Tahliyesizlik...
Televizyonları başına toplayıp da Libya’dan gelenleri elinde çiçekle karşılayan Bakan, “Dünyanın en büyük tahliye operasyonunu yaptık” dedi ya…
Biz Ankara’da eve gidemedik…
Tahliyesizlik…
Kar yağınca Çankaya yokuşunu çıkmak isteyenler çıkamayıp geri indikleri için… İnmek isteyenler de inemeyip geri çıktıkları için tahliye olunamadık…
*
Bakan Libya’dan gelenlere otel, sıcak çorba, kavurma, yatak, pijama da hazırladıklarını açıkladı:
“Vatandaşlarımız çişlerini yapıp yatacaklar…”
İstanbul’da, Ankara’da, insanın Libya üzerinden eve gidesi geliyor…
Kalabalıklar şehrin içinde mahsur kaldılar… Araçlar hareket edemediği için, hareket edenler de duramadıkları için…
Tahliyemiz olunamadı…
*
Türkler yanında, buldukları Meksikalıları, Arjantinlileri, Peruluları, Kenyalıları da tutup Marmaris’e getirdiler.
Bakanlar, “tarihin en büyük tahliye operasyonu” vesilesiyle gelenleri öptüler…
Önceki akşam, kaymasın diye kaputunun üzerine yirmi kadar yardımsever vatandaşın bindiği Murat 131, hızlanıp da üzerindekiler düşünce ve kayıp geri geri gelince…
Tahliyeleri olunamadı…
*
Bakan, dünyanın en başarılı tahliye operasyonunun Başbakan’ın talimatıyla yapıldığını belirttikten sonra… Geminin merdiveninden inenleri de kollarından tutup “Dikkat edin, düşmeyin ciğerim” dedi, Başbakan’ın talimatıyla…
Kar yağınca tam iki yüz yirmi araç, içindeki insanlarla birlikte düştü önceki gece yoldan aşağıya…
6 ölü…
İstanbul, Ankara, İzmir’de 130 yaralı…
Şehirlerarası yollar kapandığı gibi, okullardaki öğrenciler de tahliye edilemedikleri için, öğrenime ara verildi…
Ve TBMM…
“Yollar kapanıyor, sonra eve gidemezsiniz” gerekçesiyle erken kapandı oturum…
Daha sabahı “Libya’dan tarihin en büyük tahliye işini” anlatan Başbakan’ı alkışlayan AKP milletvekilleri, eve gidemeyeceklerini anladıklarında, erkenden “Destur…” diyerek kaçtılar…
O sırada tuzlama aracı zannettiğimiz McDonald’s arabasını yolun kenarından alkışladığımız için…
Biz tahliye olunamadık…