İZMİRLİ Seda ve Yener Çıtak çifti, düğün gecesi çekilen fotoğraf ve video görüntülerini bilgisayar hard diskinin çökmesi sonucu silindiğini belirterek kendilerine teslim edemeyen fotoğrafçı ile düğün salonu işletmecisine 500 lirası maddi, 10 bin lirası manevi olmak üzere toplam 10 bin 500 TL tazimat istemiyle dava açtı.
2 yıl önce evlenen Seda ve Yener Çıtak çifti, düğünlerini Bornova Manavkuyu’da bulunan L.A.'ya ait düğün salonunda yapmak üzere, fotoğraf ve video çekimi dahil 4 bin liraya anlaşıp sözleşme imzaladı. Sözleşmede, düğün salonuyla anlaşmalı olan H.İ.A.'ya ait fotoğrafçılık şirketi dışında fotoğraf ve video çekimi yapılmayacağı da belirtildi. Çıtak çifti mutlu bir şekilde sevenleri ile gece boyunca dans edip, halay çekip kameraya karşı pozlar verdi.
Anlaşma gereği düğünden bir süre sonra çekilen fotoğraf ve video görüntülerini teslim almaya giden Seda- Yener Çıtak çifti, önce işletmeci L.A.'nın yanına, sonra da salonun anlaşmalı olduğu fotoğrafçı H.İ.A'.ya gitti. İddiaya göre H.İ.A., fotoğrafların kaydedildiği hard diskin çöktüğünü söyledi. Hiç fotoğraf olmadığını belirtip, 3 saatlik video görüntülerini teslim etti. Ancak onların da sadece 20 dakikalık bölümde ses olduğu, görüntünün bulunmadığı anlaşıldı.
Ellerinde mutlu günlerini gösterecek hiçbir fotoğraf ve video olmadığını öğrenince şoke olan Çıtak çifti, avukatları aracılığıyla bir süre önce mahkemeye başvurdu. Çıtak çifti, avukatları Pervin Selçuk ile Azat Elçi aracılığıyla, nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dilekçe verip, fotoğraf ve video çekimini yapan fotoğrafçı ile düğün salonu işletmecisine, 500 lirası maddi, 5'er bin liradan 10 bin lirası manevi olmak üzere toplam 10 bin 500 TL tazminat istemiyle dava açtı.
Çıtak çifti, dava dilekçesinde, evlenme merasimi, düğün gibi önemli günlerin insan hayatında bir kere yaşandığına, tekrarlanmasının mümkün olmadığına dikkat çekerek, "Davalı taraf sözleşmeye aykırı davranmıştır. Bu özel günümüzü illeride doğacak çocuklarımıza gösteremeyeceğiz. Düğünler insanın hayatında çok önemli yer tutmaktadır. Bizim düğün görüntülerimiz olmadığı için ileriki yıllarda bu anımızı izleme imkanı da tamamen yok olmuştur. Psikolojik olarak bu olay bizleri çok etkiledi. Ailece büyük bir manevi ıstırap çektik" dedi.
Çıtak, çiftinin avukatı Pervin Selçuk da müvekkillerinin bilgisayarda yapılan çalışma sonucu fotoğraf ve görüntülerin kurtarılabileceği umuduyla aylarca beklediklerini, sorumluların yükümlülüklerini yerine getirmek yerine oyalama yoluna başvurduklarını, sonra da hakeret ettiklerini öne sürdü. Müvekkillerinin yaşananlar karşısında ve en mutlu günlerinin fotoğrafları ile görüntülerinin bulunmayışı nedeniyle küçümsenemeyecek boyutta üzüldüklerini vurgulayan avukat Selçuk, "Ayrıca kendileri ve yakınları yaşamları boyunca bu üzüntüyü yaşayacaktır. Karşı taraf gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek ihmal ve tedbirsizlik sonucu bu çok mutlu günün görüntülerinin elde edilmesi sonucunu ortadan kalkmıştır. Edimini yerine getirmeyen davalıların bu üzüntüyü hafife alması, olumlu yaklaşım göstermemesi, müvekkilerimin kişilik haklarını zedelemiştir. Bu nedenle taraflardan toplam 10 bin 500 TL tazminat istiyoruz" dedi. Amaçlarının bu kişilerin başkalarına da aynı üzüntüyü yaşatmamaları olduğunu dile getirdi.
