‘Tek ses çıkarmalıyız’

CHP’nin devleti devlet yapan tüm kurumlara saygılı olduğunu söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Tek ses, ortak ses çıkarmalıyız” diyerek Süheyl Batum’a mesaj verdi. Erdoğan’ın konuya ilişkin eleştirisinde haklı olabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, “Eğer senin b

Kılıçdaroğlu’ndan Batum’a ‘kâğıt kaplan’, Erdoğan’a yargıya müdahale ve çifte standart uyarısı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “Ordu eleştirilebilir. Ancak, önceki genel başkanımızın dediği gibi orduyu eleştirmek ancak genel başkan katında olur. Tek ses, ortak ses çıkarmalıyız sözleriyle “Ordu kâğıttan kaplan” diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum’u uyardı. Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın savcıları göreve çağırmasını ise “yargıya müdahale” olarak nitelendirdi.

CHPnin dünkü grup toplantısında partiye katılımı beklenen Eskişehir Büyükşehir Belediye Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen toplantıya katılmadı. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Büyükerşenin 27 Şubatta Eskişehirde düzenlenecek bir törenle partiye katılacağını twitterda duyurdu. Kemal Kılıçdaroğlunun grup toplantısında yaptığı konuşmada verdiği mesajlar da ana başlıklarıyla şöyle:

OSTİMdeki patlamalar: Her yetkili bir başkasını suçluyor. Sanki mübarekler iktidar değil, muhalefetteler. Bunları dile getirmek sadece muhalefet partilerinin değil, sendikaların da görevi. Koltuklarında oturmamalı, biraz çıkıp dünyaya bakmalı. Neymiş ölen işçiler için saygı duruşunda bulunacakmışız. Eğer sorun çözülecekse ben de geleyim 70 milyonla saygı duruşunda bulunalım. Sendikacıların asıl görevi hükümeti uyarmak.

Cumartesi Anneleriyle buluşma: Başbakan ‘Cumartesi Anneleri’ni kabul etti, yürekten kutluyorum. Ama daha önce “Birileri tarafından kullanılıyorlar” demişti. Şimdi Sayın Başbakanın samimiyetini test edeceğiz. “Faili meçhuller için bir komisyon kurun” demişler. Başbakan da “O iş sadece bizim değil, diğer partilerin de işi” demiş. Biz daha önce önergemizi vermiştik. AKP grubu tarafından bunlar reddedildi. Eğer sen faili meçhullerin ortaya çıkmasını istiyorsan CHPnin verdiği önergelere evet de. Yok eğer biz senin önergeni kabul etmeyiz diyorsan, sen ver önergeyi biz kabul edeceğiz. 12 Eylül mağdurlarını nasıl sömürdüyse, Cumartesi Anneleri’nin dramını da öyle sömürmek istiyor.

Tunus, Mısır olayları: Mısır hükümetini eleştirdik. Onlar da bizi eleştirdi. Mısırla ilgili olayları daha tutarlı, soğukkanlı, insancıl, demok-ratik, insan hakları açısından değerlendirseydik, özel temsilcilerimizi gönderip düşüncelerimizi aktarabilseydik, iktidardan ayrılmanın da erdem olduğunu anlatsaydık. Yok, beyefendi sahaya inecek. Kimse seni sahaya indirmez ki. Sen sadece söylediğinle kaldın. Sen hep tribünde kalacaksın.

Besleme tartışması: “Besleme” onur kırıcı bir laf, bunun altından nasıl kalkar bilmiyorum. Başbakan iki tarafındaki camdan konuşur. Sayın Başbakan irticalen konuşmak senin ne haddine her konuştuğunda çam deviriyorsun. Sen onlara besleme dedin. Çıkıp birisi sormaz mı, sen neden aynaya bakmıyorsun diye. Dubaide 1 milyar dolar almak için imza atmadı mı senin bakanın. Onlar dönüp sana besleme demez mi? Senin kafanda bu var; yardım ettiğin herkesi besleme görüyorsun. Vatandaşa kömür, makarna dağıtıyorsun, onlar da mı senin beslemen?

Orduyu eleştirmek: Sayın Başbakan ordumuzu övmüş, bizi eleştirmiş. Sayın Başbakan eleştirebilir, eleştirisinde haklı da olabilir, ama ben şu samimiyeti beklerdim: Bizi eleştirdiğin gibi kendini de eleştirmeyi bileceksin. Eğer senin bir bakanın çıkıp da “Bu orduyla mı biz savaşa girecektik der ve sen sesini çıkarmazsan sen orduya saygı göstermiyorsun demektir. Biz sadece orduya değil, devletin tüm kurumlarına saygılıyız; devleti devlet yapan kurumlara saygılıyız. Hiç kimse ordu üzerinden siyaset yapmaz. Bu, bize Mustafa Kemal’in verdiği mirastır. Her kurum eleştirilebilir, ordu da eleştirilebilir, ama önceki genel başkanımızın söylediği çok güzel bir söz var: Orduyu eleştirmek, ancak CHP Genel Başkanı katında olur. Beraber çalışmalıyız, ortak çalışmalıyız, tek ses çıkarmalıyız, ortak ses çıkarmalıyız.

‘Yargıya müdahale’

Kılıçdaroğlu daha sonra odasında soruları yanıtlarken, savcının Batumun sözleriyle ilgili inceleme başlatmasıyla ilgili olarak “Aynı savcı, merak ediyorum Bülent Arınç için neden bir şey yapmadı. Siyasette çifte standart, yargıda çifte standart olmaz” dedi. Başbakan Erdoğanın da savcıları göreve çağırdığı anımsatıldığında da Kılıçdaroğlu, “Başbakan’ın bunu söylemesi yargıya bir müdahale. Yargıçlara, ‘Savcı iddianameyi yazacak. Siz de mahkûm etmeyi unutmayın hadiyor” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, “Batum istifa etmeli mi” sorusu üzerine “Bana bu soruları sormayın” derken “Tek ses, ortak ses çağrısı gerçekleşebilecek mi” sorusuna da “Bu çağrı gerçekleşecek karşılığını verdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri