CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Ak Parti'nin 'abartılmış, şişirilmiş, hormonlu' olarak nitelendirdiği siyasi temsiliyetini kaybetmeye başladığını belirterek, "Belli bir ölçüde bunu kaybettiğiniz zaman başka süreçler de başlıyor. Öyle olabilir ki yüzde 45'le tek parti iktidarını sağlayamaz olabilirsiniz. Bu balon eskisi gibi şişmiyor" dedi.
Memleketi Antalya'da partisinin 2'nci sıra adayı olarak seçim çalışmalarını sürdüren Baykal, güne kent merkezinde esnaf ziyaretiyle başladı. Konyaaltı Caddesi'ndeki evinden komşu esnafı ziyaret ederek başladığı çalışmasında Baykal, Kaleiçi'nde bir çay bahçesinde verdiği molada, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
PANAYIR ALANLARINDAKİ AYNALAR
Haziran seçimlerinin Türkiye'de bir dönüm noktası olacağını dile getiren Baykal, son 13 yılda yüzde 10'luk seçim barajının gerçek gücünün ötesinde şişirilmiş, hormonlanmış bir iktidar tablosu oluşturmaya hizmet etmesi olduğunu savundu. Geçmiş dönemlerde seçim barajına rağmen farklı siyasi anlayışların mecliste temsil şansı bulurken merkez siyasette yaşanan çöküşün ardından bu şansın kaybolduğunu kaydeden Baykal, şunları söyledi:
"Abartılı temsiliyet ortaya çıktı. Hak edilmemiş temsiliyet. Panayır aynalarındaki görüntü gibi devasa görüntüler ortaya çıktı. Bu görüntünün arkasındaki gerçek ne? Baktığın zaman görüyorsun. Bir büyük güç projeksiyonu yapıldı, seçim kanunu aracılığıyla. O projeksiyon gerçekmiş gibi kabul edildi, ona göre uygulamalar yapıldı, kararlar alındı. Medya, ekonomi, siyaset ona göre etkilendi. Bu dönemin sonuna gelmekte olduğumuza dair izlenimler var."
'AKP KAYBEDİYOR'
Bu dönemin sonunda ancak gerçek Türkiye siyasetinin dengelerinin ortaya çıkmaya başlayacağını belirten Baykal, "'Demokrasi, demokrasi' diyoruz, siyasi görüşlere eşit temsil imkanı tanımaktan söz ediyorsunuz ama belli görüşler hak ettiklerinin çok ötesinde temsiliyet elde ediyor, bazı görüşler de hak ettiği temsiliyeti elde edemiyor" dedi. Siyasetin de buna göre işlediğini, doğruymuş gibi davranıldığını savunan Baykal, "Bunun sonuna geliyoruz. AKP abartılmış, şişirilmiş, hormonlu siyasi temsiliyetini kaybetmeye başladı. Belli bir ölçüde bunu kaybettiğiniz zaman başka süreçler de başlıyor ve o abartılı temsiliyet şansını belki de kaybedebilirsiniz. Olabilir mi olabilir" diye konuştu.
TEK PARTİ İKTİDARI OLMAYABİLİR
Türkiye siyasetinin köklü ve büyük değişimlere gebe olduğunu aktaran Baykal, böyle bir sürecin arifesinde olunduğuna ilişkin izlenimin kamuoyunda algılanmaya başladığını söyledi. Haziran seçimleri için kritik noktanın oy oranlarının temsiliyette etkisi olduğunu belirten Baykal, "Öyle olabilir ki, yüzde 45'le tek parti iktidarını sağlayamaz olabilirsiniz. Bu balon eskisi gibi şişmiyor" dedi.
MİLLETİN DAYATMASI VE ZORU
Türkiye'de artık yeni bir siyasetin şekillendiğini belirten Baykal, "Efendim 'Şu kadar eksik oldu, yüzde 10'un bu kadar altındaydı, üstündeydi' diye temsiliyetini alma milletin. Buna ihtiyaç var. Dünyanın hiçbir yerinde yok, bizde var. Bu düzelecek şimdi. Neyle düzelecek? Ülkeyi yönetenler hakşinaslığıyla, kadir bilirliğiyle, millet sevgisiyle, demokrasi aşkıyla değil, milletin dayatmasıyla, zorlamasıyla sağlanacak. Türkiye'de rejim bu seçimle yeniden şekillenebilir" dedi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SEÇMENLERDEN BİRİ
Baykal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın parti ayrımı olmaksızın 400 milletvekili talep etmesine yönelik sözlerinin hatırlatılması üzerine Erdoğan'ın ayrıştırıcı işlev görür hale geldiğini söyledi. Baykal, "'Ben bunu istiyorum.' Vatandaş olarak herkes bir şey ister. Sen seçmenlerden birisin nihayetinde. Oyunu verirken tercihini ifade edersin o kadar. Cumhurbaşkanlığı makamı sıcak siyaset isteklerinin dillendirileceği, talep edileceği, siyasi ayrışmanın, çatışmanın körükleneceği merci, makam değildir" diye konuştu.
'TÜRKİYE'NİN KAYNAK SORUNU VAR'
Partisinin seçim bildirgesine yönelik 'kaynak' eleştirini de değerlendiren Baykal, Türkiye'de bir kaynak sorunu olduğunu söyledi. Buna neden olarak tasarrufların yetersizliği, dış kaynak girişinde borçlanmayı işaret eden Baykal, "Türkiye'de yeterince olmayan kaynakların harcanma yapısı bakımından da sorunlar vardır. Kaynakların harcanma, kullanım düzeni de yanlıştır" dedi.
Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve 70 polisin tahliye kararı etrafında yaşanan tartışmaların sorulduğu Baykal, Türkiye'nin artık yargıya ilişkin tek tek tartışmaları değerlendirmekten yorulduğunu belirtti. Baykal, "Yapılması gereken iş bir an önce yargı ortamını güven verici bir noktaya getirmek" dedi. Baykal, şunları söyledi:
"Türkiye, Genelkurmay Başkanı'nın terör örgütü yöneticisi olarak suçlandığı, müebbette mahkum olduğu, sonra da tahliye edildiği bir sürecin içinden geliyor. 'Bunu düzeltmeye çalışıyoruz' iddialarının da kabul edilir tarafı yoktur. Maalesef hukuk vahim bir sorun olmaya devam ediyor."
RAKİPLERİN SEÇİM OFİSLERİNİ ZİYARET ETTİ
Deniz Baykal, Konyaaltı Caddesi'nde evinden başlayan seçim gezisinde ilk olarak evinin hemen altında Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turnuvası'nın Antalya bitiş etabı için yapılan çalışmaları inceledi. Baykal, burada yetkililer tarafından adına hazırlanan VIP kartı boynuna astı. Kısa bir sohbetin ardından geziye başlayan Baykal, cadde boyunca her esnafın elini sıktı, güzergahında Antalya Bağımsız Milletvekili Adayı Hasan Subaşı ve Ak Parti Antalya Milletvekili adayı, eski Ulaştırma Denizcilik Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan'ın seçim ofislerini ziyaret etti.
Baykal, Subaşı'nın ofisinde kendisine ikram edilen keçi sütünden yapılan dondurmanın tadına bakarken Demre'de seçim çalışmalarını sürdüren Hasan Subaşı'ya telefonla ulaşarak 'Başarılar' diledi. Baykal, Elvan'ın seçim ofisinde ise kendisini karşılayan Ak Partililerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Dükkanlarının önünde tavla oynayan esnafın da konuğu olan Baykal, oyuna ilişkin "Beyazlar kazanır" değerlendirmesine "Beyazlar kazanmasına kazanır da CHP ne yapar?" şeklinde aldığı karşılık, gülüşmelere neden oldu. Baykal "Asıl soru da o işte" dedi.