Dünya, 2020 yılına yeni tip koronavirüsün yol açtığı Covid-19 salgınıyla başladı. Başlangıçta "gizemli hastalık" olarak anılan virüsün hayvandan insana bulaştığı açıklandı. Birkaç hafta içindeyse virüsün insandan insana hızlı bir şekilde bulaştığı görüldü.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 11 Mart'ta yaptığı açıklamada, virüsün ortaya çıkışından 90 gün sonra ilk kez Türkiye'de de tespit edildiğini söyledi. Türkiye'de vaka sayısı şimdi binlerle ifade edilirken, dünyada 1 milyondan fazla kişiye virüs bulaştı. Bu hastaların 200 binden fazlasıysa iyileşti.
Salgın hâlâ kontrol altına alınabilmiş değil ve başlangıcından aylar sonra Covid-19'la ilişkili yeni belirtiler rapor ediliyor. Bu da uzmanların henüz yeni tip koronavirüs (SARS-CoV-2) hakkında öğrenme aşamasında olduğunu gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün erken dönem raporunda yer alan Covid-19'la ilişkili öksürük, yüksek ateş ve nefes darlığı gibi belirtilere kas ağrısı, aşırı yorgunluk ve halsizlik de eklendi.
Peki, yeni yılı salgın alarmıyla başlatan ve binlerce insanın ölümüne neden olan yeni tip koronavirüs (Covid-19) hakkında neler biliyoruz?
Nasıl ortaya çıktı?
Covid-19, ilk olarak 2019'un aralık ayında Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde tespit edildi. Virüsün çıkış noktasının Vuhan'daki "Huanan Balık Pazarı" olduğu ve burada satılan yarasalardan insanlara bulaştığına dair teoriler ortaya atıldı. Ancak daha sonra yapılan araştırmalar, bu bilginin doğruluğunu sorgular nitelikteydi.
Çıkış noktası Çin olan Covid-19 çok kısa bir zaman içinde dünyanın dört bir yanına yayıldı. Henüz görülmediği ülke neredeyse kalmamışken en az 50 bin kişi, virüs nedeniyle hayatını kaybetti.
Virüsün ulaştığı ülke sayısıyla beraber can kayıpları da her geçen gün artmaya devam ediyor.
Koronavirüs nedir?
Dünya Sağlık Örgütü koronavirüsleri hayvanlarda ve insanlarda hastalığa neden olan büyük bir virüs ailesi olarak tanımlıyor. Koronavirüsün insanlarda soğuk algınlığından Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS) ve Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) gibi daha şiddetli hastalıklara veya zatürreye kadar solunum yolu enfeksiyonlarına neden olduğu belirtiliyor.
Koronavirüsler adını kendilerini sararak taç oluşturan protein kapsüllerinden alıyor. Bu özelliğinden dolayı virüslere Latince taç anlamına gelen "corona" ismi veriliyor.
2019 yılında ortaya çıkan ve Covid-19 hastalığına yol açan yeni tip koronavirüs, insanda etki gösteren koronavirüslerin yedinci çeşidi ve bilimsel adı SARS-CoV-2.
Hayvandan insana ve insandan insana bulaşabilen bu yeni koronavirüs, 2019 yılında Vuhan'daki salgın başlamadan önce bilinmiyordu.
Koronavirüsün belirtileri neler?
Koronavirüsün en yaygın belirtileri, yüksek ateş, halsizlik ve kuru öksürük. Bazı hastalarda bu belirtilere boğaz ağrısı, burun akıntısı, ağrı ve ishal de eşlik ediyor.
Dünya Sağlık Örgütü Çin'de yaptığı ilk incelemelerin ardından hazırladığı raporlarda hastalığın en yaygın belirtilerinin yüksek ateş (hastaların yüzde 88'sinde) ve kuru öksürük (hastaların yüzde 68'inde) olduğunu ifade etmişti. Buna ek olarak nefes darlığı, bulantı, ishal ve halsizlik de hastalığın belirtileri arasında yer aldı.
Daha az yaygın semptomlarsa baş ve boğaz ağrısı olarak belirtildi.
Salgın aylardır yayılmaya devam ederken uzmanlar Covid-19'a ilişkin yeni belirtiler bildiriyor. Bu da hastalığa dair henüz her şeyi bilmediğimizi gösteriyor.
İngiliz Rinoloji Derneği, bazı Covid-19 hastalarında iştahsızlık görüldüğünü, koku ve tat duyusu kayıpları yaşandığını bildirdi.
Geçtiğimiz hafta göz kızarıklığına yol açan konjonktivitin de belirtiler arasında olduğu ortaya çıktı.
Hastaların yüzde 40'ında halsizlik görüldüğü belirtildi.
Eklem ağrıları, halsizlik ve aşırı yorgunluğun Covid-19'la bağlantılı belirtiler olduğu açıklandı.
Bununla birlikte hastalığın taşıyıcısı olan ve "asemptomatik" olarak da bilinen belirti göstermeyen hastalar da var.
Dünya Sağlık Örgütü, virüsün bulaştığı hastaların yaklaşık yüzde 85'inin özel bir tedaviye ihtiyaç duymadan iyileşebildiğini söylüyor. Koronavirüsün bulaştığı her 6 insandan birindeyse, hastalık ciddi boyutlara ulaşabiliyor ve solunum güçlükleri baş gösteriyor.
Covid-19'un belirti göstermeden bulaşıcı olabildiği 2 ila 14 günlük bir kuluçka dönemi olduğu da biliniyor
Covid-19'un öldürme oranı nedir?
2003 yılında ortaya çıkan ve Covid-19 ile benzerlikler taşıyan SARS salgınında, hastalığa yakalanan her 10 kişiden 1'i hayatını kaybetmişti, yani ölüm oranı yüzde 10 civarındaydı.
Covid-19'a yakalananlar arasındaki ölüm oranı SARS'tan çok daha düşük.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, virüsün bulaştığı insanların yaklaşık yüzde 5 ila 6'sı hayatını kaybetti. Ölüm oranı ülkeden ülkeye büyük farklar gösteriyor.
Ancak Covid-19'un SARS'a göre 6-7 kat daha hızlı yayıldığı belirtiliyor.
Bunun yanında yaşlılarda ve yüksek tansiyon, kalp problemleri ve diyabet gibi altta yatan başka sağlık sorunları olan insanlarda koronavirüsün ciddi hastalık geliştirme olasılığı çok daha yüksek.
Normal grip olarak bilinen influenzanın ölüm oranı ise yüzde 0,1. Bu oran SARS veya Covid-19'a göre oldukça düşük, ancak her yıl 500 binden fazla kişi doğrudan veya dolaylı olarak normal grip nedeniyle ölüyor.
Koronavirüs hangi ülkelere yayıldı?
Koronavirüs şimdiye kadar en az 204 ülkede görüldü. Başangıçta hastalığın merkez ülkesi Çin'di ancak zaman içinde Amerika Birleşik Devletleri, bildirdiği 250 bine yakın vakayla dünyada virüsün en çok görüldüğü ülke oldu. Dünya genelinde en çok ölümse İtalya ve İspanya görüldü.
Türkiye'deyse 11 Mart'ta ilk vaka bildirildi.
Koronavirüsün açık ara en çok vurduğu ülkelerden biri İtalya oldu. İtalya'da koronavirüsün bulaştığı on binlerce kişi, hayatını kaybeden binlerce hasta olduğu açıklandı. Ülke çapında karantina uygulaması başlatıldı.