İstanbul'da dün Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın bir kez daha vurguladığı gibi 24 kişiye bulaşan kızamık hastalığıyla ilgili olarak endişe edilecek bir durum yok. Akdağ, çocukların çok yüksek oranda aşılandığını, hastalık bulaşan kişilerin 1975 ile 1990 arasında doğmuş olanlar olduğunu da söyledi.
Ancak ortada cevap bekleyen bir soru var. 1975 ile 1990 arası doğanlar için ne kadar risk olabilir? Bakan, bilim insanlarının bu konuyu araştırdıklarını, araştırmanın sonucuna göre hareket edeceklerini, kendi ağzından söyledi. Zira kızamıktan korunmanın tek yolu aşı. Belirtilen yaş grubuna yönelik aşılama çalışması yapılıp yapılmayacağı önümüzdeki süreçte netleşecek.
Bugün, kızamık kadar önemli olan çiçek hastalığı, çocuk felci hastalığı da aşılar sayesinde yok edildi. Yok edilmesi gereken bir diğer hastalığın kızamık olduğunu kaydeden Mikrobiyoloji Uzmanı Salih Türkoğlu, aşılamanın sistematik olarak herkese uygulanmış olması gerektiğini söylüyor:
"Herkese uygulanmalı ve uygulananlarda da 'tutması' gerekir. Bunlar çok iyi organizasyonlar ile başarılır. Bazı “gözden kaçan” durumlarda aşılanmamış ya da bağışıklanmamış kişiler kalırsa bunlar karşılaştıklarında hastalanabilirler."
"Bir hastalığa bağışık olmamak, (gerekirse geçiririm) diyerek aşı olmamak, hastalığın “aramızda” var olmasına yol açıyor. Oysa bazı hastalıklarda mikropların aramızda dolaşmasına yol açma lüksümüz yoktur."
Kızamık olanların aşıları tutmamış olabilir mi
Aşı olan kişinin bağışıklık kazandığı için kızamığa yakalanmayacağını belirten Türkoğlu'na göre, hasta olan 24 kişi ya küçükken aşı olmadı ya da bu kişilere yapılan aşı tutmadı:
"Kızamık canlı bir aşı, virüs yaşıyor. Yurtdışından geldiği için aşıların yol boyunca iyi korunması lazım. Buna soğuk zinciri deniyor. Soğuk zincirinde herhangi bir aksama aşıların bozulmasına yol açar. Sağlık Bakanlığı bu konuda son dönemde önemli çalışmalar yaptı, soğuk depolar oluşturdu, çok özel aşı taşıma araçları aldı. Eski yıllarda bu risk göz ardı edilmiş olabilir. Bu yüzden de şu an hastalığa yakalanmış olan kişilerin aşıları, aşı bozulduğu için tutmamış olabilir."
Aşının uygulaması da önemli. Diyelim ki bir aşının omuza yapılması gerekiyor. Omuzun altında bir noktaya yapıldığında ve yapıldığı yer yağlı bir bölgeye denk geldiyse, aşı tutmuyor.
Sağlık Bakanlığı aşı planını çocukluk çağı aşı planına göre yapıyor. Dünyada yetişkinlerin aşıları da planlanıyor. Türkiye'de de bu konuda önemli çalışmalar yapılıyor. Bakanlığın gündeminde erişkinler için su çiçeği, Hepatit A, HPV (Rahim ağzı kanseri) ve Rota virüsü aşılarının uygulaması var.
Çok bulaşıcı
Kızamık, tüm vücudu “kıpkırmızı” yapan, “kızartan” bir hastalık. Çok bulaşıcı ve ‘kızamık virüsü’ denilen virusle insandan insana geçiyor. Çocukluk çağında bu tarz vücutta, döküntü, lekeler yapan 4-5 tane sık rastlanan hastalık var. Bu hastalıklardan en önemlisi kızamık.
Başta zatürre birçok hastalığı tetikliyor
Türkiye'de 2001 yılında 31 bin kızamık vakası tespit edildi. Bugün, aşısı sayesinde hastalık geriletildi. Yalnızca basit bir deri kızarması değil, üst solunum yolundan başlayarak tüm vucudu yorgun düşürdüğü için başta zatürre olmak üzere başka hastalıkları da tetikliyor.
Belirtileri
Hastalık tipik solunum yolu enfeksiyonu belirtileri ile başlıyor. Ateş, öksürük, burun akıntısı gibi. Bu aşamada ağız içinde, belirtileri iyi tanıyan doktorların hemen hastalığın ismini kızamık olarak koyabilecekleri nokta şeklinde lekeler oluyor ve sonra tüm vücut kızarıyor.
Teşhisinde laboratuar testi şart. Çünkü vücudu kırmızı yapan başka hastalıklar bulunuyor. Klinik belirtiler ve "döküntü"nün şekli deneyimli gözlerce kızamık olarak ayırt edilebilse de (ağız içi lekelerle de) hastalığın kesin teşhisinde bir laboratuar testine başvurmak gerekiyor.
Grip gibi tipleri var
Kızamık hastalığının aynen grip gibi tipleri var. Türkoğlu, kızamık tiplerinin H1N1, H2N3 gibi klinik öneme sahip olmadığını belirterek, Hıfzıssıha Enstitüsü ve bazı üniversite laboratuarlarında virusun tip ve nerden gelmiş olabileceği ile ilgili ayrıntılı analizler yapıldığını söylüyor.
Hastalıktan korunmak için ne yapmalı
Aşı haricinda hastalıktan korunmak için ne yapmalı? Türkoğlu, solunum yolu ile bulaşan hastalıklarda bulaşmayı önlemenin son derece zor olduğunu hatırlatıyor:
"Geçtiğimiz yıl yaşadığımız grip pandemisinde alınan tüm önlemler burada da geçerli olabilir. Maske,el temizliği, el dezenfeksiyonu, kalabalık yerlerde dikkatli olmak, ellerin yüzle ilişkisini kesmek. Ancak şu anda kızamık için İstanbul çapında böyle önlemlere başvurmaya gerek yok."
SSPE nedir?
Kızamık hastalığı geçiren bazı çocuklarda genellikle 5-14 yıl sonra ölümcül SSPE (Subakut Sklerozan Panensefalit) hastalığı ortaya çıkabiliyor. Sağlık Bakanlığı SSPE Bilimsel İnceleme Komisyonu Raporu'na göre, hastalığa 1995-2005 yılları arasında bin 131 kişi yakalandı.
Kızamık hastalığının ardından beyne yerleşebilen virüsün neden olduğu bir merkezi sinir sistemi hastalığı olan 'Subakut Sklerozan Panensefalit'e (SSPE) yakalanan çocuklarda önce davranış bozukluğu, mental gerileme ve görme bozukluğu görülüyor.
SSPE'nin kesin tedavisi yok
SSPE, kızamığa karşı aşılanmamış, aşılandığı halde yeterli bağışıklık düzeyine ulaşmamış veya aşılanmadan önce kızamık geçirmiş çocuklarda ortaya çıkıyor. Hastalığın kesin tedavisi yok. Kesin tedavisi bulunmayan hastalık, ancak virüsün yayılmasını geciktiren ilaçlarla kontrol altına alınabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün raporlarına göre, aşılanma oranı yüksek olan ülkelerde tüm nüfusta SSPE görülme sıklığı milyonda 1. Türkiye'de hiç kızamık aşısı uygulanmaması halinde her yıl doğan yaklaşık 1 milyon 350 bin bebeğin 339'unda SSPE komplikasyonunun gelişmesinin bekleneceği belirtiliyor.
Kızamık kontrol altında ise SSPE de kontrol altında
Sağlık Bakanlığı'nın raporunda, aşılamayla kızamık hastalığının kontrolü sağlandığında, kızamık hastalığının azalmasından birkaç yıl sonra yeni SSPE olgularının azalacağı da kaydedilmiş.