40 günlük zorlu maratonda parti sadece liderini Çankaya’ya göndermeyecek. Yeni dönemde nasıl bir liderle devam edeceğine de karar verecek.
Al Jazeera'nin haberine göre, AK Parti Erdoğan sonrasında Genel Başkan ayrı Başbakan ayrı bir formülle devam etmeyecek. Partinin Genel Başkanı kimse, Başbakan da olacak. Bunu Hüseyin Çelik geçen hafta katıldığı bir televizyon programında açıkladı. Bu durumda Başbakan’ın aklındaki Genel Başkan’ın bir milletvekili olacağı
ortaya çıkıyor. Böylelikle milletvekili olmayan Ak Parti Genel Başkan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu gibi isimler devre dışında kalıyor.
Bir başka ipucu ise partiyi genel seçimlere taşıyacak kişi ile Başbakan’ın aynı kişi olması. Bu durumda partinin emektarlarından ancak 3 dönem kuralı gereğince yedek kulübesinde bekleyecek isimler olan Bülent Arınç, Beşir Atalay, Ali Babacan, Binali Yıldırım, Mehmet Ali Şahin gibi isimlerin 2015 Haziran’ına kadar partiyi ve Başbakanlığı alması zor görülüyor.
Bugüne kadar 28 il başkanını değiştiren, yüzlerce ilçede revizyona giden Ak Parti yeni dönem için kabuk değiştirmiş durumda. Parti neredeyse tüm birimlerde kadrolarını yeniliyor.
Davutoğlu mu?
Erdoğan’ın AK Parti’yi emanet edeceği ve Başbakanlığı vereceği kişinin Ahmet Davutoğlu olabileceği konuşuluyor. Parti içinde bir akım, Ak Parti’nin 'Yeni Türkiye' hayali ile parti kadrolarını ve yöneticilerini yenilerken, hükümet ve bakanlarını da yenileyip siyasete ‘yol yorgunları’ ile değil ‘yeni yüzler’le devam edilmesi görüşünde. Bu anlamda 3 dönem kuralının kalıcı olmasından memnunlar.
Partiyi 2015 seçimlerine taşıyacak yeni kadronun liderinin tabanda ve halk nezdinde özgül ağırlığı olan, tanınır bir isim olması önemli kriterler. Başbakan Erdoğan ile iç politika ve dış meseleler de fikir birliği kuran AK Parti’de milletvekili olarak da ilk dönemini yaşayan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na Erdoğan’ın, Parti’yi emanet edeceği en güçlü aday olarak bakılıyor.
Gül döner mi?
AK Parti’nin Erdoğan sonrası geleceği ile ilgili, Abdullah Gül’ün kurucuları arasında yer aldığı partinin başına geçmesi ve kaldığı yerden yola devam etmesini isteyen partinin bilinen ve önde isimleri de bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Gül, aslında Nisan ayında gittiği Kütahya ziyaretinde ‘Bu şartlar altında siyaset planım yok’ demiş, Eroğan’ın çerçevesini çizdiği aktif Cumhurbaşkanı’nın icracı Başbakan’ı olmayacağını duyurmuştu.
Ancak AK Parti’nin adayını açıklamasının hemen öncesinde pazar günü Erdoğan’la Gül’ün son buluşması vardı. Gül toplantı öncesi katıldığı Gazi koşusu programı sonrasında, 'Cumhurbaşkanı adayı olmayacağım' diyerek Erdoğan’ın kapısını açtı. Başbakanlık sorusuna ise ‘Bunları daha sonra değerlendiririz’ diyerek ya şartların değiştiğini, ya da fikrinin değiştiğinin mesajını vermiş oldu.
AK Parti içinde başını Bülent Arınç’ın çektiği, Beşir Atalay gibi isimlerin bulunduğu bir grup, Gül’ün partinin başına geçmesi görüşünde ısrarlı. Bu konuda Atalay Haziran başında Kanal 7'de katıldığı bir Tv programında 'Abdullah Bey’in ikna edilerek tekrar partimizin başında bulunması, bu seçimi bizim için çok daha rahat şekle getirecek' diye görüşlerini belirtmişti. 13 Haziran'daki bir basın toplantısında Bülent Arınç ise "Eğer kabul ederse ve uygun görürse bu iş için en iyi isimlerden birisi Sayın Abdullah Gül'dür. Ama maalesef bir takım densizlerin dedikoduları, gıybetleri onu da belki bir noktaya getirmiş olabilir ki '2015 sonrasına dair hesabım yoktur' demek zorunda kaldı.” demişti.
Son açıklamalar Abdullah Gül’ün bu ısrara kapılarını kapatmadığını gösteriyor. Son 2 haftadır Erdoğan’ın değişik münasebetle, Ak Parti’nin kişi değil, ilke partisi olduğu, 'kulislerin partisi olmayacağız' sözü, “Kimin dava peşinde olduğunu, kimin koltuk peşinde olduğunu yakında göreceğiz.” ‘Uhud’da ganimet peşinde olmayı arzu etmek bizim niyetimiz olmamalı’ sözleri bu çerçevede daha anlamlı bir hal alıyor.
Erdoğan 12 yılda başarısını katlayarak çıkardığı partisini emanete mi bırakacak? Yoksa ortağına mı devredecek sorusu Gül’ün görev süresinin dolduğu 28 Ağustos’a kadar akıllarda kalacak. Zira adaylığını açıkladığından seçilirse yemin edeceği döneme kadar Erdoğan hala AK Parti’nin Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı sıfatlarını da resmi olarak taşıyor olacak.