6111 SAYILI KANUN’UN UYGULAMA AYRINTILARI-4
YAYINLAMA:
Ancak, Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen; adli ve idari para cezaları (Kanun kapsamına girenler hariç), 7/3/1954 tarihli ve 6326 sayılı Petrol Kanununa istinaden alınan Devlet hissesi ve Devlet hakkı, mülga 22/6/1956 tarihli ve 6747 sayılı Şeker Kanununa istinaden alınan şeker fiyat farkı, mülga 10/9/1960 tarihli ve 79 sayılı Milli Korunma Suçlarının Affına, Milli Korunma Teşkilat, Sermaye ve Fon Hesaplarının Tasfiyesine ve Bazı Hükümler İhdasına Dair Kanuna istinaden alınan akaryakıt fiyat istikrar payı ve akaryakıt fiyat farkı, 4/6/1985 tarihli ve 3213 sayılı Maden Kanununa istinaden alınan Devlet hakkı ve özel idare payı ile madencilik fonu ve 10/8/1993 tarihli ve 491 sayılı Denizcilik Müsteşarlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye istinaden alınan kılavuzluk ve römorkörcülük hizmet payları 6111 sayılı Kanunun kapsamı dışında tutulmuş bulunuyor.
Veraset ve intikal vergisi mükellefiyetlerinde; beyanname verme süresinin son günü 31/12/2010 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama giriyor.2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlar genel olarak işlem anında beyanname alınmaksızın tahakkuk ettirilerek tahsil ediliyor. Bununla birlikte, harçlar da 213 sayılı Kanun hükümlerine göre tarhiyata konu olabiliyor.
492 sayılı Kanuna göre genellikle gayrimenkullerin devir ve iktisap işlemleri nedeniyle ödenmesi gereken harç tutarı ile ilgili olarak devir ve iktisap tarihinden sonra tarhiyat yapılabiliyor. Bu çerçevede, 31/12/2010 tarihi ve bu tarihten önce gerçekleştirilen devir ve iktisap işlemleri nedeniyle, tarh edilip kesinleşmiş bulunan ya da ihtilaflı olan alacaklar ile Kanunun yayımlandığı tarihten önce inceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler Kanunun kapsamına giriyor. Aynı şekilde 31/12/2010 tarihi ve bu tarihten önce gerçekleştirilen devir ve iktisap işlemleri nedeniyle Kanunun 5 inci maddesi kapsamında beyanda bulunulması da mümkün.
Diğer taraftan, 492 sayılı Kanunun 5838 sayılı Kanun ile değişmeden önceki (4) sayılı Tarifesinin I-13/a bendi uyarınca Arsa ve Arazi Üzerine Yeniden İnşa Olunacak Bina ve Sair Tesisler İçin Harç Beyannamesine (2 No.lu) dayalı olarak tarh edilmiş olup, 6111 sayılı Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ihtilaflı olan ya da kesinleşmiş bulunan tapu harçları da 6111 sayılı Kanun kapsamına giriyor.
492 sayılı Kanunun 28 inci maddesi uyarınca tahsili gereken karar ve ilam harçlarından vadesi 31/12/2010 tarihi ve bu tarihten önce olanlar ile aynı Kanuna bağlı (8) sayılı Tarife uyarınca tahsil edilen yıllık harçlardan vadesi 31/12/2010 tarihi ve bu tarihten önce olanlar kapsama giriyor.
Ücretlilerde vergi indirimi veya asgari geçim indirimi nedeniyle ilgililer veya işverenler adına tarh ve tahakkuk ettirilen gelir vergisi ve bu vergiye bağlı cezalar da 6111 sayılı Kanun kapsamında. Bu alacaklar için de 31/12/2010 tarihi esas alınacak, aylık ya da üç aylık vergilendirme dönemleri için yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde Kanun kapsamına girip girmediği tespit edilecek.
2010 yılına ilişkin olarak 31/12/2010 tarihinden (bu tarih dahil) önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları Kanun kapsamında bulunuyor Buna göre; 2010 yılına ilişkin olarak yıllık tahakkuk etmiş sayılan motorlu taşıtlar vergisi, yıllık harçlar gibi alacaklar Kanunun kapsamına giriyor.
18/2/1963 tarihli ve 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin altıncı fıkrası gereğince, yıl içinde ilk defa kayıt ve tescil edilen taşıtlara ilişkin olup, kayıt ve tescilin yapıldığı tarih 31/12/2010 tarihi veya bu tarihten önce olanlar Kanun kapsamına giriyor, bu tarihten sonra olanlar ise girmiyor.2010 yılına ilişkin olarak yıllık tahakkuk etmesi gereken motorlu taşıtlar vergisi için yapılan tarhiyatlardan 31/12/2010 tarihine kadar tahakkuk edenler kapsama girerken, bu tarihten sonra tahakkuk edenler ise kapsama girmiyor.
31/12/2010 tarihinden (bu tarih dahil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları da Kanun kapsamında. Buna göre; vergi aslına bağlı olmayan vergi cezalarında 31/12/2010 tarihinden (bu tarih dahil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak kesilen ve Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla; kesinleştiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi geçmemiş, dava açılmış veya dava açma süresi geçmemiş ya da tespit edildiği halde ceza ihbarnameleri düzenlenmemiş veya düzenlendiği halde tebliğ edilmemiş olanlar kapsam dahilinde bulunuyor. Örneğin; Kasım/2010 dönemine ait olup 31/12/2010 tarihi saat 00:00’a kadar elektronik ortamda verilmesi gereken mal ve hizmet alımlarına ilişkin bildirim formu (Form Ba) ile mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirim formunun (Form Bs) bu tarihte verilmemesine ilişkin tespitler en erken bu tarihin bittiği 00:00 saatinden sonra dolayısıyla 1/1/2011 tarihinde yapılabileceğinden, bu tespitlere ilişkin vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları Kanun kapsamına girmiyor. Kasım/2010 döneminden önceki dönemlere ait söz konusu bildirimler nedeniyle kesilecek cezalar ise Kanun kapsamına giriyor.
Vergi aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarında ise verginin ait olduğu dönem dikkate alınarak kapsama girip girmediği tespit edilecek.
Yanıtla Yönlendir
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *