Çatalca Ziraat Odası Başkanlığı'na adaylığını açıklayan Ziraat Mühendisi Seyit Çetin, Çatalca çiftçisinin hak ettiği değeri göremediğini belirterek “Yanlış yönlendirmeler ile dededen kalma yöntemlerle yapılan tarımdan tam anlamı ile verim alınamadı” diye konuştu.
Neden Ziraat Odası Başkanlığı? Aday olmanızdaki en büyük etken ne?
Öncelikle şunu söylemek isterim ki Çatalca’da 4000 üyesi olan ve 2500’e yakını aktif tarım yapan çiftçi varken, Ziraat Odası'nın daha dinamik ve daha geleceğe dönük projeleri olması gerektiğini düşünüyorum. Ben ve yönetim listemizdeki arkadaşlarımız yenilikçi ve gelişimci bir anlayış besliyoruz. Çatalca’nın da bu anlamda buna ihtiyacı var. O kadar çok projemiz var ki, bu projelerimizin bazılarını bir çok kişinin hayalleri bile almaz. Ama ilk adımda yapılması gereken çok şey var. Düşünün bir Ziraat Odanız var ve
gittiğinizde size “zirai ilaç satamıyoruz” diyerek geri çevriliyorsunuz. Bugün için bunlar yaşanıyor. Yaşanmamalı. Zirai ilaç satımının sağlanabilmesi için ilk işimiz bir Ziraat Mühendisi bulmak ve çiftçimizi bu anlamda Ziraat Odası'ndan geri çevirmemek olacaktır. Çatalca Ziraat Odası geçtiğimiz yıllarda bölgede en çok faaliyet gösteren oda iken bugün en pasif oda haline gelmiştir. Biz genç ve dinamik bir yapı ile Çatalca’da üyesi bu kadar fazla olan ve belki de ilçemizde en fazla üyeye sahip sivil toplum kuruluşu olan Ziraat Odası'nın İstanbul genelinde faaliyetler göstermesini sağlayacağız. Dediğim gibi ben diye bir şey yok, biz olarak yönetime talibiz.
Birçok kişinin hayal bile edemeyeceği projelerimiz var dediniz. Nedir bu projeler. kazanırsanız Çatalca çiftçisini ne gibi yenilikler bekliyor?
Çok fazla projemiz var. Bu projelerimiz Çatalca çiftçisine daha fazla verim alabilmeyi ve devletin sunduğu imkanlardan ve desteklemelerden, fonlardan en iyi şekilde yararlanmayı hedefliyor. Öncelikle yapılması gereken ilk iş olarak deminde dediğim gibi ilaç satışını sağlamak, en iyi verim alınacak tohumları çiftçimize alternatif olarak sunabilmek gibi birçok pojemiz var.
Üründe en iyi verim nasıl alınabilir? Yeteri kadar verim alınamıyor mu?
Şu an alınan verim çok iyi diyebilir miyiz? Bence diyemeyiz. Çünkü ilçemizde tohum sellektörü tesisi bile yok. Tarımda gelişmiş birçok ülke ve bölgede bu sellektörler ürünün veriminin artmasında büyük etken. Bu tesislerin kurulabilmesi için öyle çok yüklü paralara ihtiyaç yok. Zaten bu tesisler kendilerini bir yıl içerisinde amorti ediyor. Fakat gereken tek şey bu tesisin kurulabilmesi için sağlanacak alanlar. Bu anlamda gerek Çatalca Belediyesi, gerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve gerekse hükümet kanalı ile yer tahsisi isteyeceğiz.
Bu tesis ne işe yarıyor? Tesisin kurulmasının maliyeti nedir?