İzmir 10’uncu Asliye Hukuk Mahkemesi’nde devam eden tazminat davasında davalılar olayda bir sorumlulukları olmadığını öne sürdü. Hakim, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve tarafların varsa yeni taleplerini bildirmeleri için duruşmayı 26 Mayıs’a erteledi.
2 yıl önce evlenen Seda ve Yener Çıtak çifti, düğünlerini Bornova Manavkuyu’da bulunan L.A.'ya ait düğün salonunda yapmak üzere, fotoğraf ve video çekimi dahil 4 bin liraya anlaşıp sözleşme imzaladı. Sözleşmede, düğün salonuyla anlaşmalı olan H.İ.A.'ya ait fotoğrafçılık şirketi dışında fotoğraf ve video çekimi yapılmayacağı da belirtildi. Çıtak çifti mutlu bir şekilde sevenleri ile gece boyunca dans edip, halay çekip kameraya karşı pozlar verdi.
Anlaşma gereği düğünden bir süre sonra çekilen fotoğraf ve video görüntülerini teslim almaya giden Seda- Yener Çıtak çifti, önce işletmeci L.A.'nın yanına, sonra da salonun anlaşmalı olduğu fotoğrafçı H.İ.A'.ya gitti. İddiaya göre H.İ.A., fotoğrafların kaydedildiği hard diskin çöktüğünü söyledi. Hiç fotoğraf olmadığını belirtip, 3 saatlik video görüntülerini teslim etti. Ancak onların da sadece 20 dakikalık bölümde ses olduğu, görüntünün bulunmadığı anlaşıldı.
Ellerinde mutlu günlerini gösterecek hiçbir fotoğraf ve video olmadığını öğrenince şoke olan Çıtak çifti, avukatları aracılığıyla bir süre önce mahkemeye başvurdu. Çıtak çifti, avukatları Pervin Selçuk ile Azat Elçi aracılığıyla, nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dilekçe verip, fotoğraf ve video çekimini yapan fotoğrafçı ile düğün salonu işletmecisine, 500 lirası maddi, 5'er bin liradan 10 bin lirası manevi olmak üzere toplam 10 bin 500 TL tazminat istemiyle dava açtı.
Çıtak çifti, dava dilekçesinde, evlenme merasimi, düğün gibi önemli günlerin insan hayatında bir kere yaşandığına, tekrarlanmasının mümkün olmadığına dikkat çekerek, "Davalı taraf sözleşmeye aykırı davranmıştır. Bu özel günümüzü illeride doğacak çocuklarımıza gösteremeyeceğiz. Düğünler insanın hayatında çok önemli yer tutmaktadır. Bizim düğün görüntülerimiz olmadığı için ileriki yıllarda bu anımızı izleme imkanı da tamamen yok olmuştur. Psikolojik olarak bu olay bizleri çok etkiledi. Ailece büyük bir manevi ıstırap çektik" dedi.
Çıtak, çiftinin avukatı Pervin Selçuk da müvekkillerinin bilgisayarda yapılan çalışma sonucu fotoğraf ve görüntülerin kurtarılabileceği umuduyla aylarca beklediklerini, sorumluların yükümlülüklerini yerine getirmek yerine oyalama yoluna başvurduklarını, sonra da hakeret ettiklerini öne sürdü. Müvekkillerinin yaşananlar karşısında ve en mutlu günlerinin fotoğrafları ile görüntülerinin bulunmayışı nedeniyle küçümsenemeyecek boyutta üzüldüklerini vurgulayan avukat Selçuk, "Ayrıca kendileri ve yakınları yaşamları boyunca bu üzüntüyü yaşayacaktır. Karşı taraf gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek ihmal ve tedbirsizlik sonucu bu çok mutlu günün görüntülerinin elde edilmesi sonucunu ortadan kalkmıştır. Edimini yerine getirmeyen davalıların bu üzüntüyü hafife alması, olumlu yaklaşım göstermemesi, müvekkilerimin kişilik haklarını zedelemiştir. Bu nedenle taraflardan toplam 10 bin 500 TL tazminat istiyoruz" dedi. Amaçlarının bu kişilerin başkalarına da aynı üzüntüyü yaşatmamaları olduğunu dile getirdi.
İzmir 10’uncu Asliye Hukuk Mahkemesi’nde devam eden tazminat davasında davalılar olayda bir sorumlulukları olmadığını öne sürdü. Hakim, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve tarafların varsa yeni taleplerini bildirmeleri için duruşmayı 26 Mayıs’a erteledi.