Türk Hemotoloji Derneği Araştırma Sekreteri ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hemotoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meltem Kurt Yüksel, “Hastaya özel bağışçı aranması doğru bir yaklaşım değil. Hasta ve yakınları açısından da suiistimale açık, güvensiz bir yöntem. Bu iş Sağlık Bakanlığı ve Kızılay kontrolünde yapılıyor. Uygun bağışçılar resmi yollardan izleniyor” dedi.
YÜZDE 100 BAŞARI YOK
Prof. Meltem Kurt Yüksel, hasta ve hasta yakınlarının plazma antikor tedavisi için devreye girmesinin yanlış olduğuna dikkat çekerek “Sosyal medyadan bağış için çağrı yapmayın. Plazma hayat kurtarıcı tek tedavi değil, belirli endikasyonlarda uygulanması gerekiyor. Yüzde 100 başarı da yok. Öksüren, boğazı ağrıyan insanlara plazma verilmiyor. Oksijene ihtiyacı olan, oksijen değeri düşük, makineye bağlı, entübe denilen hasta grubuna yapılıyor” dedi. Buna yoğun bakım, enfeksiyon ve göğüs hastalıkları doktorlarının karar verdiğini anımsatan Yüksel, tedavinin belli yan etkilerinin olduğunun da unutulmaması gerektiğini söyledi.
Kızılay’ın dönor bağışçısı kazanma sistemi olduğunu anımsatan Yüksel, “Sağlık Bakanlığı, Covid-19 geçiren hastaların listesini tutuyor. Kızılay da bu kişilere ulaşarak bağışçı olup olmadıklarını soruyor. Kişilerin kendilerinin bağışçı araması doğru değil. Her gelen telefona güvenmemeleri lazım” uyarısında bulundu.
COVID-19 TESTİ İKİ KEZ NEGATİF ÇIKMALI
İyileşen hastalardan 18-60 yaş arası, 50 kilogramın üzerinde erkek ve gebe kalmamış kadınlar, hayatının hiçbir döneminde kendisine kan trüsfüzyonu yapılmamış kişiler, Covid-19 hastalığı tanısı aldığına dair laboratuvar test sonucu bulunan kişiler ve klinik olarak tam iyileşmesinden sonra iki kere negatif test sonucu almış kişilerplazma bağışında bulunabilir.