İstanbul'u ortak akılla yöneteceğiz
Ortak masada buluşun
Heyetin ikinci durağı, Kadıköy Hasanpaşa’daki İBB’ye ait kapalı pazar inşaatı oldu. Burada İmamoğlu’nu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve Pazarcılar Odası Başkanı Mehmet Emin Yarar karşıladı. İnşaatı bitme aşamasına gelen kapalı pazarda incelemelerde bulunan İmamoğlu, projeyi üzerinden pazarcı esnafının taleplerini dinledi. İmamoğlu, İBB yetkilileri ve esnafın kurulacak ortak bir masada bir araya gelerek sorunlara çözüm bulmasını istedi. Pazar yeri incelemesinin ardından inşaat alanının yakınındaki Anadolu Yakası Pazarcı ve Seyyar Esnaf Odası’na geçen İmamoğlu, pazar konusunun kendileri için çok önemli olduğunu vurguladı.
Pazar yeri sorunu çözülecek
Kentin trafik sorununun belli oranda semt pazarlarından kaynaklandığını belirten İmamoğlu, şunları söyledi: “Bu, bizim şehircilik karakterimizi de ilgilendiriyor artık. Pazarcının da 10 yıl sonrasını görmesi lazım. Yoksa bugün konuştuklarımızı yarın çocuklarımız konuşacak. Bu esnafa yakışmaz, bize ise hiç yakışmaz. Çünkü onlardan önce bizim görmemiz lazım. Belki bu esnafı da göçebelikten kurtaracak. Fikrimi söylüyorum sadece, ‘Doğrudur’ demiyorum. Bunu çalışmamız lazım. Bunu pazarcı ile de çalışacağız. Dünyadaki örneklerine bakacağız. Tüketicinin eğilimine bakacağız. Oluşturacağımız ‘Gıda Konseyi’ ve tarım politikalarımızla ilgili kuracağımız masamızın buraya katkısı olacak. Pazarcılığın geleceğini halletmemiz lazım. Pazarlarımız 10 sene öncesinden daha kötü şimdi. Her yerde açıldı. Her yerde açılması marifet değil ki bunun. Pazar yeri sorunu çözülecek. Pazarcı kendisine çeki düzen verecek. Oturacağız, kurallarını koyacağız. Oturacağız, bu işin bir meslek olduğunu insanlara anlatacağız. Pazarcı orada pazarcı olduğunu gösterecek. Elbisesini giyecek. Duruşu onu belli edecek. Ben pazarcı esnafını seviyorum. Pazarcı esnafı kendi işini sevmiyor. İşini sever hale getirmemiz gerekiyor. Bununda bir düzene ihtiyacı var. Bu kapsamda İSYÖN (İstanbul Yönetim Yenileme A.Ş.) nezdinde hızlıca bir çalışmayı isteriz. İSYÖN’’ün önderlik yapacağı bu masa da sizde olacaksınız. Bu iş büyük bir mesele. Basit bir mesele değil.”
Bu işi hızlandırmamız lazım
İmamoğlu ve beraberindeki heyet, üçüncü olarak yine Hasanpaşa’daki Gazhane Binaları Restorasyon alanına geçti. Burada yetkililer tarafından İmamoğlu’na detaylı bir sunum yapılarak şehirdeki gazhanelerle ilgili, tarihi ve teknik bilgiler verildi. Sunumun ardından restore edilen binaları gezen İmamoğlu, kompleks içinde İBB’ye ait “İstanbul Kitapçısı” olacağı bilgisini alınca, “Burada genele hitap eden kitapların da olması gerekir” dedi. İmamoğlu’nun inceleme gezilerindeki son durağı Kadıköy’deki Kurbağalıdere oldu. Yekililer, İmamoğlu ve ekibine, şantiye ofisinde Kurbağalıdere Yoğurtçu Parkı – Kalamış arasındaki Dere Islah İnşaatı’yla ilgili bilgiler verdi. Yetkilileri dinleyen İmamoğlu, Genel Sekreter Yavuz’a, “Bu işi hızlandırmamız lazım” dedi. Sunumun ardından derede incelemelerde bulunan İmamoğlu, daha sonra kameraların karşısına geçti.
