ONUNCU KÖY
BEKİR COŞKUN
Atatürk Gelmemiş Gibi Yapmak...
“Atatürk’ün Ankara’ya gelişi...”
Bu küçük cümlenin Atatürk karşıtı yobazların ruhlarında ne denli travma yarattığını bilemezsiniz...
Çünkü her şey o “geliş” ile başlıyor...
Tarikatların, medreselerin, şıhların, mollaların, dergâhların hâkimiyeti... Din adı altında bir ulusun iliklerine kadar emilerek sömürülmesi... Yobazların ilkel kara düzeni...
Tümü o “geliş” ile gidiyor...
Onun için “gelişi” hiçbir zaman hoş karşılamadılar...
Kızdılar “geliş”e...
*
Ellerinden gelse her sene o gün, tam tersi için törenler-kutlamalar-şenlikler yapacaklar:
“Atatürk’ün Ankara’dan gidişi...”
*
Bu yüzden “Trafik tıkanıyor” bahanesiyle (ki İzmir’in bütçesi kadar alt-üst geçitlere para harcanan Ankara trafiğinin halini bir görseniz) dünkü “geliş” kutlamalarındaki koşuya güzergâh vermediler.
Ve geleneksel koşu iptal edildi.
Oysa ben o güzergâhın her gün iki kez yolcusuyum. AKP Genel Merkezi de o güzergâhtadır... Zırt pırt trafik durdurulur, yollar kesilir, ara çıkışlar engellenir, ambulanslar, hastalar, okul çocukları bekletilir...
Camdan başını uzatanlar sorar:
“Niye tıkandık?..”
“Geliş...”
“Kim?..”
“Tayyip Erdoğan, partiye geliyor...”
*
Atatürk’ün “geliş”ini sevmiyorlar...
Çünkü “gelişin” ruhu dahi gözükse, biliyorlar ki bu kendileri için “gidiş” anlamına gelir...
“Geliş” onlar açısından kötü haber...
Zaten 8 yıldan beri sinsi sinsi yaptıkları şey Atatürk’ün “gidişi”ni sağlamak değilse ne?..
Tam bunu başardıklarını sandıkları anda, demek ki o rüyalarına giren haberi alıyorlardır:
“Atatürk’ün temsili gelişi...”
O zaman kızıyorlardır “geliş”e...
Tüyleri diken diken oluyordur...
“Atatürk gelmemiş gibi” olsun istiyorlardır...
*
İşte; şimdi de “Atatürk’ün temsili gelişine” güzergâh vermediler...
Olsun...
“Geliş”ten bu kadar korkmaları dahi “gidiş”in teminatıdır...