"APO'YU PEYGAMBER İLAN EDENLERLE İŞİMİZ OLMAZ"

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Muş'ta düzenlediği seçim mitinginde yaklaşık 15 bin kişiye hitap etti, kardeşi kardeşe düşürenlerle, Apo'yu peygamber ilan edenlerle bir yere varılamayacağını söyledi. Türkiye'de artık Kürt sorunu değil 'Kürt kardeşlerinin sorunu' olduğunu ifade eden Erdoğan, BDP'yi ve terör örgütünü sert bir dille eleştirerek, "Bu ülkeyi bölmeye çalışanlarla bir yere varamayız. Bu ülkede bölücü terör örgütüyle biz bu ülkeyi ayağa kaldıramayız. Gençlerin kanından annelerin gözyaşından besleniyorlar" dedi.

Yanında Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz ve Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu olduğu halde Muş'a uçakla bir saat rötarlı gelen Erdoğan için geniş güvenlik önlemi alındı. Vali Ali Çınar, Belediye Başkanı Necmettin Dede, bürokratlar ve partililer tarafından karşılanan Başbakan Erdoğan, bir süre hava limanı VİP salonunda dinlendikten sonra karayoluyla miting alanına hareket etti.

Başbakan Erdoğan'ın konvoyunu Sungu Beldesi'nde çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu 250 kişi kesti. Okul isteyen grup adına BaşBakan Erdoğan'ın bulunduğu otobüse alınan Suphiye Güney, beldelerinde 250 çocuğun okumak için kent merkezine gittiğini söyledi. Suphiye Güney, "Biz dürüst, adam gibi bir başbakan istiyoruz. O da sensin. Biz para, maaş istemiyoruz. Senin gibi temiz adam istiyoruz. 250 öğrencimiz olan beldemize okul istiyoruz" dedi. Suphiye Güney'in konuşmasını gülerek idinleyen Erdoğan, istemi Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun değerdlendirmesini istedi.

Miting alanını dolduran vatandaşlar, ani bastıran yağmur karşısında şemsiyelerini açınca ilginç görüntü oluşturdular. Bir anda binlerce şemsiyenin açıldığı miting alanında görevliler, sık sık uyarılar yaparak izdiham ve ezilme tehlikesine karşı vatandaşları uyardı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Muş mitingi için Belediye Meydanını dolduran vatandaşlar, Türkçe-Kürtçe 'Hoş geldin Büyük Usta' pankartı açtı.

15 BİN KİŞİYE SESLENDİ
Belediye Meydanı'ndaki mitinge bir saatg ecikmeyle çıkan Ardoğan, yaklaşık 15 bin kişilik coşkulu kalabalığa seslenirken Ahmedi Hani, Yunus Emre ve Mevlana'nın dizeleriyle birlik beraberlik kardeşlik mesajları verdi. Erdoğan, "Biz bu topraklar üzerinde dost değil, kardeşiz, kardeş. Şu Dicle ile Fırat ne kadar kardeşse biz de o kadar kardeşiz. Kim bunun aksini iddia ediyorsa biliniz ki tarihi reddediyor. Gerçeği katlediyor kendini inkar ediyor. Kim ki kardeşlerin arasına husumet sokmak, ayrılık sokmak, fitne tohumları atmak istiyorsa biliniz ki kendisine milletine ruhuna ihanet ediyor" dedi.

"Silahlar konuştukça, kurşunlar vızıldadıkça, gençler yere düştükçe bizim ciğerimiz, yüreğimiz yandı" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"8,5 yıldır bu acıyı dindirmenin mücadelesini veriyoruz. Size bugün daha açık konuşacağım. Bu ülkeyi bölmeye çalışanlarla bir yere varamayız. Bu ülkede bölücü terör örgütüyle biz bu ülkeyi ayağa kaldıramayız. Benim halkımın sevgili milletimin normal demokratik iradesine hükmetmek isteyenlerle bir yere varamayız. Niye dayatıyorsun niye tehdit ediyorsunuz. Bırakın vatandaşım oyunu kendi iradesiyle kullansın. Benim için artık bu ülkede Kürt sorunu bitmiştir. Artık bu ülkede benim Kürt kardeşlerimin sorunu vardır. Kürt kardeşimin sorununu çözmeye hizmetkarım, varım."

"APO'YU PEYGAMBER İLAN EDENLERLE İŞİMİZ OLMAZ"
BDP'nin son zamanlarda yaptığı eylemleri eleştiren Erdoğan, "Bizim birliğimizin çimentosu olan dinimizi bile zedelemeye gayret edenler var" dedi. BDP'lilerin ayrı cuma namazı kılmasının dinde yeri olmadığını kaydeden Erdoğan, şöyle dedi:

"Cuma namazı birlik sembolüdür. Terör örgütü ne diyor? Devletin imamların arkasında namaz kılmayın. Ya sizin namazla ne alakanız var? Apo'yu peygamber ilan edenlerle bizim işimiz olamaz. Bu kadar açık konuşuyorum. 50 metre ötede Cuma kılınıyor, birileri de arkada kılıyor. Bu bölücülük, ayrımcılıktır. Bu oyunu beraber bozacağız. Muş'un dağlarına tepelerine köylerine kadar bahar gelsin, huzur gelsin diye bu yola koyulduk. Bu ülkenin televizyonlarında Kürtçe konuşulmuyordu Anneler cezaevlerinde Kürtçe konuşamıyorlardı. Bunları hep biz çözüme kavuşturduk."

BDP- PKK İLİŞKİSİ
Terör örgütünün 8 elebaşının mal varlıklarına uyuşturucu ticareti nedeniyle ABD tarafından el konulduğunu hatırlatan Erdoğan, terör örgütünün neyle uğraştığının ortaya çıktığını söyledi. Terör örgütünün BDP ile ilintili çalıştığını savunan Erdoğan, BDP'nin bölgeye ne getirdiğini sordu.

Bunların kutsal varlıklarla dalga geçerek bayrağımızı ayaklar altına aldıklarını anımsatan Erdoğan, "Bu bayrak sizi niye rahatsız ediyor? Rahatsız ediyorsa sizin bu ülkede demokratik mücadele için bir şansınız olamaz. Bunlar apaçık gençlerin kanından annelerin gözyaşından besleniyorlar. Bunların kimin ekmeğine yağ sürdüğünü görmenizi oynanan oyunu 12 Haziran'da bozmanızı istiyorum" dedi.

BDP'nin eylemlerinden örnekler verirken, bunların yol kesmeye alışık olduklarını söyleyen Erdoğan, BDP'li Diyarbakır Belediyesi'nden molotof kokteyl atıldığını bunun kameralara yansıdığını ve yakalandıklarını belirtti. Devamlı uyarı yaptıklarına işaret eden Erdoğan, "Millet size yürü diyorsa siz yürüyün. Demiyorsa o zaman da millete saygı duyacaksın. Tayyip Erdoğan'ı tehdit etmekle bir yere varamazsınız. Biz kadere inanmış insanlarız. Lütfen bu tezgahı gelin 12 Haziran'da birlikte bozalım" diye konuştu.

OKULLARDA AKILLI TAHTA VE ELKTRONİK KİTAP OLACAK
CHP'nin mitinglerde söylediği vaadlerin büyük bir bölümünü gerçekleştirdiklerini savunan Başbakan Erdoğan, öğrğencilere akıllı tahta projesi ve elektronik kitap dağıtımıyla ilgili bilgiler verdi.

Erdoğan, "Gençler şu anda üzerinde çalıştığımız proje akıllı tahta. Artık akıllı tahta dönemine gidiyoruz. Aynı zamanda ücretsiz olarak hepinize elektronik kitap dağıtacağız. Koskoca çantalarla gidip gelmeyeceksiniz. Okullarımızı 4 yıl içerisinde bu akıllı tahtalarda donatacağız. 4 yıl içerisinde elektronik kitapları da dağıtacağız. Yani Amerika ve Japonya ne kullanıyorsa benim Muş'taki kardeşim de onu kullanacak" dedi.

BAŞBAKAN ERDOĞAN IĞDIR'DA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Iğdır'a hava muhalefeti nedeniyle yaklaşık 3 saat gecikmeli geldi. Özel uçakla Ağrı'ya buradan da 140 kilometre uzaklıktaki Iğdır'a karayoluyla gelen Başbakan Erdoğan, havanın kararmasına karşın yaklaşık 10 bin kişiye hitap etti.

Zübeyde Hanım Bulvarı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, sevgi ve kardeşlik mesajları verdi. Iğdır'ın yaşadığı acıları ve sorunları bildiğini anlatan Başbakan Erdoğan, Azerbaycan ve Nahçıvan'a kadeş olan Iğdır'ın yıllardır terör belası karşısında kan ve gözyaşını durdurmak için nasıl bir mücadele verdiğini bildiğini söyledi. Iğdır'ın bu yönüyle Türkiye'ye ve dünyaya örnek olduğunu belirterek, bu kardeşliğin bozulmamasını istedi. Başbakan Erdoğan, miletin karşısında yürekli olduklarını, samimi bir iletişim kurma gayreti içinde olduklarını belirterek şöyle konuştu:

İSTİSMAR SİYASETİ YAPMADIK
"Biz istismar siyaseti yapmadık. Kışkırtama, gençleri sokağa dökmek bizim siyasetimizde yer bulamadı. Biz ne Türk, ne Kürt, ne Gürcü, ne Abazayı, ne Çerkezi, ne Azeri'yi, hiçbir kardeşimizi dışlayanlardan olmadık. Bir kısmı Türkiye'nin bir bölgesini bir kısmı sahilerin partisi oldu. Ama Adalet ve Kalkınma Partisi, tüm Türkiye'nin partisi. Muş'tan geliyorum. Muş'ta ayrı, Iğdır'da ayrı, Batman'da ayrı Ankara'da ayrı konuşan siyaseti reddediyorum. Gönüllere hitap ediyoruz. Alpaslan Malazgirt Ovası'nda kardeşlikle zafer elde etti. Fatih İstanbul'u fethederken yine kardeşlikle inşaa etti. Gazi Mustafa Kemal kardeşlik üzerine bu cumhuriyeti inşa etti."

KARDEŞLİĞE OSMANLI TARİHİNDEN ÖRNEK
Başbakan Erdoğan, birlik ve beraberliği antalırken, Osman tarihinden bir örnek verdi. Mihrali Bey'i anlatan Başbakan Erdoğan, birçok kahramanlık destanları olan ve Yemen'de şehit düşen Mihrali Bey'le ilgili, "Kendisini çekemeyenler padişaha Mihrali Bey'i şikayat ediyorlar. Padişah da 'Mihrali Bey benim taktir tettiğim birisi, kimsenin ona eziyet etmesine izin vermeyeceğim' diyor. O Mihrali Bey, Karapapaktır, hem Terekemedir, hem Azeri, Türk, Kürt, Sunni ve Caferiydi. O adeta bu ülkenin her rengini üzerinde taşıyan aynası ve kardeşlik abidesidir. Derler ki, Nuh'un gemisi Ağrı Dağı'ndadır. Oradaki insanlar dünyaya dağılıp kavimleri kurdu. Biz de Adem ve Havva'dan gelmiyor muyuz? Bizim medeniyetimizde komşusunu, arkadaşını, kardeşini ötelemek yok. Biz bu topraklarda bir olacağız, iri olacaz, diri olacağız" dedi.

Başbakan Erdoğan, Iğdır Havaalanı'nı en kısa zamanda uçuşlara açacaklarını söyledi. Erdoğan, Temmuz ayında havaalanını biteceğini terminalinin de Kasım ayı için de tamamlanacağını anlatan Erdoğan, sağlık sektöründe yaptıklarını anlatarak şöyle konuştu:

"BAY KEMAL ZAMANINDA İLAÇ BULAMIYORDUK"
"istediiniz doktora gidiyorsunuz, aile hekiminiz var. İlacınızı istediğiniz eczaneden alıyorsunuz. Bay Kemal SSK genel Müdürüyken, biz ilaç bulamıyorduk. Ben de o dönemin mağduruyum. Bir ilaç vardı, ikisi yoktu. Buralardan bugünlere geldik. İşte bu Adalet ve Kalkınma Partisi farkıdır. Sosyal güvencesi olmalanlara yeşilkart veriyor. Hükümetimiz dömenide Iğdır'a 33 Trilyon yatırım yaptık. Bizden önce başlayan devlet hastanelerini tamamladık.

Başbakan Erdoğan sağlık alanında yaptıkları çalışmalara bir örnek de verdi. "Gümüşhane'de Semih adında bir çocuk vardı. Böbrek hastasıydı. Dializ artık çare olmuyordu. Semih'e uygun organ Zorguldak'ta bulundu. Uçağın biri, Zonguldak'tan kaktı. Diğer uçak da Gümüşhane'den kalktı. İkisi Ankara'da buluştu. Operasyon gerçekleştirildi. Semih sağlığına kavuştu. Sordum Semih'e 'ne olacaksın?' diye, o da 'Doktor olacağım' dedi. Mesele bu, biz dertliyiz. Sizin derdiniz bizi vuruyor" dedi.

BDP'Lİ BELEDİYEYE ÇÖP ELEŞTİRİSİ
BDP'li olan Iğdır Belediyesi'ni de sert sözlerle eleştiren Erdoğan, karayoluyla giriş yaptığı kent merkezindeki çöpleri gördüğünde çok üzüldüğünü anlatarak, "Gelirken şu yolda hali gördüm. Iğdır'da belediyecilik bu mu olacak? Bu sefalat ve rezalet. Bu Iğdır hiç temizlenmez mi? Çöp temizleme yok mu? Belediye yok mu? Ben belediye başkanlığından geliyorum. Ben belediyelerimi uyarıyorum. Duvarların dibinde çamur görmeyeceğim. Bizim medeniyetimizde temizlik imandandır. Partimizin adı ondan dolayı aktır. Herşey ak olacak. Onun için geldik. Yolsuzluklar temizlendi. Yoksulluk ve yasaklar da öyle" diye konuştu.

MHP'YE MİLLİYETÇİLİK ELEŞTİRİSİ
Erdoğan Iğdır'da MHP'yi de eleştirdi. Erdoğan, "Bunlar milliyetçiyiz diyorlar. Milliyetçilik demek 'Vatanı, milleti sevmektir, bunlar kasa boşalttılar. Şimdi Merkez Bankası'nın kasasında 93 milyar dolar var. 3 yıldır IMF ile anlaşma yapmıyoruz. Kendi göbeğimizi kendimiz kesiyor, yola devam ediyoruz" dedi.

KARABAĞ BİZİM MESELEMİZ
Sınırda Ermenistan'a da seslenen Başbakan Erdoğan, "Karabağ bizim meselemiz. Ermenistan'a söyledik. Bu sorun çözülmeden, Karabağ meselesi çözülmeden Ermenistan'la ilişkilerimizin yola girmesi mümkün değil. Kurulduğu günden beri, Karabağ ve Azerbaycan'ın arkasındayız. Her zaman da duracağız. Avrupa Konseyi Parlementerler Meclisiinde de bunu söyledim. Onlar Türkiye'ye Fransızlar. Ancak Türkiye içinde ülkemize Fransız olanlar var. Onlar da inşallah bu yanlışlarını anlarlar" dedi.

39 TESİSİN AÇILIŞINI YAPTI
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından partililere karanfil attı. Başbakan Erdoğan, miting alanından Haydar Aliyev Fen Lisesi'ne giderek Iğdır'da tamamlanan sağlık, sulama, tarım, ulaşım, eğitimden oluşan 39 tesisin toplu açılışını yaptı. Başbakan Erdoğan, burada Vali Amir Çiçek'e "Yolları belediye yapmıyorsa, siz yapın" dedi. Başbakan Erdoğan, buradan karayoluyla Ağrı'ya gitti