Türkiye’nin, ilk etapta 2 bin Suriyeli muhalife “eğit-donat” desteği vereceği ABD tarafından açıklanırken, Ankara’nın Iraklıların eğitimine katılmayacağı belirtildi. Türkiye’nin Suriyeli muhalifler için verdiği eğitim desteğine karşın, eğitim ve donatım alan kişilerin gelecekte IŞİD ya da bir başka gruba katılmayacaklarının ise garantisi bulunmadığına dikkat çekiliyor.
Washington-Ankara arasındaki görüşmeler, bu hafta askeri planlama düzeyine geçecek ve görüşmeler için heyetler Ankara’da bir araya gelecek. Görüşmelerde başta eğitim konusu olmak üzere ABD ile yapılacak işbirliğinin kapsamının ele alınması bekleniyor.
‘Yarın Türkiye’ye karşı savaşabilirler’
Dışişleri Eski Bakanlığı ve Afganistan Özel Temsilciliği de yapan ve Afgan ordusunun eğitimi sırasında etkin görev alan Hikmet Çetin, Suriye’de eğitim ve donatım desteği vermenin uluslararası meşruiyeti olmadığını vurgulayarak, eğitilecek kişilerin yarın Türkiye için tehdit oluşturabileceğine işaret etti. Çetin, “Afganistan’da Güvenlik Konseyi kararı vardı. Rusya’nın bile desteği vardı. Ama bugün Suriye’de ‘eğit-donat’ demek etik bakımdan da yanlış, siyasi bakımdan da. Türkiye, bugüne kadar zaten Suriye muhalefetine destek verdi ama onlar El Kaide’ye de gittiler, El Nusra’ya da. Bölgede sayısı bilinmeyen örgüt var. Eğiteceğiniz kişileri nasıl seçeceksiniz, onların ne yapacaklarını nasıl kontrol edeceksiniz? Bunun hiçbir güvencesi yok. Dışarıdan müdahalelerle bir ülkenin rejimini değiştirmede sonuç alınamadığı ortada. Eğitilenlerin yarın nerede, kimin yanında yer alacağınının garantisi yok. Bu eğitimlerin TSK bünyesi içerisinde verilmesi daha da tehlikeli.”
Gözler Apaydın’da
Türkiye’nin ilk etapta resmi eğitim vereceği 2 bin Suriyeliyi nasıl seçeceği de gözlerin yeniden, Suriye’den sığınmacıların ilk geldiği dönemde büyük tartışmalara neden olan Apaydın Kampı’na dönmesine neden oldu. Suriyeli komutanların bulunduğu ve giriş çıkışların kapalı olduğu kampta bulunanlara Türkiye’nin geçen yıllarda da eğitim verdiği belirtilmişti. CHP Antakya Milletvekili Refik Eryılmaz, “Bu kampa giriş çıkışlar hala yasak. Orada Suriye’den kaçan militanların olduğunu biliyoruz” derken verilecek eğitimin meşruiyetinin bulunmadığına işaret ederek şunları söyledi:
“Suriyelilere eğitim desteğinin verildiğine dair uzun süredir haberler var. Bugüne kadar Türkiye’de eğitiliyor, sınırın öte yanında ise silahla donatılıyorlardı. Adana’da yakalanan TIR’lar, Reyhanlı iddianamesi bunun kanıtı. Ancak şimdi Türkiye resmen silahlı bir örgüte yataklık yapıyor.
Bunun hiçbir meşruiyeti yok. Burada silahlı örgüt üyelerinin bulunması dahi suç ve bu yüzden Uluslarararı Adalet Divanı’nda yargılanmaları gerekir.”
Bunun hiçbir meşruiyeti yok. Burada silahlı örgüt üyelerinin bulunması dahi suç ve bu yüzden Uluslarararı Adalet Divanı’nda yargılanmaları gerekir.”