DOĞA KATLİAMINA DEVAM

YAYINLAMA:
  
 
Hükümetimiz önce 6.4.2011 tarihli 6223 sayılı Kanunun verdiği yetki ile 3.6.2011 tarihinde KHK (Kanun Hükmünde Kararname) ile Çevre, Orman ve Şehircilik Bakanlığının kurulması kararı aldı. Sonra vaz geçildi iki bakanlık oluşturuldu. Erdoğan Bayraktar, ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI Veysel Eroğlu, ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI oldu. Biz ülkenin dört bir tarafındaki çevreciler, maden ocaklarına peşkeş çekilen ormanlarımıza, minik minik HES’ler (Hidro Elektrik Santralleri) için doğadan koparılan derelerimize yanar olduk. Yıl boyu Trakya’dan Enez’den, Zonguldak’tan, Rize’den, İzmir’den, İstanbul’dan, Antalya’dan, Antakya’dan geceleri sırtlarındaki çadırda yatarak, gündüzleri 25-30 Km. yürüyerek dertlerini Çankaya’ya anlatmaya gidenler ne oldu? Hepsi Gölbaşında haftalarca polis çemberiyle durduruldu. Karadeniz İsyanda, Derelein Kardeşliği gibi bir çok platformlar oluştu. Eloğlu’nun icraatlarına karşı çıkıldı. Ne oldu, Çevre ve Şehircilik gitti ama Orman ve Su İşleri Bakanlığı yine Eroğlu’nda kaldı. Doğa Derneği Başkanı Sevgili Kardeşim Güven Eken’in, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu hakkında söylediği “Doğanın seri katili” sözlerine önce tazminat davası açan ardından da Antalya basınında yer alan benzer bir haber için suç duyurusunda bulunan Bakan Eroğlu’na Antalya Başsavcılığı’ndan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine (AHİS) atıfta bulunarak yanıt geldi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin emsal kararına göre kamu adına soruşturma yapmaya gerek olmadığına karar veren Başsavcılık, bu tür haberlerden dolayı cezalandırma yoluyla yapılan müdahalenin gerekli olmadığı ve orantılılık ilkesine aykırı olduğunun altını çizdi.
Bakan Eroğlu’nun yaptığı suç duyurusuna Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AHİM)dayanarak yanıt veren Antalya Başsavcılığı kararında şu görüşlere yer verdi: “AHİM’e göre ifade özgürlüğü demokratik bir toplumun zorunlu temellerinden birini ve toplumun ilerlemesi ve her bireyin öz güveni için gerekli temel şartlardan birini teşkil ettiğini, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 10/2 maddesi uyarınca ifade özgürlüğünü korumak kabul gören veya zararsız ve kayıtsızlık içeren bilgiler ve fikirler için değil aynı zamanda kırıcı veya rahatsız edici olanlar için de geçerlidir.” Savcılık, Doğa Derneği Başkanı Güven Eken’in, sözlerinin basın yoluyla kamuoyuna aktaran gazeteciler Songül Başkaya ve Adnan Çoban hakkında da soruşturmaya gerek olmadığına karar verdi. Şehircilik konusuna gelince; Bu konuya seçilmiş komisyon üyesi olduğum, İstanbul Makine Mühendisleri Odası “Kentleşme Yerel Yönetimler, Ulaşım Komisyonu” Güven Otman çalışması ile ortaya çıkan sonuçlardan size söz edeyim. Olası İstanbul büyük depremi için alınması gerekli önlemler konusunda, İstanbul’da 3.Boğaz Köprüsü’nün gereksizliği, iyi plânlanmayan bir yatırım olduğu ortaya çıkan İstanbul’daki metrobüs sistemi, alt yapısı olmadan Ankara-Haydarpaşa arasında işletmeye konulan hızlandırılmış trenin bir kitlesel cinayete yol açacağı, İstanbul’da doğal gaz dağıtımının tüketicinin avantajına olmadığı, bu gün dahi doğal gazın tüketiciye aşırı derecede pahalı satıldığı, büyük kentlerde ve özellikle İstanbul’da plânlanan metro, hafif raylı sistem ve tramvay sistemlerinin projelerinde işletme hata ve yetersizlikleri bulunduğu, bu şekilleri ile sunumun, isteme cevap veremeyeceği, İstanbul’da özel konuma sahip şimdi satılan Şehir Hatları İşletmesinin İDO’ya yani İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’ne bağlanmasının başka ve daha vahim Üsküdar Vapuru facialarına yol açacağı, suyun rasyonel kullanımı ile vatandaşa sudan eşit şekilde gereksinmesine göre yararlanması, su havzalarının ranttan korunması, deniz ve göl kıyılarının kamuya açık ve kâr amaçlı olarak halkın yararından kaçırılmaması, CO emisyonunun azaltılması konularında ve daha bir çok can alıcı konuda, uyarılar ve eleştirsel uyarılar yapmış ve yapmayı sürdürmektedir. Uyarılar salt sözlü uyarılar olmayıp hepsi deneyim ve hesaplara dayanmaktadır. Ne yaparsan yap, istediğin kadar yürü, sonunda mutlak kazanan para oluyor. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.
 
 
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *