CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:
Hava kurşun gibi ağır. Bugün geldiğimiz nokta derinden kaygılandıran bir nokta. Emin olun hepimiz ülkenin geleceğiniden kaygı duyuyoruz. Nereye gidiyor bu ülke? Bu soruyu sormak zorundayız. Bir haftada yaşananlara bakın. İstanbul, Kayseri ve Ankara'da. Ne oluyoruz? Türkiye yönetilmiyor. Ne olduğu belli değil. Bu ülkenin istihbaratı, devleti yok mu? Kimler TC'yi bu hale getirdi? Bunu söyleyince saldırıyorlar. Bunun söyleyemeyeceğim de neyi söyleyeceğim. Bu ülkenin bekaasından herkes sorumludur. Terörün amacı korku yaratmaktır. Gerekçesi ne olursa olsun kimden gelirse gelsin vatandaşlar terör karşısında tavır takınmak zorundalar. Ne istiyorsa bvermeye hazırız dedik, açık çek verdik size. Bizden istediniz vermediysek CHP'yi suçlayın. Bu memlekette huzur, barış, analar ağlamasın istiyoruz.
İSTİHBARATI ÇÖKEN ÜLKE MÜCADELE EDEMEZ
Terörle mücadele ciddi iştir. İstahbaratı çöken ülkede terörle mücadewle yapılamaz. Terör sadece yurt içinde olan bir olay değil. Terör örgütleri hangi kaynaktan besleniyorlar. Terörle mücadele akıli, birkim, deneyim ve liyakat işidir. Liyakatı çökertirseniz terörle mücadele edemezsiniz. Türkiye'de geldiğimiz nokta budur.
Dış politikada önemli. Komşunuzda yangına benzinle giderseniz evinize de sıçrar. Terörle mücadele edecekseniz meşru organı terör örügtüyle masaya oturtmayacaksanız. Oslo'da oturdunuz, İmralı'da masalar kurdunuz. Bu yolla terör önlenmez dedik. Faturayı kim ödüyor? Ankara'da iktidar olan betylerin çocukları mı ödüyor? Hiç biri askere bile gitmiyor. Anadolu'nun evlatları ödüyor. Vicdanım sızlıyor. Böyle bir devlet yönetimi olamaz. 14 yılda terör bataklığına saplandık. Yüzlercde insanımız hayatını kaybetti. Siyasi sorumlusu kim bunların? Ben önleyemedim görevi bırakıyorum dedi mi? Niye demiyor? Bu işin sorumlusu kim? Bakkal mı manav mı? Ama hiç kimse sorumluluk almıyor. Havuz medyası CHP'yi suçluyor. Sanki 14 yıldır biz yönetiyoruz. allah akıl fikir versin.
NİYE CANLI YAKALANMADI?
Terörle mücadele etmek istiyorsanız radikal cihatçı gruplara kucak açmayacaksınız, silah göndermeyeceksiniz, arkasında durmayacaksınız. Dün Rus büyükelçi hayatını kaybetti. Yakışmıyor Türkiye'ye. Öldüren kişinin polis olması ayrıca üzerinde durmamız gereken notador. Öldürülmesi de ayrıca üzerinde durmamız gereken bir noktadır. Niye canlı yakalanmıyor? Rusya'ya başsağlığı diliyoruz.
AZMETTİRENLER BULUNMALI
Sorun onu öldürenden çok azmettirenleri bulmamız gerekiyor. Kim söyledi, silahı kim verdi? Şiddetle kınıyoruz. Hükümet yetkililerine sesleniyoruz: Faiileri bulun yargı önüne çıkarın.
HÜSNÜ MAHALLİ
Geçen hafta Necip Hablemitoğlu'nun ölüm yıldönümüydü! Tıpkı Uğur Mumcu gibi Ahmet Taner Kışlalı gibi faili meçhulle aramızdan ayrıldılar. Biz bütün bunları konuşurken bir gazeteci daha hapse atıldı! Hüsnü Mahalli! Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkilerin düzelmesini çok isteyen bir gazeteci! Çağırıyorsunuz, günlerce bekletiyorsunuz sonra tutukluyorsunuz! Yargıcı namusu adaletli davranmaktan geçer! Siyasi iktidarın sopası yerine gelenlere hakim denmez, onlar yargıç değillerdir!
ONLARIN TEK DERDİ VAR
Bu Ankara'daki beylerin niyetleri farklı! Onların tek derdi var biz nasıl birisini başkan yapacağız! 2016 yılında 3 darbe oldu! 4 Mayıs 2016 darbesi! Yüzde 49.5 oy alan Davutoğlu istifadilekçesini verdi kapının önüne konuldu! Başarısız diye anlarım, birileri rahatsız diye onu da anlarım! Saray'a çağrılıyor, istifa edeceksin deniyor. Ediyor!
Sonra 15 Temmuz darbe girişimi herkes karşı çıktı diye başarıya ulaşamadı! Ama birisi çıktı bu girişim Allahın bir lütfu denildi.
OHAL ilanıyla bir üçüncü darbe girişimi başladı! 10 binlerce memurun işine son verildi! Gazetecileri hapse aldılar! Yüz yıllık kurumları kapattılar! Askeri okulları askeri hastaneleri kapattılar! Herkes tarihiyle övünür biz biz tarihimizi kapattık! Mete Han'dan bu yana gelen emir komuta zincirini ortadan kaldırdılar! Her darbecinin bir amacı vardır!
20 TEMMUZ DARBECİLERİ GÜVENCE ALTINA ALINIYOR
Başkanlık darbe girişimiyle 20 Temmuz darbecileri güvence altına alınıyor. Biz partili cumhurbaşkanlığı sistemi getiriyoruz diyorlar Yapılan bal gibi rejim değişikliğidir!. Parlamenter sistemi kaldırıp dikta rejimini getirmek istiyorlar. Diktatör ne diyorsa o olacak diyorlar. Anayasa değişikliğine bakıyorum. Önce şu soruyu herkes sorsun: 14 yıldır tek başına hükümetler, 14 yılda parlamentodan isteyip de geçiremedikleri hangi kanun vardı? Yapamadık dedikleri ne var? Parlamentoda tek başına iktidarsanız neden demokratik parlamenter rejimden vazgeçiyorsunuz?
SEN PARTİ BAŞKANI OLURSAN DİKTATÖR OLURSUN!
7 Ağustos'ta Yenikapı'da parlamenter sisteme vurgu yaptım. Orada dedim ki ne darbe ne dikta yaşasın tam demokrasi! Aynı şeyi tekrar söylüyorum! Dikta rejimi ile ne getirmek istiyorlar! Bir kişi yetkili olacak diyorlar. Aynı zamanda partinin genel başkanı olacak. Seçimlerde milletvekillerini ben seçeceğim diyor. Başka birisi seçmesin diyor. Seçim propogandalarına ben katılacağım diyecek! Devletin tüm imkanlarını kullanacak. Seçimden sonra gelip namusum ve şerefim üzerine yemin edeceğim diyecek! Tarafsız olmadığı belli! Milletvekilleri yemin eder ama tarafsızım demiyor! Cumhurbaşkanlığı makamı devletin sigortasıdır! Şimdi ben Cumhur'un değil partinin başkanı olacağım diyor! Sen parti başkanı olursan diktatör olursun başka bir şey olamazsın!
BİZE SATAMADILAR AMA BAHÇELİ'YE SATTILAR!
Seçim kampanyalarına katılılıyor Anayasa Mahkemesi'nin 15 üyenin 12'sini ben atacağım diyor sonra da ben gidip orada yargılanacağım diyor! HSYK'Yı da o kontrol ediyor. 6'sını kendisi diğerlerini de kendi partisi Meclis'ten seçecek. Bunu bize satamadılar ama Bahçeli'ye sattılar!
ATATÜRK'E BİLE VERİLMEMİŞTİR
Meclis'i fesh etme yetkisi Mustafa Kemal Atatürk'e verilmemiştir. Oylama yapılıyor 127 oyla kurucu Meclis'inin kararıyla bu tavır sergileniyor. Bir kişiye ben Meclis'i fesh etme yetkisi vermem diyor. Burada milletin iradesi var diyor! Şimdi, tarihi unuttuk! Nasıl kurulduğunu da unuttuk bir diktatöre Meclis'i fesih etme yetkisi veriyoruz! Vermeyeceğiz, vermeyeceğiz arkadaşlar!
İZİN VERMEYECEĞİZ ARKADAŞLAR...
Bu yetmiyor, kararname çıkarma yetkisi veriyorlar! Nedir bu; kanun yetkisi! Devleti yeniden yapılandırabilir! Bir sabah kalkar Maliye Bakanlığı'nı kapattım Finans Bakanlığı kuruyorum diyebilir. İhale yapacaksa kendisi kararname ile belirleyebilir. Kim müsteşar olacak o belirleyecek! Hakim, kaymakam, devleti bir kişi belirleyecek! İzin vermeyeceğiz arkadaşlar! Bir bakan yolsuzluk yaptı, Meclis'te gensoru önergesiyle düşürülebiliyor. Şimdi onun anayasal alt yapısını hazırlıyorlar! Yeni hükümet kurulduktan sonra güvenoyuna gerek yok diyorlar! Bir şey üretemeyen bir Meclis diyor Ben yapıyorum her şeyi diyor!
BAHÇELİ'NİN KULAĞINA KÜPE OLSUN!
Birden fazla ili kapsayan böglesel yönetimler kurulabilecek! Bu sözlerim Bahçeli'nin kulağına küpe olsun!
Başkomutanlık yetkisini Türkiye Büyük Millet Meclisi aracılığıyla alınır deniliyordu, Meclis'i kaldırmak istiyorlar!
TÜRKİYE EL KALDIRIP REJİM DEĞİŞTİRİLECEK ÜLKE DEĞİLDİR
Öyle bir devlet yönetimi var ki; FETÖ kandırıyor, PKK kandırıyor, herkes kandırıyor! Kimse zannetmesin ki bu sorun sadece CHP'nin sorunudur! Türkiye Cumhuriyeti el kaldırılıp indirilerek rejim değişikliği yapılacak bir ülke değildir! Herkes aklını başına alsın. Bu kadar açık ve net söylüyorum!
Çıkmış düzenleme ile Meclis daha güçlü hale geliyor diyor! Ya hiç okumadınsa bari Burhan Kuzu'nun kitabını oku ya! Televizyon kanallarına telefon ediliyor bu adamlar çıksın ekrana diye!
Bu Anayasa değişikliği geçerse ne olur:
Bu anayasa ile herkese dokunan ama ona dokunulmayan bir diktatör çıkar!
Türkiye otoriter bir ülkeye döner!
Hiç bir vatandaşın can ve mal güvenliği kalmaz.
Her türlü kurum kuruluş tek bir gücün elinde toplanır.
Delvet yönetiminde zorbalık hakim olur!
Bir hükümet hem yasama, hem yürütme hem yargı görevini yapmış olur.
Meclis'i mezara demokrasiyi tarihe gömmüş olacağız!"
Bir yerde CHP varsa orada milli kurtuluşçular vardır! Mücadelemiz devam edecektir!