***

Sabahı sabah ettiğimiz o zor geçen geceden sonra erkenden kalkıp, yeni alınmış giysilerimizi giyip, bilmediğimiz, tanımadığımız evlerin kapısını çalardık. O zamanlar tam anlamını kavrayamadığımız ama ezberlediğimiz cümleyi söylerdik. Kapıyı, bir cift gülen göz açardı.“ Bayramınız mübarek olsun”, deyip el öperdik.Beklerdik sonra, bayram harçlığımızı, şekerimizi  yada mendilimizi. Sevinirdik…

Çocukken sevinmek mutlu olmak o kadar kolaydı ki, bayramlar o kadar güzel o kadar anlamlıydı ki…

Kırmızı renkli, beyaz çiçek desenleri olan bir çift terlik hazırlamıştı komşumuz bir bayramda. Onlarca çift terliğim oldu, ama kırmızı terlikleri hiç unutamadım.

Elini öptüğümüz insanlar ” El öpenleriniz çok olsun evladım” diyerek minnet duygularını ve sevinçleriniifade ederlerdi. Ama biz bunu hiç anlamazdık tabii, bizim aklımızda sadece alacağımız hediye ve şeker vardı. Artık biz bekliyoruz, kapımız  çalsın, cıvıl cıvıl çocuklar gelsin diye. El öpenlerimiz çok olsun diye. Ama artık çocuklar kapıları çalmaktan vazgeçtiler.Ah nerde eski bayramlar diyoruz, ama özlediğimiz bayramlar değil aslında. Belki çocukluğumuz, belki kaybettiklerimiz. Eksik var bayramlarda, eskisi gibi değil.

Artık çocuklar bilmediği evlerin kapısını çalıp, Bayramınız mübarek olsun demiyor.  Belki küçük şehirlerde bunlar hala yaşanıyordur  ama biz büyükşehirlerde artık bunları hiç görmüyoruz. Çok büyük sitelerde komşularımızla asansörde veya merdivende karşılaşırsak selamlaşıp, iyi bayramlar diyoruz.

Çocuklar için, mendiller,çoraplar hediyeler hazırlamıyoruz. Eskiden, büyüklerin ev ziyaretlerindeki konuşmalarda “Bu bayramı da gördük, bakalım bir daha ki bayramı da görecekmiyiz” demelerini duyardım. Ne demek ki bu? 

Ölüm çocukken ne kadar uzak!...

Geriye dönüp baktığımda,kaybettiklerimizi hatırlıyorum. İçim burkuluyor. Ebedi istirahatlerine  çekilen, bizi  o terlikle, mendillerle sevindiren insanlar geliyor aklıma. Bugün bayram…  Bizi o bayram günleri mutlu eden herkese dualarımızın ulaşmasını diliyorum.

Gülümsüyorlar… Belki bize gösteremiyorlar ama gülümsüyorlar.

Bayramların en güzel taraflarından biri bence küs olanların barışması. Dinimizde küs olanların üç günden fazla dargın durmaması  öğütlenmiş.  Hadis-i şerifte; “Sana darılan git barış! Zulüm yapanı affet. Kötülük yapana iyilik et!” buyurulmuştur.  Bütün dargınların barışmasını temenni ediyor ve nice güzel bayramlar diliyorum hepinize.

Bayramınız kutlu olsun.

Sevgiyle kalın