CHP’nin Örgütlenme ve Örgüt Yönetimleri’nden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, belde, ilçe ve il başkanlıklarına 23 maddelik bir genelge gönderdi. Tekin, genelgesinde “12 Haziran seçimlerinin işaret fişeği atılmıştır. Bu fişek tüm Türkiye’yi AKP karanlığından kurtarıp aydınlığa kavuşturma fişeği olacaktır,” dedi.
Gürsel Tekin, genelgede şunlara yer verdi:
“Çok Değerli ve Sevgili Yol Arkadaşlarım,
1. Örgüt birimlerimize gönderdiğimiz 10 Şubat 2011 tarihli genelgede seçim hazırlığı için ilk yapılması gereken çalışmaları sıralamıştık. Bu çalışmaların hiç geciktirilmeden çok özenle yapılmasını istemiştik. Geçen süreçte edindiğimiz bilgiler, bu isteklerimizin yerine getirildiği, tüm çalışmaların sağlıklı bir biçimde yürütüldüğü, yürütülmekte olduğu ve seçime en iyi bir şekilde hazır olunduğu şeklindedir. Bundan mutluluk duyuyoruz. Bunun için tüm yönetici arkadaşlarımıza, üyelerimize, gönüllülerimize şükranlarımızı sunuyoruz.
2. Yaptığımız araştırmalar bu çalışmaların büyük bir bölümünün gerçekleştirildiğini göstermekle birlikte kimi noktalarda da çalışmaların aksadığını göstermektedir. Elbette bundan üzüntü duyuyoruz. Bu durumun isteklerimizi dikkate almama değil, bunu genelgedeki beklentilerin yeterince özümsenmemiş olmasına bağlıyoruz. Bu tür hataların yapılmaması konusunda Belde, İlçe ve İl Başkanı arkadaşlarımız uyarılmış olmakla birlikte, bu konuda Başkan ve Yönetim Kurulu arkadaşlarımızın daha da duyarlı, daha da titiz davranmalarını yeniden rica ediyoruz. Genelgede istenenler en kısa sürede, en sağlıklı biçimde, en başarılı biçimiyle yapılmalıdır. Bundan asla kaçınılamaz.
3. Başkanlarımızın bu titiz davranışlarını yürütürken bazı örgüt birimlerinde ortaya çıkan ya da çıkma olasılığı olan kişisel sekterlikten kaynaklanan sorunların yaşanabileceğini de düşünülmüştür. Ancak bu tip tekil olayların milyonların umut bağladığı partimizin kamuoyunda yanlış algılanmasına yol açmaması için tüm önlemler alınmalı, bu tür olayları büyümeden, abartmadan CHP kültürünü özümsemiş üyelerimizin uzlaşmacı, barışçı duygu ve istenciyle çözme yoluna gidilmelidir. Tersi akla bile getirilmemelidir. Bu dönemde seçtiğimiz davranış biçiminin böyle olması tarihsel bir zorunluluktur,
4. Böyle bir ortamda iç kargaşadan medet uman kimi grupların ya da partilerin tuzağına düşmek CHP’lilere yakışmadığı gibi, CHP’lilerin bu tür kargaşalara, oyunlara gelmeyecek kadar zeki, güçlü, tutarlı, güvenilir oldukları da su götürmez bir gerçektir. Birlik ruhu, CHP’li olma ayrıcalığı gurur ve onur duyduğumuz özelliklerimizdendir. Bu hiç unutulmamalıdır.
5. Artık hazırlıklarımızı bir büyük adımla ileri taşıma zamanı gelmiştir. 12 Haziran seçimlerinin işaret fişeği atılmıştır. Bu fişek tüm Türkiye’yi AKP karanlığından kurtarıp aydınlığa kavuşturma fişeği olacaktır. Bu nedenle seçimlere ve başarıya kilitlenmemiz, bunun dışında hiçbir işe (kişisel işlerimiz bile olsa) zaman ayırmamamız gerekir. Seçime yönelik olmayan çalışmalara zaman ayırma lüksümüz yoktur. Çünkü bu seçimi kazanıp iktidar olmaya mecburuz.
6. İktidar olma zorunda olmamız, doğal olarak her birimizin milletvekili olma özlem ve tutkusundan geçmemelidir. İktidar olma zorunluluğumuz işsizlerin, yoksulların kurtarılması, yolsuzlukların, hukuksuzlukların son bulması için duyduğumuz büyük sorumluluktan gelmelidir. Öncelikle bunun benimsenmesi gerekir. Bunu hiçbir arkadaşımız unutmamalıdır.
7. İktidar olma zorunluluğumuz yapılan her işin en kalitelisinin, en başarılısının, en verimlisinin yapılmasından geçmektedir. Bu nedenle yönetim kurulları uzun aralıklarla değil, her gün Eylem Planı yapmak, gün sonunda da yapılan çalışmaları değerlendirmek için toplanmalıdır.
8. Eylem Planı Uygulayıcılarının imajları, tüm imaj uzmanlarının birleştiği gibi, “İnsanlar kıyafetleriyle karşılanır, karakterleriyle uğurlanırlar” görüşünü ortaya koymalıdır. “Güzel bir dış görünüş, sessiz bir tavsiye mektubudur” sözünün gereği yerine getirilmelidir.
9. Doğaldır ki bu imaj, kişinin kendi gördüğü imajdır. Oysa kendimizin dışında bir de başkalarının bizi gördüğü, algıladığı imaj vardır. Üçüncü olarak da yapacağımız işe uygun istenen imaj vardır. Burada seçilecek imaj işimize uygun imajdır, bunun da halktan kopuk bir imaj olmamasına özen gösterilmelidir.
10. Öte yandan kıyafet kadar kullandığımız dil de büyük bir önem taşır. Yani sözlü iletişim, bizim ikinci büyük gücümüz olacaktır. Buna dikkat edilmelidir. Kullanılması gereken tek dilin “Tatlı dil” olduğu unutulmamalıdır.
11. Yukarıdaki iki öğenin varlığını ve mükemmel olduğunu düşünsek bile geriye kalan bilgi öğesi de çok önemlidir. Yani yeterlilik. Çünkü bilgi güçtür. Çünkü güçlü olmamız da beklenmektedir.
12. Çünkü bilgili olmakla, hem kendi özgüvenimizi tazeleriz, hem de her CHP’linin karizmatik yapıya sahip olduğunu göstermiş oluruz.
13. Bu nedenle gazete, televizyon ve CHP web sitesi (www.chp.org.tr) aracılığıyla haberler ve köşe yazıları okunmalı, yorumlanmalıdır.
14. Yalnızca güncel haberler değil dergi ve kitap da okunmalıdır. Özellikle gündemde olan kitaplar okunmalı, konuşulmalı, değerlendirilmelidir.
15. Örgüt birimlerinin moral değerleri çok önemlidir. Haber ve köşe yazılarından CHP’lilere moral veren, olumlu görüşler ortaya koyan yazılar panolarda herkesin okuyabileceği şekilde sergilenmelidir.
16. Aynı örgüt biriminde yer alan üyeler için e-posta grupları oluşturulmalı, bunlardan hem sesli-görüntülü, hem de haberleşme ağı olarak yararlanılmalıdır.
17. Örneğin CHP web sitesinde her gün yayımlanan CHP haberleri, Genel Başkan ve Genel Başkan Yardımcılarının demeçleri iyi okunmalı seçmenlerle iletişimde bu örgütsel düşünce ve görüşlere yer verilmelidir. Kişisel görüş ve düşüncelerin örgütiçi platformlarda dile getirilmesi daha uygundur. Geçmişte parti politikası dışındaki söylemlerin partimize verdiği zararlar unutulmamalı, bundan sakınılmalıdır.
18. Türkiye’nin yaşadığı olumsuz tablo herkesçe bilinmektedir. Bundan çıkışın akılla, bilgiyle, programla, kararlılıkla ve yılmadan çalışmakla olacağı unutulmamalıdır.
19. Bu tutum bizi kesinlikle iktidara taşıyacaktır. Böyle olacağının kesin göstergeleri düşünülürse, bulunabilir, dahası her gün yaşanmaktadır. Özellikle İktidar partisinin Genel Başkanının Başbakanlık gücünü kullanarak partisini ayakta tutabildiği, bu olanağı yitirdiği anda baraj altına düşeceği saptaması abartı değildir.
20. Böyle bir ortamda gençlerimizin, kadınlarımızın yaratıcı projeleriyle hemen dikkatleri üzerlerine çekmeleri, örgüt birimlerine dinamik bir yapı imajı ve hareketliliği vermeleri gerekir.
21. Belediyelerimizle işbirliği yapılmalı, toplumun sosyal ve kültürel yönlerini yansıtan etkinliklere yer verilmeli, bu nedenle tüm salonlar değerlendirmeli, dahası aynı gün içinde birkaç etkinliğe yer verilerek, toplumcu belediyecilik anlayışı vatandaşa yansıtılmalıdır. Kültürel etkinliklerle de çağdaş toplum olmanın yolları kalınlaştırılmalıdır.
22. Mevlana dile getirdiği şu öğütleri günümüzde geçerliğini korumaktadır: “Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol./Şefkat ve merhamette güneş gibi ol./ Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol./ Öfke ve sinirlenmede ölü gibi ol./ Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol. / Hoşgörülükte deniz gibi ol. / Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.”
23. CHP’lilerin bu ilkeleri de aşan kimlik ve kişilikleri onların ayrılmaz parçasıdır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal, Cumhuriyet Halk Partisi’ni kuran kişidir. O, “Zafer, Zafer benimdir diyebilenlerindir” demiştir. Biz de başaracağımıza yürekten inanıyoruz. Bunun için de örgüt yöneticilerimizin tüm üye ve gönüllüleri coşturan çalışma tempolarını artık hızlandırmalarını, gösterecekleri içten gelen özveriyi herkesin görmesini istiyoruz.
İşte bu coşku, işte bu özen, işte bu ilgi, işte bu ortak bilinç, CHP’nin iktidarı demektir. Bu zaferi elde edeceğiz.
Bu duygularla sizleri en içten, sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle selamlıyor, tüm çalışmalarınız için gönülden teşekkür ediyoruz...”
Gürsel Tekin, genelgede şunlara yer verdi:
“Çok Değerli ve Sevgili Yol Arkadaşlarım,
1. Örgüt birimlerimize gönderdiğimiz 10 Şubat 2011 tarihli genelgede seçim hazırlığı için ilk yapılması gereken çalışmaları sıralamıştık. Bu çalışmaların hiç geciktirilmeden çok özenle yapılmasını istemiştik. Geçen süreçte edindiğimiz bilgiler, bu isteklerimizin yerine getirildiği, tüm çalışmaların sağlıklı bir biçimde yürütüldüğü, yürütülmekte olduğu ve seçime en iyi bir şekilde hazır olunduğu şeklindedir. Bundan mutluluk duyuyoruz. Bunun için tüm yönetici arkadaşlarımıza, üyelerimize, gönüllülerimize şükranlarımızı sunuyoruz.
2. Yaptığımız araştırmalar bu çalışmaların büyük bir bölümünün gerçekleştirildiğini göstermekle birlikte kimi noktalarda da çalışmaların aksadığını göstermektedir. Elbette bundan üzüntü duyuyoruz. Bu durumun isteklerimizi dikkate almama değil, bunu genelgedeki beklentilerin yeterince özümsenmemiş olmasına bağlıyoruz. Bu tür hataların yapılmaması konusunda Belde, İlçe ve İl Başkanı arkadaşlarımız uyarılmış olmakla birlikte, bu konuda Başkan ve Yönetim Kurulu arkadaşlarımızın daha da duyarlı, daha da titiz davranmalarını yeniden rica ediyoruz. Genelgede istenenler en kısa sürede, en sağlıklı biçimde, en başarılı biçimiyle yapılmalıdır. Bundan asla kaçınılamaz.