Tedbirler alıyoruz
Bugünü saha gezilerine ayırdığını belirten İmamoğlu, “Kurbağalıdere’deki şantiyeyi ziyaret ettik. Su baskınlarında da sorun yaşanan alanlardan bir tanesi. Az önce Kadıköy’de Gazhane şantiyemizi gezdiğimizde sürelerin uzadığını, bitişlerinde belirsizliklerin olduğunu gördük. O nedenle bu alanları özellikle ziyaret ediyoruz. Daha hızlı hareket etmenin gerekliliği üzerinde tedbirler alıyoruz. Çok hızlı olarak hem Kurbağalıdere’yi hem Kadıköy bölgesini rahatlatacağız. Hem de Gazhane’yi faaliyete geçirerek, gerçekten ciddi bir kültürel yatırımı bitirmiş olacağız, halkımıza sunacağız. Bu noktada saha tespitlerimizi yaptık. Teknik bilgi alışverişi gerçekleştirdik. Kadıköy Belediye Başkanımızın bölgedeki tespitlerini masamıza koyduk. Bütüncül bir akılla inşallah her iki alanı da hızlıca İstanbulluların hizmetine sunmuş olacağız” dedi.
Seçime 1 ay kala işe alınma adil değil
İmamoğlu, kendisine yöneltilen, “Medya A:Ş’den 50 kişi işten çıkarılmıştı. Saraçhane’de İBB binası önünde eylem yaptılar. Haksız yere işten çıkarıldığını iddia eden bu kişiler ile ilgili ne söylemek istersiniz” sorusunu, “Yani iddiaları tabi o yönde olabilir. Arkadaşlarımızın çalışmalarının ve tespitlerinin prensipleri var. İş disiplini, iş disiplinine uymama uyma ve işte işe gelmeme gibi bir takım karakteri varsa çalışanların, ona göre uygulama yapıyorlar. Ve tabi özellikle seçim dönemlerinde işe alınmalarla ilgili araştırmaları sürüyor. Çünkü çok adil olmadığını düşündüğümüz dönemler. Seçime 1 ay, 1,5 ay kala, ister bu 31 mart seçimi olsun, ister daha sonraki dönem olsun bu süreçler çok adil işe alınma dönemleri değil. Bu anlamda arkadaşlarımın elbette ki İBB çalışanları üzerinde bir araştırması var. Ona göre işlem uyguluyorlar. Asla kişisel bir tavır veya davranış değil. Her birinin bir prensibi var. Uygun olmadığını düşünenler varsa tabii ki hukuk yolları açıktır” şeklinde yanıtladı.
Üst seviyede efor sarf eidyoruz
İmamoğlu, “Selden sonra tekrar tatile gitmeniz çok eleştirildi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz” sorusuna da “Aslında insanların konuşacak, mevzu edecek çok konusu var. Burada bir iki karakterin altını çizelim. Birincisi, Ekrem İmamoğlu belediye başkanı. Biz eforumuzla, günümüzle, saatlerimizle İstanbul için çalışıyoruz. İstanbul halkı bilsin ki, en üst seviye eforda sürece hakimiz ve çalışıyoruz. İkincisi, birilerinin anladığı anlamda bir yönetim tarzı ile biz göreve gelmedik. Yani tek kişinin her konuya karar vereceği, tek kişinin talimatla süreci yöneteceği bir anlayışla göreve gelmedik. Bakın birçok takım arkadaşım burada. Benim görevinin başında binlerce takım arkadaşım olacak ve bütüncül akılla, az önce tariflediğim gibi bu kenti yönetecek. O bakımdan bu karakteri herkesin anlaması ve hissetmesi lazım. Son olarak, gittim evlatlarımı gördüm. Son günlerindeydiler zaten. Birini alıp, geri dönmem gerekiyordu. Bu da babalık vazifesi. Bir gün erken geri döndük. Babalık vazifesi gerekli. Aile vazifesi gerekli. Tabi şu dönemde en gerekli olan İstanbul vazifesi. Bu vazifeyi ihmale uğratmadan, görev yapılır bilincini göstereceğiz İstanbul’a. Ailemizin yeri ayrı, işimizin yeri ayrı olacak. Aile fertlerimizin siyasette yeri olmayacak. Onları, orada görmüyorum, görmeyeceğim de. Belki başkaları orada sıklıkla görüyor, benim siyasi mecrada aile fertlerim olmayacağı için böyle bir durumu sonlandırmış olduk. İşimiz var. İşimize odaklandık. Tatili yeterince konuştu kamuoyundaki bazı kişiler. Bence yeterlidir” yanıtını verdi.
Gizli ittifak varsa haberim yok
İmamoğlu’na sorulan son sorusu ise, “Eşinizin de aralarında olduğu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi ve Selehattin Demirtaş’ın eşi bir araya geldiler. Kamuoyunda bu, ‘Gizli bir ittifak ve tabana bir mesaj’ diye yorumlandı…” oldu. İmamoğlu, bu soruyu da “Gizli bir kadın ittifakı varsa, benim ondan bir haberim yok. İçinde ne var bilmiyorum. Sadece 3 hanımefendinin yemek yiyip, sohbet edip dertleşmesi var. Dediğim gibi bilmediğimiz bir kadın ittifakı varsa biz de oturup düşünelim” şeklinde yanıtladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.