BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Konya mitinginde CHP'nin Hakkari'de yaptığı mitingde BDP ile 5 maddelik gizli sözleşme yaptığını iddia etti. Erdoğan, 'Sayın Kılıçdaroğlu, hadi çık açıkla. Neden açıklamıyorsun. Niye açıklamıyorsun. CHP'nin Hakkari'de aldığı oy 157, karşısında 2 bin kişi falan var. Nereden geldi, bu insanlar. BDP ile anlaştılar, her birinin eline CHP bayrağı verdiler. Yoksa BDP'li hayatta CHP bayrağı almaz. Ama bir tanesinin elinde Türk bayrağı yok. Çünkü Türk bayrağı veremez. Sayın Kılıçdaroğlu, hala bunun hesabını veremedi' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Konya Havaalanı'na gelmeden önce partiye ait makam otomobili, seçim otobüsü ile eşi Emine Erdoğan'a tahsis edilen otomobilde, özel eğitimli köpekle arama yapıldı. Havaalanında da geniş güvenlik önlemi alındı. Özel uçakla eşi Emine Erdoğan ve AK Parti Grup Başkan Vekili Salih Kapusuz ile birlikte Konya'ya gelen Başbakan Erdoğan'ı, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Ak Partili Tahir Akyürek ile Ak Parti Konya Milletvekili adayları karşıladı.
BAŞBAKAN'IN KONVOYUNA HIZLI TREN EŞLİK ETTİ
Başbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ve bakanlarla birlikte seçim otobüsüyle miting alanına geldi. Bu sırada helikopter ile havadanda güvenlik sağlandı. Havaalanı yakınından geçen Ankara- Konya Hızlı Tren Hattı'nda bekletilen 2 Hızlı Tren de karayoluna parelel olduğu için Başbakan'ın konvoyuyla birlikte kent merkezine kadar eşlik etti.
Hükümet meydanındaki miting alanında ise geniş güvenlik önleme alındı. Girişte üst araması yapıldıktan sonra katılımcıların alana giriş yapmaları sağlandı. Miting öncesi havanın sıcak olması nedeniyle 4 kişi baygınlık geçirdi. Sağlık görevlileri müdahale etti.
'SEÇİM YASAKLARI NEDENİYLE HIZLI TRENLE GELEMEDİM'
Yaklaşık 25 bin kişiye seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, halkın Regaip Kandilini kutladı. Başbakan Erdoğan, Konya'ya Hızlı Tren ile gelmeyi düşündüğünü fakat seçim yasakları nedeniyle gelemediğini söyledi. Hızlı trenin yakın zamanda seferlere başlayacağını ifade eden Erdoğan, 'Hızlı Tren Seferlerinin açılışını da birlikte yapacağız' dedi.
'KÜRESEL OLARAK BARIŞA HİZMET EDİYORUZ'
Erdoğan, 'Biz Afganista'na sırtımızı dönersek milletin yüzüne bakamayız. Eğer biz Irak'a sırtımızı dönersek, Konya'nın yüzüne bakamayız. Eğer biz Filistin'e, Gazze'ye, Kudüs'e sırtımızı dönersek inanın Hazreti Mevlana'nın huzuran varamayız. Eğer biz Azerbaycan'ı yalnız bırakırsak, bu millete hesabını veremeyiz. İşte biz o yüzden bölgesel meselelerde, aktif olarak savunuculuk yapıyoruz. İşte o yüzden küresel barışa hizmet ediyoruz. Medeniyetler ittifakıyla, Mevlana'nın, Yunus'un mesajlarını, Brezilya'dan Japonya'ya kadar biz ulaştırıyoruz. Diline, inancına, derisinin rengine bakmadan, mağdurların,
mazlumların imdadına biz koşuyoruz. Çünkü bize yakışan budur. Selçuklu'nun torunlarına yakışan budur. Osmanlı'nın evladına yakışan budur. Cumhuriyetin çocuklarına yakışan budur. Alparslan'ın, Kılıçarslan'ın, Fatih'in torunlarına, Mevlana'nın talebelerine yakışan işte budur" diye konuştu.
'EGEMEN GÜÇLERE ŞİRİN GÖZÜKME SEVDASI İÇİNDE DEĞİLİZ'
'Birilerinin yaptığı gibi, egemen güçlere şirin gözükme sevdası içinde değiliz' diyen Erdoğan, "Filistin'e zulmedenlere biz selam göndermeyiz. Akdeniz'de korsanlık
yapanlara biz müsamaha göstermeyiz. Dokuz kardeşimizi Mavi Marmara'da katledenlere biz göz kırpmayız. Biz, diklenmeyiz, ama diklenmeden, adam gibi dik dururuz" dedi.
'CHP'NİN SANAL GENEL BAŞKANI'
Başbakan Erdoğan şunları söyledi: 'Ne diyor, CHP'nin sanal genel başkanı. Ne diyor. Biz olsaydık. Mavi Marmara'nın yola çıkmasına izin vermezdik. Ne diyor CHP'nin proje genel başkanı, 'Biz olsaydık İsraille ilişkilerin bozulmasına izin vermezdik.' Biz sizin dönemlerinizi biliriz. Biz CHP dönemindeki dış politikayı biliriz. Biz CHP'de monşerlerin çizdiği dış politikayı çok iyi biliriz. İnönü CHP'sinin hem Hitlerin doğum gününü kutlamaı için heyet gönderdiğini, hem de İsrail'i tanıyan ilk hükemetten biri olduğunu çok iyi biliriz. Belli ki CHP genel başkanın İsrail'e verdiği selam karşılığnı bulmuş. Uluslararası bir dergi The Ekonomist bir yorum yayınlıyor. Yorumda doğrudan doğruya oyunuzu CHP'ye verin diyor. Bu nasıl pervasızlıktır. Nasıl densizliktir. Bu dergi çıkıp AK partiye oy verin deseydi biz buna da karşı çıkardık.'
'CHP'YE FRANSIZLAR'
Uluslararası bir yayın organının bu kadar açık bir şekilde çıkıp çağrı yapmasının CHP'nin nasıl bir proje olduğunu ortaya koyduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, 'Neymiş, CHP demokrasinin teminatıymış. Bizde ne otoriter ne totaliter anlayış olmayacak. Anlaşılan bunlar sadece Türkiye'ye değil, CHP'ye Fransızlar. CHP'yi tanısalar demokrasiyle CHP'nin tarih boyunca yan yana gelmediğini görürler. Eyy The Ekonomsit, sen bilir misin CHP'nin il başkanları illerde valilik yapmışlar. Sen bilir misin milli egemenliğin ancak CHP eliyle yürütülebileceğini. Ey The Ekonomist sen bu ülkeye çok Fransızsın. CHP'ye çok Fransızsın' dedi.
'CHP'NİN YENİ GENEL BAŞKANI KÜRESEL ÇETELERİN PROJESİYMİŞ'
CHP'yi eleştiren, dış politikasının olmadığını iddia eden Erdoğan, 'Hesap başka, Meğer CHP'nin yeni gelen başkanı sadece ulusalcı bir proje değil, uluslararası bir projeymiş. Biz CHP'nin yeni genel başkanının sadece Türkiye'deki çetelerin projesi olarak bilirdik. Meğer küresel çetelerinde projesiymiş. Tüm Türkiye'ye sesleniyorum. CHP'ye gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum. CHP genel başkanın kimlerle iş tuttuğunu, arkasında kimlerin olduğunu işte görün. Allah aşkına, Konya'dan soruyorum, bu yeni CHP'nin dış politikasını bilen var mı? Tel Aviv'e selam göndermekten başka, dış politikaları hakkında tek cümle duydunuz mu?' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir gazeteciye verdiği röportajda 'Dayan Yorga biz geliyoruz' dediğini ardından Yunanistan'ın en büyük gazetesinde çıkan haberlere değinen Erdoğan, 'Yunanistan'ın en büyük gazetesi de bununla dalga geçti. 'Dayan Yorgo Kılıçdaroğlu geliyor' diye. Konya'da tam buna denk gelen bir söz var. 'Ağzına bakman, kılığına bakman, Hasan Dağı'na oduna giden' dedi.
Bu makama, medaya ile sermaya ile gelmediğini belirten Erdoğan, manşetlerle çarpışa çarpışa bu makama gelip büyüdüklerini söyledi.
MALUM MEDYA
Kendisine 'Muhtar bile olamaz' diye hitap eden medyanın yazarlanın BDP'ye karşı olan tavrını eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:
' O malum medyada bazı yazarlar, BDP'ye karşı sert bir dil kullanmakla eleştiriyorlar. Diyarbakır'da yaptığımız konuşmanın BDP'ye karşı sert olduğunu söylüyorlar. Bu yazarlara Kastamonu'da şehit olan Recep Şahin polisimi görmüyorlar. Silopi'de şehit olan polislerimiz Gökmen Şimşek ve Muharrem Ünlü'yü görmüyorlar. 150'den fazla seçim büromuza molotof atıldığını, milletvekillerimizin nasıl saldırıya uğradığını görmüyorlar. Hakkari'de sabah namazından çıkıp evine gelen benim kürt kökenli kardeşim imam efendiyi görmüyorlar. Cizre'de imam okulu yurduğuna molotof kokteyi atmak suretiyle 13-14 yaşındaki çocukların yüzlerini yakanları görmüyorlar. Hakkari'de zorla kepenk kapattırılmasını görmüyorlar. Bu medya Hopa'da atılan taşlar neticesinde bulunduğum otobüste taş başına denk gelince düşen ve şu anda beyin ameliyatından sonra şuuru kapalı olarak hastane yoğun bakımda olan benim koruma polisim Servet yavrumu görmüyorlar. Bu sabah bakıyorum bir televizyon kanalında. Ankara polis panzerine tırmanan kadın mıdır, kız mıdır bilmem ve orada panzer yetmiyor, kalkanla yerinde duran polisimize elindeki sopayla vuruyor. Kalkıyor polis onlara birşey yapamaz. Gelecek polisin kalkanına, panzerine saldıracak. Ne işi var, onların. Bunların görevi ne. Neymiş Hopa'nın hesabını sormaya geliyorlar. Bu ülkenin meydanları boş değil. Ama bakıyorsunuz ana muhalefet partisi polisi savunmuyor. Polise saldıranları, Başbakan'a saldıranları savunuyor.'
'PKK İLE MUABBETİNİZ NEREDEN ?'
Erdoğan, bir kadın gazetecinin, son yıllarda kendini kaybetmiş şekilde AK Parti'ye kin kustuğunu ve PKK'nin yayın organlarına açıklama yaptığını belirtti. Erdoğan, 'O bayan gazeteci duble yolları yorumluyor. 1935 yılında Dersim katliamında buraya yapılacak olan harekat için yol inşa edilmiş. AK Partinin duble yollarını böyle yorumluyor. Söylemek istediği şu güya biz duble yolları, bölünmüş yolları Dersim'de olduğu gibi kolay hareket olsun diye yapıyoruz. Bu mertlik değil, namertliktir. Böyle bir vicdansızlık, densizlik olur mu? Yol medeniyettir. Yolu olmayan bir ülke medeniyetten konuşabilir mi? Ben bu milleti mi, insanı mı, afedersinizin hendeklerden sıçraya sıçraya mı göndereceğim. Yav siz kime şirin görünmeye çalışıyorsunuz. PKK ile BDP ile bu muhabbetiniz nereden kaynaklanıyor. '
İMAM HATİP DÜŞMANI
Erdoğan, Cizre'de yüzleri yakılan kürt çoçukları için CHP ve MHP yöneticilerinden ses çıkmadığnı çünkü danışıklı gittiklerini ifade etti. Erdoğan, 'Bu malum medyaya rağmen bir kez daha iktidara geleceğiz. İmam hatip düşmanı, başörtüsü düşmanı, CHP'ye rağmen, MHP'ye rağmen yeniden iktidara geleceğiz.'dedi.
CHP HAKKARİ MİTİNGİ
Erdoğan, CHP'nin Hakkari'de yaptığı mitingi BDP ile 5 maddelik gizli sözleme yaparak yaptığını iddia ederek, 'Sayın Kılıçdaroğlu, hadi çık açıkla. Neden açıklamıyorsun. Niye açıklamıyorsun. CHP'nin Hakkari'de aldığı oy 157, karşısında 2 bin kişi falan var. Nereden geldi, bu insanlar. BDP ile anlaştılar her birinin eline CHP bayrağı verdiler. Yoksa BDP'li hayatta CHP bayrağı almaz. Ama bir tanesinin elinde Türk bayrağı yok. Çünkü Türk bayrağı veremez. Sayın Kılıçdaroğlu, hala bunun hesabını veremedi' dedi.
'KAFATASI MİLLİYETÇİSİ DEĞİLİZ'
Hakkari'deki mitinginde tek millet dediğini hatırlatan Erdoğan,'780 bin kilometrede ameliyat yaptırmayız. Tek millet, tek devlet. Devlet içinde devlet asla. Tek yürek, tek millet. O yüzden bize milliyetçilik yapıyor diyenler varsa. Biz bu anlamda milliyetçiyiz. Ama MHP'nin ki gibi kafatası milliyetçisi değil. Bizim milliyetçiliğimiz ırkçı milliyetçilik değil. Biz toplumun ülkenin kavimlere bölünmesini kabul etmiyoruz' dedi.
Erdoğan ateş püskürdü!
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Konya mitinginde CHP'nin Hakkari'de yaptığı mitingde BDP ile 5 maddelik gizli sözleşme yaptığını iddia etti. Erdoğan, 'Sayın Kılıçdaroğlu, hadi çık açıkla. Neden açıklamıyorsun. Niye açıklamıyorsun. CHP'nin Hakkari'de aldığı
Başbakan Erdoğan'dan gazeteci Nuray Mert'e sert sözler