Ramazan ayının sonuna geldik. Önümüz ‘Ramazan Bayramı' sonrasında ise tatiller başlıyor… Peki ama kendimizi hâlâ aşırı kilolu ve hasta hissediyorsak ne yapacağız? Bu sorunun cevabı için 51 yıllık hekimlik hayatı boyunca binlerce hastayı sağlığına kavuşturan Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay'ın kapısını çaldık. Canan Hoca söze “Ramazan Bayramı'nızı ‘Şeker Bayramı' deyip tatlılara saldırarak zehir etmeyin, şeker yemeyin” diyerek başladı, sağlığınız için yapmanız gerekenleri tek tek sıraladı… İşte Karatay'dan fazla kilolardan kurtulmanın ve hastalıklara veda etmenin tüyoları…
ŞEKER DEMEK İNSÜLİN DİRENCİ DEMEKTİR
– Yaz geldi çattı… Şok diyetlere karşı olduğunuzu biliyoruz ama bir yandan da “Eyvah ne yapacağız” diyenler var…
Bir kere hızlı kilo vermek doğru değil. Kışın biraz daha hareketsiz olunduğu için kilo alınıyor. Ama iyi bir hareketle, iyi bir Karatay kahvaltısı ve beslenmeyle, tatilde yüzme, yürüme aktiviteleriyle fit olabilirsiniz. İlla kilo vereceğim diye deli danalar gibi dışarıya çıkıp koşmayın. (gülüyor) Bunu şunun için söylüyorum eğer kiloluysanız, karaciğeriniz ve göbeğinizde yağlanma var ise bilin ki insülin direnciniz vardır. Yani şekeriniz vardır. Şeker demek insülin direnci demektir. Deli danalar gibi koşmak da insülin direncini artırıyor! Bu da vücutta hormonların alt üst olması demektir. Kitaplarımda bunu anlatıyorum. Bu dengenin normale gelmesi vücudu toparlıyor ve kilo verdiriyor. Çünkü hormonlarınız daha etkili ve yetkili güçlü olarak beslendiği zaman daha iyi çalışıyor daha dinç hissediyorsunuz. Yan bir etki olarak da kilolar gidiyor.
– Her kilolu şeker hastası mıdır?
İnsülin direnci varsa şeker hastasıdır. İnsülin hormonuyla alakası var. İnsülin hormonu 5 ve altı olacak. Üstüne çıktığı anda bilin ki insülin hormonu yükseldikçe diğer hormonların dengesizlikleri başlıyor. Bu hormonlar büyüme, stres, tiroidi, üreme hormonlarını etkiliyor. Çünkü bu bir dengedir. İnsülin yükseldikçe ötekiler azalıyor. İnsülin yükselince adet bozuklukları, kısırlık, yaraların iyileşmemesi tansiyon yüksekliği gibi birçok hastalık görülüyor. Bunlar şeker hastalığının belirtisidir.
FABRİKASYON ŞEYLERİ ASLA TÜKETMEYİN
– Yıllardır şeker hastalığının tedavisi var ve genetik değil diyorsunuz…
Son kitabımda şeker hastalığının hayat boyu sürmediğini, geçici olduğunu, çaresinin olduğunu yazdım. Ama bu sağlıklı yaşam biçimi ve beslenme ile mümkün. Fabrikasyon şeyleri tüketmezseniz bu hastalık halloluyor. Geçmez diye bir şey yok. Genetik değil. Bunu artık bütün bilimsel araştırmalar gösterdi. Bu bir çevresel faktör, vücuttaki çevresel faktörlerin bozulması, ana rahminden itibaren yiyeceklerin, havanın bozulması ve homini gırtlak… Yani can boğazdan bozuluyor! Can boğazdan gelmiyor!
ÇOCUKLARA RAMAZAN BAYRAMI'NDA ŞEKER YERİNE FINDIK FISTIK DAĞITIN!
– Önümüz Ramazan Bayramı namı diğer “Şeker Bayramı”. Bir yandan tatiller de başladı. Kendimizi nasıl tutacağız?
