Esenyurtlu Nazım Dostları tarafından organize edilen anma töreninde, Nazım Hikmet’in büyük bir şair, büyük bir devrimci ve örnek bir insan olduğu vurgulanarak, “Eserleriyle bu toprakların edebi hayatında çığır açmış, devrim yapmış, ünü tüm coğrafyalara yayılmış, “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeşçesine” dizelerinin sahibi büyük bir dünya şairidir O.” denildi.
Törende Renkli Düşler Tiyatro Topluluğu üyeleri Yusuf Ulu, Tanya Güyük, Neşe Erdoğan ve Serap Kayabaşı ile tiyatro sanatçıları Şener Bingöl ve Cemal Uçarman şairin şiirlerini okurken, Grup Sis ile Hülya Uçar Güner, şairin şiirlerinden bestelenmiş türküleri seslendirdiler.
HASAN KARA SÜRPRİZİ
Türkiye Komünist Partisi ile CHP üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği anma töreninin en dikkat çeken ismi ise Saadet Partisi Esenyurt İlçe Başkanı Hasan Kara oldu. Sağ gelenekten gelmesine karşın törene katılarak herkesi şaşırtan Hasan Kara’nın bu davranışı, törende bulunan birçok kesimin beğenisini kazandı.
YAKLAŞIK YÜZ KİŞİ KATILDI
Çok sayıda Nazım dostunun katıldığı anma töreninde CHP İlçe Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, TKP İlçe Başkanı Hüseyin Ağçal, Saadet Partisi İlçe Başkanı Hasan Kara, İşçi Partisi İlçe Başkanı Aydın Aşık, CHP Milletvekili Adayı Dr. Bülent Kerimoğlu, Esenyurt Belediye Meclis Üyeleri Osman Savaş, Ziyattin Korkmaz, Günnur Orhun, Mürşit Işık, Hüseyin Aslan, Satılmış Türkmen, Başakşehir Belediye Meclis Üyesi Serdar Bayraktar, Küçükçekmece Belediye Meclis Üyesi Oruç Oymak, Tiyatro Sanatçısı Murat Aydın, EMEK İş Sendikası Genel Başkanı Muzaffer Ünlü, Dersimliler Derneği Başkanı Hüseyin Kalanç, ESDER Başkanı Yaşar Gül, Esenyurt Kent Kültür Derneği Başkanı Engin Sarıkaya, İYGAD Başkanı Murat Abdullahoğlu, Ahmet Kulaksız, Nihat Emeksiz, Erdal Dönmez ve Şükrü Engin de vardı.
KARANLIKLARI AYDINLATMAYA DEVAM EDECEK
Törende Esenyurtlu Nazım Dosytları adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Yusuf Ulu, Nazım Hikmet için “Büyük bir şair, büyük bir devrimci ve dev gibi yüreğe sahip büyük bir insan” ifadelerini kullandı.
Nazım Hikmet’in, yaşamını, insanların hakça, eşit ve mutlu yaşadığı bir Türkiye ve dünya mücadelesine adamış büyük bir Komünist olduğunu belirten Ulu, “Elinde kalemiyle giriştiği o büyük mücadele yıllarında yazdıklarından dolayı sürekli baskı görmüş, hapse atılmıştır… Ama hiçbir zaman pes etmemiş, karşılaştığı baskılar ve dört duvar O’na geri adım attırmayı başaramamıştır… Yaşamının en güzel yıllarını hapiste, sevdiklerinden uzakta geçirmiş, sürgüne gitmiş ve çok sevdiği ülkesinden uzaklarda hayata gözlerini yummuştur. Bedeni 3 Haziran 1963’te yani bundan 48 yıl önce toprakla buluşmuş olsa da büyük düşü, büyük mücadelesi hala devam etmekte. Geride bıraktığı yaşamı ve eserleriyle, ölümünden yıllar sonra bile karanlıkları aydınlatmaya devam eden ve devam edecek olan büyük bir devrimcidir O.” diye konuştu.
BİZE NAZIM GİBİ YAŞAMAK DÜŞER
Nazım Hikmet gibi düşünüp onun gibi yaşama çağrısı yapan Ulu, daha sonra şunları söyledi: “Değerli Nazım Dostları, işte böyle bir insan geçti bu topraklardan. Böyle bir devrimcinin mirası yaşıyor bu topraklarda. Bu mirası anlamak, değerini kavramak ve sahiplenmektir bizlere düşen. Ve de en önemlisi şudur dostlar; Nazım’ı sevmek, Nazım gibi düşünmek elbette güzeldir, sevindiricidir ama yetmez! Nazım gibi yaşamak gerek. Nazım gibi yaşamak gerek çünkü; Karanlıklar hala çok güçlü ve birer birer yutuyor insanlarımızı. Sefalet hala kol geziyor aramızda. Faşizm hala can alıyor topraklarımızda. Soygun ve talan hala pervasızca sürmekte her yanımızda. İşte bu nedenledir ki dostlar; sevmek yetmez! Bize Nazım gibi yaşamak düşer!”