İstanbul Üniversitesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü Gemi Yönetimi Mühendisliği'nde 22 yıldır öğretim üyeliği yapan Prof. Dr. Güler Alkan; AK Parti'den İstanbul 3. Bölge Milletvekili Aday Adayı oldu. Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz'in İlçe Başkanı olduğu dönemde 'bizimle çalışır mısınız' teklifi ile AK Parti'ye giren Alkan; hem kadınları temsil etmek hem de uzmanlık konusu olan denizcilik sektörünü geleceğe taşımak için vekil olmak istediğini söyledi. Kadınların sadece milletvekili değil bakanlıklarda da sayısının arttırılması gerektiğini ifade eden Alkan, “Kadın neden sadece Aileden Sorumlu Bakan oluyor, erkekler aileden sorumlu değil mi? Ben orada eşit pay almak ve gerçekten çalışmak için gitmek istiyorum” ifadesini kullandı. Alkan, “Eğer milletvekili olursam hem kadınların sesini daha iyi duyurma, hem bilgi birikimimi hem denizcilik sektörünü ve deniz ulaşımını daha rantabl hale getirme, hem de eğitimci olarak üniversitelerle ilgili çalışmalar yapma hedefim var” diye konuştu.
2011 yılında siyasete atıldığınız Neden AK Parti?
AK Parti'nin çalışmalarını cidden beğeniyordum. Ben Küçükçekmece Yeşilova'da büyüdüm, göçmen kökenliyim. Gönül Birliği Derneği ile birlikte AK Parti'nin göçmen çalıştayına katıldım. Orada o dönem AK Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı olan Temel Karadeniz, 'bizimle çalışır mısınız' teklifinde bulundu. Böyle bir teklif gelince kabul ettim ve çalışmaya başladım. Hatta bir süre sonra Aziz Babuşcu, İl Başkanlığı'nda çalışmamı istedi ama ben işin mutfağında olmam gerektiğini düşünerek ilçede kaldım. Mahalleleri gezdim, insanlarla bir araya geldim. Teşkilat ruhunu burada yakaladım. Ben sosyal devlete inanan birisiyim. Bunun da AK Parti tarafından başarıldığını gördüm. Daha da büyük projelerin olduğunu biliyorum. Ve bu uygulamaları beğendiğim için AK Parti'de yer alıyorum.
Bu dönem de milletvekilliği için aday adayı oldunuz? Neden böyle bir karar aldınız?
Kadınların siyasette yeterince temsil edilmediğini düşünüyorum. Hem milletvekili olarak, hem bakan olarak. Ama bu dönem kotanın yükseltileceğini umuyorum. Ayrıca benim uzmanlık alanım ulaştırma. Ama kara ulaşımı değil, deniz ulaşımı. Gemicilik sektörünün ekonomiden yeterince pay almadığını düşünüyorum. Bunun için uzmanlar tarafından çalışmalar yapılması gerekiyor. Ayrıca 22 yıllık öğretim üyesiyim. Eğer milletvekili olursam hem kadınların sesini daha iyi duyurma, hem bilgi birikimimi hem denizcilik sektörünü ve deniz ulaşımını daha rantabl hale getirme, hem de eğitimci olarak üniversitelerle ilgili çalışmalar yapma hedefim var.
Kadın bakan artmalı
Eğer vekil olarak seçilirseniz, nasıl bir milletvekili profili göreceğiz?
Ben orada göstermelik temsiliyet istemiyorum. Çok daha aktif olup ve gerçekten çalışmak için milletvekili olmak istiyorum. Kadınların daha aktif ve önemli konumlarda olması gerektiğini düşünüyorum. Neden bir Ulaştırma Bakanı kadın olmasın ya da Milli Savunma Bakanı. Kadın neden sadece Aileden Sorumlu Bakan oluyor, erkekler aileden sorumlu değil mi? Ben orada eşit pay almak ve gerçekten çalışmak için gitmek istiyorum. Erkek milletvekillerinin hepsi çalışıyor mu, hayır! Kaç tanesi önerge getiriyor? Halbuki seçim bölgesiyle ilgili birçok çalışma yapabilir. Ama birçoğu bireysel sorunları çözmeyi vekillik olarak görüyor. Bu dönem AK Parti'de kadın milletvekilinin sayısının çoğalacağını düşünüyorum. Ama sadece vekillik yetmez, bakan sayısı da arttırılmalı.
Milletvekili adayı olamazsanız tavrınız ne olur?
Ben yıllardır partide aktif olarak çalışıyorum. Ben zaten öğretim üyesi olarak devletin bir kademesinde hizmet ediyorum. AK Partili olarak partinin her kademesinde hizmete etmeye hazırım. Bunun illa ki milletvekilliği olması gerekmez.
Eğer seçilirseniz isminizin önünde 'İstanbul Milletvekili' yazacak. İstanbul'u nasıl görüyorsunuz?
İstanbul çok büyük ve çok göç alıyor. İnsanların refah düzeyinden her yerde aynı payı almadığını düşünüyorum. Kentsel dönüşümle bu şekilde tanımlamak istemiyorum ama varoş diye bir yer kalmayacak.
Belediyecilik AK Parti'yle değişti
Hükümetin kentsel dönüşüm çalışması İstanbul'u değiştirecek mi?
Tabi, değiştirecek ama bunun yanında kültürel değişimin de sağlanması gerekiyor. Yani eğer bu yapılmazsa dört dörtlük apartmanda yaşansa bile insanlar şehirleşmiş sayılmaz. İnsanların kültür düzeylerini arttıracaksınız, onlara sosyal imkanlar götüreceksiniz, tiyatroya sinemaya gidebilecek... Ama sinema ücretlerini biliyorsunuz; orta halli bir ailenin hep birlikte sinemaya gitmesi çok zor. Bu nedenle bu imkanların onların ayağına götürmek gerek. AK Parti ile birlikte kültür merkezleri, bilgi evleri açıldı ve bu imkanlar arttı.
AK Partili belediyelerin bu noktada çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
AK Partili belediyeler sosyal işlere büyük önem veriyor. Bilgi evleri yapıyor, kültür merkezleri yapıyor ve büyük bir açığı kapatıyor. Bence belediyecilik anlayışı AK Partiyle gelişti ve değişti. Sadece çöp toplamıyor, yol yapmıyor veya ruhsat vermiyor. Sosyal olarak halkın yanındalar. Mesela cenazesi olana araç veriyor; memleketine gitmesini sağlıyor. İnsanları yıl boyunca Çanakkale'ye götürerek kültürel çalışmalara imza atıyor. Geçenlerde bir arkadaşım anlattı; mahallede kadınlar bir araya gelerek Esenyurt Belediyesi'nden araç istiyorlar ve denize, pikniğe gidiyorlar. Ramazan'da kapı kapı dolaşarak yardıma muhtaç ailelere sıcak yemek veriliyor. Yalnız yaşayan yaşlılara haftada bir gün bakım yapılıyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da iyi belediyeci olmasından dolayı belediyeler iyi çalışıyor. Diğer partili belediyeler de bunlara bakarak güzel çalışmalar yapabiliyor. AK Partili belediyeler örnek oluyor.
7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını nasıl öngörüyorsunuz? 8 Haziran'da sizce biz AK Parti hükümetinin devam ettiği bir Türkiye'ye mi yoksa bazı kesimlerin iddia ettiği gibi koalisyon hükümetinin kurulacağı bir Türkiye'ye uyanacağız?
AK Parti'nin oylarının düşeceğini düşünmüyorum. Her seçimde böyle söylenir, böyle bir algı yaratılmak istenir ama sonuç AK Parti'nin zaferiyle sonuçlanır. HDP oylarını yükseltecek ama tek başına parti olarak ben meclise girebileceğini düşünmüyorum açıkçası. Çünkü partide Kürt milliyetçiliğinin ön plana çıktığını düşünüyorum. Her Kürt'ün HDP'ye oy vermediğini Güneydoğu'daki AK Parti oylarından biliyoruz. Öte yandan oylarını yükseltmek için büyük şehirlerden oy almaları gerek. Bu politikayla da mümkün görünmüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Demirtaş oylarını yükseltti, bir sempati kazandı. Fakat daha sonraki Kobani olaylarında herkesi sokağa çağırması özellikle de büyük şehirlerden veya Doğu illeri dışındaki oylarını kaybetmesine neden oldu. Bu nedenle barajı aşabileceklerine inanmıyorum.
Koalisyon mümkün değil
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeme getirdiği başkanlık sistemine nasıl bakıyorsunuz? Türkiye'ye uygun bir sistem mi?
Başkanlık sistemi Amerika'da var ama Cumhurbaşkanımızın söylemi bire bir değil Türkiye'ye uyarlanmış bir başkanlık sistemi. Artık Türkiye bence her şeye hazır, Türkiye'de şu anda hiçbir şey sürpriz değil. Türkiye'de bir değişim yaşanıyor ve bu değişimin değişimin başkanlık sistemiyle tamamlanacağını düşünüyorum.
AK Parti bu seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın istediği 400 vekili çıkartabilecek mi?
Yani çok samimi olmak gerekirse hepimiz 400 milletvekili çıkartmak için seçime gidiyoruz. HDP oyunu yükselteceği için biraz zorlanabiliriz gibime geliyor. CHP'den korkmuyorum. MHP, CHP'nin oylarını çalacak ama AK Parti'nin oyunu çalamaz. Ama siyasette 24 saat bile çok uzun süredir; son anda her şey değişebilir ve AK Parti 400'ü çıkartabilir.
Ama 400'u çıkartmasa bile yine tek başına iktidar mı?
Tabi ben ona kesin inanıyorum. Koalisyon mümkün değil. Öyle bir şeyi ön görmüyorum, düşünmüyorum bile... HDP barajı aşsa bile AK Parti tek başına iktidar olacak.
Denizler yatırım istiyor
Uzmanlık alanınız denizler... Biz hep 3 tarafımızın deniz olmasıyla övünürüz. İstanbul'un ortasından deniz geçer ama ulaşımdaki payı yüzde 3'ü geçmez. Deniz ulaşımı çok mu zor ya da hızlı değil ki payı bu kadar düşük?
İstanbul Boğazı'nda paralel taşımacılık yapılması önceden de söz konusu olmuştu. Yenikapı ile Büyükçekmece arasında sefer konsun önerisi gelmişti. Ama Boğaz'ın deniz trafiği bu yapıya çok uygun değil. Büyük tonajlı gemiler Boğaz'ı geçip Sarayburnu'nda veya Avcılar'da demirleniyor. Yani deniz trafiği yoğun olduğu için bir taraftan da risk barındırıyor. Deniz taşımacılığında bir de şu problem var, Boğazı'ndan geçen gemiler kılavuz kaptan almak istemiyor. Bunları planlarken yapılabilirliğini, ekonomik boyutunu ve sonuçlarını ölçmek lazım. Mesela deniz taksi konuldu ama çok pahalı olduğu için pek rağbet göremedi.
Denize çok da önem vermiyoruz, es geçiyoruz sanırım...
Evet, deniz taşımacılığı çok önemli ama gereken yatırımlarda yapılmıyor. 2008'den sonra gemi sanayinde bir kriz yaşandı. Bütün tersanelerde gemiler hep kızaklarda kaldı, navlunlar düştü deniz taşımacılığı da geriledi. Şimdi kara taşımacılığına yöneliyor ama bu da hava kirliliği, trafik gibi birçok sorunu da beraberinde getiriyor. İstanbul'da bir de kruvaziyer taşımacılığının arttırılması gerekiyor. Bütün dünyada buna çok önem veriliyor. Bununla ilgili Turizm Bakanlığı'nın yatırımları var ama yeteri kadar değil gereken payı hala almıyoruz. Bizim 2 tane gemimiz var sanıyorum, ama buradan da daha fazla pay almamız gerekiyor.
Gençler AK Parti'yle politize oldu
Prof. Dr. Güler Alkan, “22 yıldır gençlerle iç içesiniz. Bu süreyi düşündüğünüzde gençlerde değişim var mı?” sorumuzu şöyle yanıtladı; “80 yılından önce bizim öğrencilik yıllarımızda daha ortaokuldayken siyasetin içinde oluyorduk, ailelerimizle siyaset konuşuyorduk, gerçekten idealisttik. 80 ihtilalıyla beraber düşünmeyen, yalnızca verilerini alan, ne öğretiliyorsa sorgulamayan bir gençlik yaratıldı. Ama şunu söyleyeyim AK Parti ile birlikte bu da değişti. AK Parti'nin gençliği siyasetin içinde çok aktif. Tabi bu etki tepki prensibinden dolayı CHP'de de gençlik kolları daha aktif olmaya başladı. Ve gençler gittikçe daha politize olmaya başladı.”
Rotasyon uygulaması yapılmalı
AK Parti neredeyse bütün şehirlerde üniversite açtı. Bu durum ekonomik durumu iyi olmayan ailelerin çocukları için bir avantaj oldu. En azından yaşadıkları şehirde üniversiteye gitme fırsatı buldular. Ama öte taraftan da eğitimin kalitesi düştü eleştirisi var. Öğretim üyesi olarak siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, ben bile şaşırıyorum. Ardahan'a, Kars'a gidiyorum üniversite var; Erzurum'da ikinci devlet üniversitesi açılıyor. Bunlar aslında çok sevindirici gelişmeler. Ama bunun yanında bir de dezavantaj barındırıyor. Şöyle ki bu okullar öğretim üyesi bulamıyor. Bölüm açılıyor ama hocaları yok. Hocalar İstanbul ya da büyük şehirlere yığılıyor. Benim öğrencilik yıllarımda rotasyon uygulaması vardı; yani bir hoca profesör olmak isteyenler 1 sene farklı bir yerde öğretim üyeliği yapıyordu. Eğer bu sistem tekrar getirilirse sorun bir nebze olsun çözülür.
Prof. Dr. Güler Alkan, 1962 yılında Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğretimini İstanbul'da tamamladı. 1981 yılında başladığı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Jeomorfoloji kürsüsünden 1985 yılında mezun oldu. 1990- 1992 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü Klimatoloji ve Meteoroloji Anabilim Dalı’nda yüksek lisans yapmıştı. Akabinde 1992-1995 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Anabilim Dalı’nda Doktora eğitimini tamamladı. 1993'te İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü'nde öğretim üyesi olarak çalışmaya başlamıştır. Aynı bölümde, 1997'de yardımcı doçent ünvanı almıştır. 1999 yılında Gemi Yönetimi Mühendisliği Bilim Dalı’nda doçent ünvanı almış olup, şu anda bu bilim dalında bu ünvanı almış olan ilk ve tek kadın öğretim üyesidir. 2001 yılında aynı üniversitenin doçentlik kadrosuna atanmıştır. 2006 yılında İstanbul Üniversitesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü Gemi Yönetimi Mühendisliği Anabilim Dalı’nda profesör olmuştur. Alkan, evli ve 1 çocukludur. Çeşitli sivil toplum örgütlerinde çalışan Alkan, 2011 Ekim – 2014 Aralık tarihleri arasında AK Parti Küçükçekmece İlçe Başkanlığında Başkan Yardımcılığı görevini yaparak; Dış İlişkiler Birim Başkanlığı görevini yürüttü.
KELİME OYUNU
Aile: Çocuk ve koca
Çocuk: Anne
Siyaset: Hayat
İstanbul: Karmaşa
Türkiye: Kabuk değiştirme
Dostluk: Aranan
Geçmiş: Özlenen
Gelecek: Umut
Muhalefet: Var olmak
İktidar: Güç
Gençlik: İhtiyaç
Renk: Mavi
KAYNAK:GAZETE İSTANBUL