Şimdiden herkese hayırlı bayramlar diliyorum. Şeker yemeyin diyorum çünkü hepsinde sağlığı mahfeden mısır şurubu var. Sağlığı mahfeden mısır şurubu şekeri. Beyaz şekerden 7 kat daha fazla hücrelerimizi bozuyor. Yani 7 kat daha toksik. Karaciğerimizi yağlandırıyor. Eğer kiloluysanız, tansiyonunuz varsa, eğer şeker hastasıysanız ‘şekersizdir' adı altında sunulan hiçbir şeyi yememeniz lazım. Bizde tabii ki ikram çok önemli. Ama ayıp oluyor ikram ediyorlar diye de almak olmaz. Herkes kendi sağlığını düşünmek zorunda. Ramazan Bayramı'nda şeker yerine fındık fıstık ikram etsinler. Kuru incir, kuru kayısı, çekirdekli üzüm en sağlıklı şeyler. Çocuklara da bunları versinler şeker dağıtmak yerine. Şeker en tatlı zehirdir. Bayramımızı zehir etmeyelim.
– Siz de nerede o eski bayramlar diyenlerden misiniz?
Bütün bayramlar güzeldir. Zamanla trend değişti. Bayramlar tatil olarak görülüyor. Ama çocukluğumuzda da bayramlarda güzel pabuçlar ve yeni elbiselerimizi giyerdik.
– Bayramın olmazsa olmazı baklava yer miydiniz?
Ben bayramdan bayrama 1 dilim baklava yerim. O da bulabilirsem tabii…
KAVUN, KARPUZ TEHLİKELİ YAĞLARI YÜKSELTİYOR
– Yazın meyve çeşitliliği artıyor. Karpuz peynirle öğün geçirenler oluyor.. Meyvesiz yapamayanlara ne diyorsunuz?
Ben karpuz diyeti falan bilmem kardeşim. Ama karpuz, kavun trigliserid dediğimiz tehlikeli yağları yükseltiyor, kanınızda ürik asidi yükseltiyor. Hastaların durumuna göre konuşuyorum. Ama tabii ki kurtlu elma yiyin diyorum. Tarım zehirleriyle yıkanmış meyvelere dokunmayın diyorum. Kavun, karpuz sıvı şekerdir. Şekeriniz varsa, gut hastasıysanız, daha da yükseltiyor ve karaciğerinizi, göbeğinizi, gırtlağınızı her yerinizi yağlandırıyorsunuz. En sağlıklı meyve kurtlu elma, zeytindir. Hiç suratını asma canım (gülüyor).
MEYVEYİ KURTLU BULURSANIZ YİYİN
– Hocam meyvesiz hayat geçmez hele ki yazın… Kiraz, çilek…
Bakın yurtdışında yayınlanan bir makalede erken yaştaki obezite, çocukların öğrenmesini ve hafızasını bozuyor diyor. Hapur hupur yerseniz oluyor bunlar. Niçin meyve yemeyin diyorum Amerikan FDA verilerine göre 1950'deki bir elmada 4.5 miligram demir var. Ama 1998'de 26 elma yerseniz 0.18 miligram demir alınıyor. Sadece fruktoz içeriyor ve bütün hastalıkların sebebi bu. Onun için yemeyin diyorum. Yemeseniz ne olur ölür müsünüz? Kurtlu bulursanız yersiniz meyveleri. Fruktoz göbekte yangın yapıyor. Üstelik bir de tarım zehirleri var… Bütün hastalıkların altında bunlar yatıyor. Kalp, otizm, parkinson, alzheimer başlangıcı oluşuyor. Bunun altında insülin yüksekliği yatıyor. Un ve ekmek de dahil.
SİYEZ BUĞDAYINI TERCİH EDEBİLİRSİNİZ
– Un demişken, siyez buğdayından ya da organik tam buğdaydan yapılan ekmek de mi yenmeyecek?
Bir kere tekrar altını çizelim ekmek şekerdir. Siz hastaysanız bunlardan uzak duracaksınız o buğday bu buğdayla alakası yok. Ben bir iç hastalıkları ve kalp doktoru olarak söylüyorum bunu. Ben diyetisyen değilim. Şunları bunları yapın demiyorum. Sağlıklı beslenmek lazım. Eğer hastaysanız bunları yemezseniz düzelirsiniz diyorum. Şeker hastalığı önlenebilir, kanser de önlenebilir. Ama sağlıklıysanız, herhangi bir hastalık probleminiz yoksa o zaman siyez buğdayı ve diğer atalık buğdayları tercih edebiliriniz elbette…