Prof.Dr. Eyidoğan: "Deprem olacak mı" tartışmaları gereksiz
İTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Türkiye'nin, son 100 yılda en fazla deprem kaydedilen ülkeler bakımından 8'inci sırada olduğunu belirterek, "Yeni deprem olacak mı?' tartışmaları gereksiz" dedi.
Avcılar'daki Eğitim Sen 7 No'lu Şube tarafından düzenlenen 'Depremleri tanıyalım, kayıpları azaltalım' başlıklı toplantıya konuk olan Prof.Dr. Haluk Eyidoğan, her depremden sonra kendisi dahil çok sayıda bilim insanından fay değerlendirmesi istenirken, "Ne zaman deprem olacak?" gibi sorulara yanıt bulunması için yer bilimcilerin görüşlerine başvurulduğunu anlattı. Prof.Dr. Eyidoğan, buna karşılık, binalar ve bunları yapan kesimlerin tartışılmadığını, bir depremden sonra inşaat mühendisi, demirci veya müteahhit veya bunları temsil eden kuruluş sözcülerinin ekrana çıkmadığını belirterek, şöyle dedi:
"Ekrana jeolog-jeofizikçi; Naci Görür, Haluk Eyidoğan, Celal Şengör çıkıyor. Jeolog-jeofizikçi fayın yerini, zemini bulur. Ancak, nasıl bir temel atılırsa ve hangi mimari çalışma uygulanırsa yapı sağlam yapılır konusunda etik olarak bilgimiz yok. Bunlara kim değinecek? Herkes kendi mesleğinin etiği çerçevesinde konuşmalı."
Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Türkiye'nin, son 100 yılda en fazla deprem kaydedilen 8'inci, nüfusa göre en fazla ölüm görülen ülkeler arasında 6'ncı sırada olduğunu ve yılda ortalama 1 milyar dolar ekonomik kaybe uğradığını anlattı. Prof. Dr. Eyidoğan, şöyle devam etti: "Yılda 7 bine yakın bina deprem riski ile yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. MTA haritasına göre, Türkiye'de son 120 yılda 4'ten büyük 8 bin 700 deprem var. Ortalamalara göre bu coğrafyada her yıl 4'ten büyük73, 5'ten büyük 10, 6'dan büyük 1 deprem var. Fay haritasında kırmızı bölgede bulunanlar tehlikeyi göze alarak burada yaşıyor demektir. Marmara'da deprem olacak mı- olmayacak mı tartışmaları gereksiz. Bilim insanlarının yıllardan bu yana yaptığı tahminlere göre belirlenen bölgede deprem olma olasılığının yüzde 65. Her geçen yıl tehlikenin daha artıyor. 1999 Gölcük Depremi'nin 100 kilometre uzağındaki İstanbul'un ilçeleri Avcılar, Küçükçekmece, Bağcılar, Bayrampaşa, Büyükçekmece, Küçükçekmece, Bakırköy, Bahçelievler, Fatih'in en fazla etkilenen yerler oldu. Avcılar ve Küçükçekmece'nin çok özel jeolojik yapıya sahip olması zemin hareketini büyütüyor. Beşiktaş, Gölcük'e daha yakın. Orada yer hareketi 1 ise, Avcılar'da 5. Bu nedenle Avcılar ve Çekmece havzasında, sahil kesimlerinde yapılaşmanın çok daha özenli olması gerek."Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, olası Marmara depreminin yol açacağı olası tusunaminin yanı sıra denizin bazı kesimlerindeki 15-20 metre kalınlığında kil tabakalarının oluşturduğu heyelan tehlikesi bulunduğunu, bunun 'Depremsiz tsunami'ye neden olabileceğini ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.