'nin M.K'nın kızı olduğunu düşündüm. Bizim hakkımızda dava açıldığında B.S.'nin M.K'nın kızı olmadığını öğrendim. Ben ve çocuklarımın kesinlikle böyle bir olayla ilgilisi yoktur."
Olay günü Muğla'dan minibüse binerek Gebeler Kaplıcası'na gittiğini söyleyen A.N.O. ise "Ben, pazar günü olduğu ve arkadaşım V.K'nın orada olduğunu duyduğum için kaplıcaya gittim. M.K., orada B.S. ile bizi tanıştırdı. Tanışmadan sonra ben V.K. ile birlikte ayrı bir masada oturdum. Gün içerisinde B.S.'yi bir daha kesinlikle görmedim. Biz kaplıcada vakit geçirdikten sonra arkadaşım V.K. ile Muğla'ya döndük. Şu an B.S.'nin yüzünü bile hatırlamıyorum. Böyle bir suçlamayı kesinlikle reddediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, bilişim kayıtlarının incelenmesi ve tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 27 Mayıs tarihine erteledi.