Arınç, “Cumhurbaşkanımızı seviyoruz onun gücünü biliyoruz ama unutmayın bu ülkede bir hükümet var. Bu hükümet seçime girecek, Bu gücümüzün herkes tarafından bilinmesi lazım” dedi.
Arınç şöyle devam etti:
“Biz her zaman görüşüyoruz. Gazetelerin, basınımızın, ‘bir ayrılık mı var, farklılık mı var?’ diye sormasını garip karşılamam. Olan bitenler herkesin gözü önünde oluyor ama ben bir hükümet üyesiyim. Benim bir başbakanım var ve bu hükümet 7 aydan beri ülkeyi yönetiyor. İnşallah 2 ay sonra seçimlere gideceğiz ve 7 Haziran’dan sonra da yine Sayın Davutoğlu liderliğindeki hükümetimiz görevine devam edecek. Dolayısıyla ben bir bakan olarak hepimizin başbakanı Sayın Davutoğlu’nu yıpratacak, kamuoyunda yıpranmasına yol açabilecek her türlü tehlikeye karşı savunurum. Çünkü hükümetimiz, partimiz seçime giriyor. Seçime girerken güçlü bir görüntü, güçlü bir hükümet, güçlü bir karar mekanizmasının olmasını halkımız arzu eder ve bilir. Esasen buna gölge düşürmeye de kimsenin hakkı yoktur. Muhalefetin ekmeğine yağ sürecek hiçbir davranışta hiçbirimiz bulunmamalıyız. Ben bunları söyledim genelde herkes tarafından da çok olumlu karşılandı. Bizim Sayın Cumhurbaşkanına sevgimizde, saygımızda hiçbir eksilme olmaz. Yıllardır siyaset arkadaşıyız, 12 yıl başbakanlığımızı yaptı. Çok başarılı bir seçimle de halkımızın seçtiği cumhurbaşkanı oldu.
UNUTMAYIN ÜLKEDE HÜKÜMET VAR
Elbette onun seçimleri, onun gösterdiği yol, verdiği işaret bizim için çok önemlidir. Ama, hükümetimizin de sorumluluğu vardır. Hükümetimizin hem Meclis içerisinde denetime karşı, hem de halka karşı bir sorumluluğu vardır. Ülkeyi yöneten hükümetse, hükümetin alacağı kararlarda, hükümetin yaptığı icraatlarda elbette çok güçlü olması ve bu gücünün de halk tarafından bilinmesi gerekir. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın ikazlarına, irşatlarına, önerilerine, tekliflerine, yeri geldiği zaman da eleştirilerine şüphesiz ihtiyacımız var.
Ancak eleştirileri mekanizmasının gazetecilere karşı, ekran önünde, itham edercesine veya hükümeti güçsüz göstermek şeklinde bir kısım insanlar tarafından anlaşılabilecek şekilde yanlış anlaşılmalara yol açmaması lazım. Dolayısıyla dünkü konuşmalarımın iyi niyetli bir çaba olarak görülmesini ben şahsen istiyorum. Bazıları farklı anlamış olabilir. Dün hükümetimizle Sayın Cumhurbaşkanımızın ilişkilerinin en iyi şekilde süreceği konusunda bir örnek oldu. Herkes çok mutlu olsun, cumhurbaşkanımızı seviyoruz, onun gücünü biliyoruz, onun yapacağı hizmetlerin de farkındayız ama unutmayın bu ülkede bir hükümet var. Ve bu hükümet seçime gidecek, bu hükümet inşallah 7 Haziran’dan sonra da daha güçlü olarak yoluna devam edecek. Bu gücümüzün de herkes tarafından bilinmesi lazım.”