Bu projenin asıl adı tohum eleme ve ilaçlama tesisi. Yani yapılan tohum sellektör tesisinde, tohumlar elenecek ve ilaçlanacak. Böyle bir tesis olmadığı için çiftçimiz kendi imkanları ile bu uygulamayı yapmaya çalışıyor ama bu da üründe kaliteyi ve verimi düşürüyor. İlk işlerimizden bir tanesi bu olacak. Maliyet konusuna gelince yer tahsisi haricinde 35-40 bin lira gibi bir rakam bu makine. Çok büyük değil ama. Büyükçekmece ve Arnavutköy’den bile çiftçilerimiz tohum sellektör tesisimize gelecektir. Ziraat Odası için büyük bir proje diyebiliriz. Bazen maliyeti çok düşük işler aslında büyük projelerdir.
Tarımda verim tohumla biter mi ki? Daha farklı projeler var mı?
Aslında bir ilki gerçekleştireceğiz. İstanbul’da tarımın en geniş yapıldığı ve çiftçi sayısı en yüksek ilçe Çatalca diyebiliriz. Fakat Çatalca gibi bir yerde devletin ve bakanlığın Ziraat Odalarına yetki vermesine rağmen gerçekleştiremediği bir işi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. O da tarımsal danışmalık hizmeti. Devletin Ziraat Odalarına tarımsal danışmanlık hizmeti verilebilmesi için Ziraat Mühendisi çalıştıracağız. Bir mühendis ile en az 50 çiftçimize bu danışmanlık hizmeti verilebilir ve devlet bu hizmet için çiftçi başına 600 TL ödenek veriyor. Kısacası her bir çiftçi bu hizmet için devletten 600 lira gibi bir ek katkı payı alıyor. Bu neden Çatalca’da yapılamasın? Aktif çiftçisi 2500 olan bir ilçede bu proje çok rahat hayata geçirilebilir.
Çiftçiler yeterince bilinçlendirilmiyor, gelişmelerden haberdar edilemiyor demeye getiriyorsunuz sanki. Peki Çatalca’da bu kadar üyesi bulunan bir odanın başına geçerseniz, üyelerinize nasıl ulaşacaksınız?
Çok güzel bir soru sordunuz. İnanın ziraat ile uğraşan vatandaşların en büyük sıkıntısı, ülkemizdeki tarımdan ya da bölgemizdeki herhangi bir gelişmeden haberdar olmamaları. Köy kahvelerine asılan evraklar üzerinden bile kimse okumuyor desek yeridir. İlk icraatlarımızdan biri Çiftçi Lokali olacak. Evet. Belki değişik bir anlayışımız var ama, siz çiftçileri bir araya getirirseniz, gerek ürün kaliteleri hakkında, gerek çiftçiler arasında alışverişler bakımından, gerekse Ziraat Odasının çiftçilerimize ulaşımı bakımından büyük bir rahatlığa erişilecektir. Kahve köşelerinde bilgi alışverişi ve fikir alışverişleri yapmak ile olmadığı ortadadır. Kuracağımız o lokalde çiftçilik ile alakalı gerek esnaflarımızın gerekse çiftçilerimizin ilanlarının asılacağı bir panomuz olacak. Kim neyi satmak istiyor ise ya da almak istiyor ise o panoyu kullanabilecek. Tabii bu lokal projesi daha da geliştirilebilir.
Yani Ziraat Odası çiftçilere ulaşamıyor diyorsunuz. İyi de 2 bin 500 kişiye ulaşmak kolay mı?
Bahadır Sügür olarak sizi sosyal paylaşım sitelerinden takip edenler içerisinde ben de varım. Görüyoruz ki sayfanıza eklediğiniz en ufak bir görüntü bile günde bin kişinin üzerinde kişi tarafından görülüyor ve izleniyor. Ziraat Odası'nın sizden eksiği ne? Telefonlar hayatımızın bir parçası. Her bir üyenin iletişim bilgilerine ulaşılıp kısa mesajlar ile anlık meteoroloji, ekim, tohumlama, ilaçlama zamanları gibi bir çok konuda bilgilendirmeler yapılabilir. Çok büyük maliyetleri olan işler değil bunlar. Ancak şu an için Ziraat Odamızın teknolojik açıdan çok büyük eksiklikleri var. Bunları çok hızlı bir şekilde hayata geçireceğiz.
Şu an bu seçimlerde siyaset var mı? Sizin bir partide aktif görev aldığınız iddia ediliyor. Diğer tarafta ayrı bir parti söz konusu deniyor. Sizce bu seçimlere siyaset bulaşacak mı?
Bizim tarafımızdan asla. Çünkü ben Ziraat Odası/na aday olmayı düşündüğüm dakika itibari ile üyesi bulunduğum partiden istifa ettim. Yönetimde yer alacak olan arkadaşlarımıza da teklifimi yaptım. Kendilerinin de partilerde üyelikleri ve aktif görevleri varsa gerekirse istifa etmelerini istedim. Çünkü siz istediğiniz kadar siyaset yapmıyorum deyin ama “Şu partinin yönetiminde, o partinin güdümünde “ denilerek siyasi bir yafta yapıştırılacaktır. Biz buna müsaade etmek istemiyoruz.
Ziraat Odası muhtarların egemenliğinde mi?
Ben böyle bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Çatalca’da 39 tane muhtar varsa, bu odanın 4000 üyesi var. Yani Ziraat Odası'nın egemenliği önce üyede, sonra üyenin seçtiği delegededir. Üye kimi o koltuklara layık görür ise o kişiler oturur. Hiçbir koltuğun egemenliği kişide değil bütün odanın üyelerindedir. Ben böyle düşünüyorum. Ama duyuyoruz diğer listede 5 tane muhtarın olduğu söyleniyor. Bu da diğer çiftçilerimize imkan vermemek, hak tanımamaktır. Bu noktada çiftçilerimiz adına üzülüyorum.
Çatalca tarımda hakettiği yerde mi ?
Çatalca tarımsal arazi bakımından ve planlarda bile tarım alanları ile kaplı, yoğun bir bölge. Ama değim gibi çok planlı ve dinamik çalışmalar ile ilçemiz tarım kenti olabilir. Bunun yapılabilirliğini biz Kızılcaali Mahallesi'nde gösterdik. Ancak unutulmasın ki Çatalca çiftçilerine ve köylüsüne bağlı bir ilçe. Dikkat edin bu yıl çiftçilik sektöründe ekonomik seviye düştüğü için Çatalca’da ekonomik kriz yaşanıyor. Çünkü çiftçide yoksa, köylüde yoksa, Çatalca’da da yok anlayışı hala devam. Buna rağmen Çatalca şu an bile bir tarım kentidir.
Klasik bir cümle ama söyleşilerde sorulur. Son olarak söyleyecekleriniz nelerdir?
Bana böyle bir söyleşi için imkan verdiğiniz için teşekkür ederim. Gazete İstanbul’un gelişimi ve değişimini yakından takip ediyorum. Yapılan işleri takdir ediyorum. Umarım bundan sonra da yayın çizginizi üst seviyelere taşırsınız. Tüm çalışanlarınıza ve size gazetecilik hayatınızda başarılar diliyorum.
İlk çalışmalarımız bu yönde olacak. Vatandaşın üretirken kazancını arttırabilmek. Kurban bayramlarında da uzak mahallelerimizden hayvancılık yapan vatandaşlarımızın hayvanlarını buralara getirip satabilmesini sağlayacak pazarların oluşturulması da projelerimiz içerisinde. Çünkü İstanbul gibi metropolden gelenler ancak yakın mahallelerden kurbanlarını alabiliyorlar. Uzak mahallelerde hayvancılık ile uğraşanların hayvanları ellerinde kalıyor. Pazarı genişleteceğiz ve Ziraat Odası olarak Çatalca’nın kurbanlık alışveriş ve kesim için en uygun yer olduğunun reklamlarına ağırlık vereceğiz
KAYNAK:GAZETE İSTANBUL