Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde 15 Ağustos’ta PKK’lıların hendek kazmasıyla başlayan olaylar, 5 gün sürdü. 5 günün ardından Şemdinli’ye ulaştığımızda Altınsu Köyü girişindeki hendekler kapanmış, yol ulaşıma açılmıştı. Ancak yakılan araçların enkazı ve evlerdeki çatışmanın izleri yaşananları anlatıyordu. Top atışları nedeniyle çıkan yangının dumanı Şemdinli’nin üzerinde yükseliyordu. Şemdinli adeta ölü bir kasaba görünümündeydi. Kentte açık işyeri sayısı iki elin parmağını geçmiyor. Bazı vatandaşlar ailelerini yakın olan köylerine götürürken, bu imkânı olmayan 10 binden fazla insan, çoluk çocuk Derecik’te sıfır noktadan Irak’a gitmiş.
‘BARIŞ İSTİYORUZ’
Ailesiyle çatışmanın ortasında kalan, evine roket mermisi isabet eden Naci Onay, ilk fırsatta ailesini minibüse bindirip köye göndermiş. Binlerce kişinin minibüs ve kamyonlara binip Derecik’ten yaya olarak Irak’a geçerek Şemdinli’den göç ettiğini söyleyen Onay, “Artık barış istiyoruz, savaş ortamı istemiyoruz’’ dedi.
Altınsu girişinde kamyonu yakılan Hanifi Oğuz ise “Buraya vardığımızda çatışmalar başlamıştı. Canımızı kurtarmak için araçları bırakıp kaçtık, dün geldiğimizde de araçlarımızın yanmış olduğunu gördük. Mağdur durumdayız, keşif yapılmadı, tutanak tutulmadı. Biz de bu ülkenin vatandaşıyız. Ben aslen Vanlıyım, benim için Şemdinli de Van da Trabzon da İstanbul da aynıdır ama ne geliyorsa hep bizim başımıza geliyor. Artık bu savaş bitsin’’ diye konuştu.
HAYALET KASABA
Lice’deki durumu görmek için Diyarbakır’dan yola çıktık. Günde 10 bin aracın kullandığı Diyarbakır- Bingöl Karayolu’nda bu sayı 500’e kadar düşmüş durumda. Yolda askeri araç dışında neredeyse araç görmüyoruz. Lice’ye giden karayolu güvenlik nedeniyle kapatıldığı için Lice’ye Hani İlçesi üzerinden ve köy yollarından 1 saatte ulaştık. Hayalet kasabaya dönen Lice’de caddeler bomboş, dükkânlardan alışveriş yapan kimse yok. Merkez nüfusu 12 bin 500 olan ilçede son 2 haftada 8 bine yakın kişi köye veya Diyarbakır’a gitmiş. İlçedeki 300 esnaf kan ağlıyor; kirasını, kredisini ödeyememekten dert yanıyor. Öğle saatlerinde köylerden cuma namazı için ilçeye gelenler sessizliği bozuyor. Köylüler, imamlarının da çatışma nedeniyle köyü terk ettiği için ilçeye geldiklerini anlatıyor.
LİCE: HUZUR İSTİYORUZ
HDP’nin yüzde 96 oranında oy aldığı ve daha önce sürekli devletin eleştirildiği Lice’de vatandaş, güçlü bir şekilde olmasa da dolaylı olarak hem PKK hem de HDP’yi eleştiriyor, “80 milletvekili gönderdik, 90’lı yıllara dönmek istemiyoruz. Barış istiyoruz, huzur istiyoruz, ekmek bile istemiyoruz. Cumhurbaşkanı operasyonları durdursun, siyasetçiler oy uğruna asker, polis ve gerillayı öldürtmesin” diyor.
Esnaf Nejat İzgi, çatışma sonrası eşi ve çocuklarını Diyarbakır’daki yakınlarının yanına gönderdiğini belirterek, “1990’larda kötü olaylar yaşadık. Eskiye dönme kaygısıyla halkın büyük bölümü aniden göç etti” ifadesini kullandı. Lice’de lokantada aşçı olan Mehmet Şerif Toprak ise “Benim bir çocuğum Hatay’da asker, Allah korusun onun da ölüm haberini alabilirim. Akan kardeş kanı dursun” diye konuştu.
13 DOKTORDAN 1 PRATİSYEN KALDI
Lice’nin yanı sıra Kulp ve Kocaköy ilçelerinde yaşayan 50 bin kişiye hizmet veren ve günde 300 hastanın başvurduğu Lice Devlet Hastanesi’nde 4 uzman hekim, 2 diş hekimi, 7 pratisyen hekim görevli. Ancak çatışma sonrası sadece 1 pratisyen hekim kalmış, o da acil serviste görev yapıyor. Çıkan çatışmalarda yaralanan ve 25 yataklı hastanede yatan hastalar, Lice’de doktor olmadığı için evlerine gönderilmiş. Kamu Hastaneler Birliği doktorlarla ilgili tutanak tutarken, doktorların can güvenliğini gerekçe gösterip Diyarbakır’a gittiği öğrenildi. Doktorlar dışındaki 74 sağlıkçıdan 60’ıysa Diyarbakır’dan ilçeye gelip gidiyor.
‘ÇOCUĞUM KUCAĞIMDA YATMAYA BAŞLADI’
Cebindeki parayı gösterip 13 liralık iş yaptığını anlatan ayakkabıcı Mehmet Tekin, “Doğu ve Güneydoğu yanıyor. Lice’de yaşayanların yüzde 5’i kaldı. Çocuklarımı olaylara karışmaması için Batı illerine çalışmaya gönderdim” dedi. Müteahhit Bedri Yiğiter ise “Silah sesleri nedeniyle 12 yaşındaki oğlum kucağımda yatmaya başladı” diye konuştu. Öte yandan Muş Valiliği 1 aydır yaşanan terör nedeniyle 3’ü uzman hekim, 1’i pratisyen hekim olmak üzere 18 sağlık personelinin Varto’dan ayrıldığını açıkladı.