Günümüzün modern toplumunda yüksek öğrenime devam etme, çalışma ve kariyer yapma olanakları arttığından kişilerin bebek sahibi olma isteklerini ileriki yaşlara erteledikleri gözlenmektedir. Ancak ilerleyen yaşlarda kişilerin üreme fonksiyonlarının ve doğal yollarla bebek sahibi olma şanslarının da azaldığı bilinmektedir. Zira ilerleyen yaş, stresli iş yaşamı, beslenme bozuklukları ve genetik olumsuzlukların etkisiyle kısırlık, yani doğal yollarla gebe kalamama sorunu kadın, erkek pek çok kişinin yaşamını olumsuz etkileyen bir problem haline gelmiştir. Öyle ki bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin neredeyse % 15’i doğal yollarla gebelik elde edememektedir. Bu durumda da ilaçlarla yumurtlama tedavisi, aşılama yöntemi veya tüp bebek tedavisi uygulanmaktadır. Günümüz tıp teknolojisiyle gebelik tedavileri içinde en başarılı sonuçlar veren yöntemin tüp bebek tedavisi olduğunu söylemek mümkündür. Erkek ve kadının üreme hücrelerinin vücut dışında, bir laboratuar ortamında birleştirerek döllenmesi işlemi olan yöntemi kısırlık sorunuyla mücadele eden çiftlerin bebek sahibi olmasına yardım etmektedir.
Tüp bebek yöntemi nasıl uygulanır?
Doğal yollarla bebek sahibi olamayan çiftlerde yumurtlama bozukluğu, kalitesiz sperm üretimi, tüplerin kapalılık durumu, rahim içi anomaliler gibi pek çok sorundan biri ya da bir kaçı bulunabilmektedir. İşte böyle olumsuz koşullarda söz konusu olduğunda kadının yumurta hücreleri ve erkeğin spermleri vücut dışında, ancak vücut sıcaklığındaki ortamda 48 saat bekletilir. En sağlıklı ve kaliteli spermler seçilir, yıkanır ve kadının yumurtasıyla birleştirilir, döllenir. Bunun sonucunda oluşan embriyolar özel tıbbi cihazlar ve yöntemlerle rahim içine nakledilir. Bu durumda hem en sağlıklı döllenme gerçekleşmiş olur hem de döllenmiş yumurta kadının tüplerinden, kanallarından geçerken her hangi bir olumsuzlukla karşılaşmadan rahim içine yerleşmiş olur. Bu sayede de sağlıklı bir gerçekleşme ihtimali artar.
Tüp bebek yöntemi kimlere uygulanır?
Tüp bebek yöntemi; doğal yolla gebe kalabilmek için yeterli sürede ve uygun şartlarda deneme yapmış kişilere uygulanmaktadır. 35 yaşın altındaki çiftler yaklaşık 1 yıl, 35 yaşın üzerindekiler de ortalama 6 ay düzenli, korumasız cinsel ilişki yaşadıkları halde gebelik gerçekleşmiyorsa tüp bebek uygulanmaktadır. Bu bağlamda tüplerinde tıkanıklık olan, yumurtlama sorunu yaşayan, rahim içi yapışıklık olan kadınlarda, sperm sayısı, kalitesi, olgunluğu doğal yollarla gebelik gerçekleştirmeye uygun olmayan erkeklerde en başarılı yöntemin tüp bebek olduğu söylenebilmektedir. Ayrıca sebebi belirlenemeyen kısırlık durumlarında, yumurtlama ve aşılama tedavisi gördüğü halde gebe kalamayanlarda da tüp bebek tedavisi gebeliği meydana getirebilmektedir.
Tüp bebekte başarı nelere bağlıdır ve ihtimal ne kadardır?
Tüp bebekte başarıyı etkileyen en önemli faktörlerden birisi çiftin yaşıdır. Zira yaş ilerledikçe üreme fonksiyonları azalmakta, kaliteli yumurta ve sperm üretimi ihtimali de düşmektedir. Bu bağlamda 35 yaşın altındaki kadınlarda tüp bebek başarı oranı % 50, canlı doğum yapabilme oranı da yaklaşık % 40 civarındadır. Bu oran 40 yaşına yaklaşıldığında % 20’ye düşerken, 40 yaşın üzerindeki kadınlarda % 10’lara kadar inebilmektedir. Bunun yanında kadının yumurtalık kapasitesi, sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklar, aşırı kilolu olup olmaması, erkeğin sperm kalitesi ve kadının stresli bir yaşama sahip olup olmadığı da tüp bebekte başarı oranı ile doğrudan ilişkilidir. Ayrıca kadının genetik özellikleri ve başka bir rahatsızlığı bulunup bulunmadığı sorunsalı da tüp bebekte başarıyı etkilemektedir.
Kaynak: http://alpersismanoglu.com/