3. Başkanlarımızın bu titiz davranışlarını yürütürken bazı örgüt birimlerinde ortaya çıkan ya da çıkma olasılığı olan kişisel sekterlikten kaynaklanan sorunların yaşanabileceğini de düşünülmüştür. Ancak bu tip tekil olayların milyonların umut bağladığı partimizin kamuoyunda yanlış algılanmasına yol açmaması için tüm önlemler alınmalı, bu tür olayları büyümeden, abartmadan CHP kültürünü özümsemiş üyelerimizin uzlaşmacı, barışçı duygu ve istenciyle çözme yoluna gidilmelidir. Tersi akla bile getirilmemelidir. Bu dönemde seçtiğimiz davranış biçiminin böyle olması tarihsel bir zorunluluktur,
4. Böyle bir ortamda iç kargaşadan medet uman kimi grupların ya da partilerin tuzağına düşmek CHP’lilere yakışmadığı gibi, CHP’lilerin bu tür kargaşalara, oyunlara gelmeyecek kadar zeki, güçlü, tutarlı, güvenilir oldukları da su götürmez bir gerçektir. Birlik ruhu, CHP’li olma ayrıcalığı gurur ve onur duyduğumuz özelliklerimizdendir. Bu hiç unutulmamalıdır.
5. Artık hazırlıklarımızı bir büyük adımla ileri taşıma zamanı gelmiştir. 12 Haziran seçimlerinin işaret fişeği atılmıştır. Bu fişek tüm Türkiye’yi AKP karanlığından kurtarıp aydınlığa kavuşturma fişeği olacaktır. Bu nedenle seçimlere ve başarıya kilitlenmemiz, bunun dışında hiçbir işe (kişisel işlerimiz bile olsa) zaman ayırmamamız gerekir. Seçime yönelik olmayan çalışmalara zaman ayırma lüksümüz yoktur. Çünkü bu seçimi kazanıp iktidar olmaya mecburuz.
6. İktidar olma zorunda olmamız, doğal olarak her birimizin milletvekili olma özlem ve tutkusundan geçmemelidir. İktidar olma zorunluluğumuz işsizlerin, yoksulların kurtarılması, yolsuzlukların, hukuksuzlukların son bulması için duyduğumuz büyük sorumluluktan gelmelidir. Öncelikle bunun benimsenmesi gerekir. Bunu hiçbir arkadaşımız unutmamalıdır.
7. İktidar olma zorunluluğumuz yapılan her işin en kalitelisinin, en başarılısının, en verimlisinin yapılmasından geçmektedir. Bu nedenle yönetim kurulları uzun aralıklarla değil, her gün Eylem Planı yapmak, gün sonunda da yapılan çalışmaları değerlendirmek için toplanmalıdır.
8. Eylem Planı Uygulayıcılarının imajları, tüm imaj uzmanlarının birleştiği gibi, “İnsanlar kıyafetleriyle karşılanır, karakterleriyle uğurlanırlar” görüşünü ortaya koymalıdır. “Güzel bir dış görünüş, sessiz bir tavsiye mektubudur” sözünün gereği yerine getirilmelidir.
9. Doğaldır ki bu imaj, kişinin kendi gördüğü imajdır. Oysa kendimizin dışında bir de başkalarının bizi gördüğü, algıladığı imaj vardır. Üçüncü olarak da yapacağımız işe uygun istenen imaj vardır. Burada seçilecek imaj işimize uygun imajdır, bunun da halktan kopuk bir imaj olmamasına özen gösterilmelidir.
10. Öte yandan kıyafet kadar kullandığımız dil de büyük bir önem taşır. Yani sözlü iletişim, bizim ikinci büyük gücümüz olacaktır. Buna dikkat edilmelidir. Kullanılması gereken tek dilin “Tatlı dil” olduğu unutulmamalıdır.
11. Yukarıdaki iki öğenin varlığını ve mükemmel olduğunu düşünsek bile geriye kalan bilgi öğesi de çok önemlidir. Yani yeterlilik. Çünkü bilgi güçtür. Çünkü güçlü olmamız da beklenmektedir.
12. Çünkü bilgili olmakla, hem kendi özgüvenimizi tazeleriz, hem de her CHP’linin karizmatik yapıya sahip olduğunu göstermiş oluruz.
13. Bu nedenle gazete, televizyon ve CHP web sitesi (www.chp.org.tr) aracılığıyla haberler ve köşe yazıları okunmalı, yorumlanmalıdır.
14. Yalnızca güncel haberler değil dergi ve kitap da okunmalıdır. Özellikle gündemde olan kitaplar okunmalı, konuşulmalı, değerlendirilmelidir.
15. Örgüt birimlerinin moral değerleri çok önemlidir. Haber ve köşe yazılarından CHP’lilere moral veren, olumlu görüşler ortaya koyan yazılar panolarda herkesin okuyabileceği şekilde sergilenmelidir.
16. Aynı örgüt biriminde yer alan üyeler için e-posta grupları oluşturulmalı, bunlardan hem sesli-görüntülü, hem de haberleşme ağı olarak yararlanılmalıdır.
17. Örneğin CHP web sitesinde her gün yayımlanan CHP haberleri, Genel Başkan ve Genel Başkan Yardımcılarının demeçleri iyi okunmalı seçmenlerle iletişimde bu örgütsel düşünce ve görüşlere yer verilmelidir. Kişisel görüş ve düşüncelerin örgütiçi platformlarda dile getirilmesi daha uygundur. Geçmişte parti politikası dışındaki söylemlerin partimize verdiği zararlar unutulmamalı, bundan sakınılmalıdır.
18. Türkiye’nin yaşadığı olumsuz tablo herkesçe bilinmektedir. Bundan çıkışın akılla, bilgiyle, programla, kararlılıkla ve yılmadan çalışmakla olacağı unutulmamalıdır.
19. Bu tutum bizi kesinlikle iktidara taşıyacaktır. Böyle olacağının kesin göstergeleri düşünülürse, bulunabilir, dahası her gün yaşanmaktadır. Özellikle İktidar partisinin Genel Başkanının Başbakanlık gücünü kullanarak partisini ayakta tutabildiği, bu olanağı yitirdiği anda baraj altına düşeceği saptaması abartı değildir.
20. Böyle bir ortamda gençlerimizin, kadınlarımızın yaratıcı projeleriyle hemen dikkatleri üzerlerine çekmeleri, örgüt birimlerine dinamik bir yapı imajı ve hareketliliği vermeleri gerekir.
21. Belediyelerimizle işbirliği yapılmalı, toplumun sosyal ve kültürel yönlerini yansıtan etkinliklere yer verilmeli, bu nedenle tüm salonlar değerlendirmeli, dahası aynı gün içinde birkaç etkinliğe yer verilerek, toplumcu belediyecilik anlayışı vatandaşa yansıtılmalıdır. Kültürel etkinliklerle de çağdaş toplum olmanın yolları kalınlaştırılmalıdır.
22. Mevlana dile getirdiği şu öğütleri günümüzde geçerliğini korumaktadır: “Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol./Şefkat ve merhamette güneş gibi ol./ Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol./ Öfke ve sinirlenmede ölü gibi ol./ Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi ol. / Hoşgörülükte deniz gibi ol. / Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.”
23. CHP’lilerin bu ilkeleri de aşan kimlik ve kişilikleri onların ayrılmaz parçasıdır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal, Cumhuriyet Halk Partisi’ni kuran kişidir. O, “Zafer, Zafer benimdir diyebilenlerindir” demiştir. Biz de başaracağımıza yürekten inanıyoruz. Bunun için de örgüt yöneticilerimizin tüm üye ve gönüllüleri coşturan çalışma tempolarını artık hızlandırmalarını, gösterecekleri içten gelen özveriyi herkesin görmesini istiyoruz.
İşte bu coşku, işte bu özen, işte bu ilgi, işte bu ortak bilinç, CHP’nin iktidarı demektir. Bu zaferi elde edeceğiz.
Bu duygularla sizleri en içten, sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle selamlıyor, tüm çalışmalarınız için gönülden teşekkür ediyoruz...”