ORMAN YANGINLARI YİNE BAŞLADI

   Sevgili Hocam Mehmet Ali Körpınar yazmış, göndermiş, bu ayların en önemli konusu orman yangınları.
   Mustafa Kemal ATATÜRK. Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır. Sözünden hareket ederek çalışmamıza devam ediyoruz.
   Değerli Haberdar Okurları, Yaz geldi ve yine Orman yangınlarımız arttı. Orman yangınlarının artması ve hemen söndürülememesi yüzünden binlerce değerli ağacımız yok olmaktadır. Her ne kadar Orman ve Su İşleri Bakanımız yayınladığı bültenlerinde tüm Avrupa ülkelerinden daha az kayıp verdiğimizi empoze ediyorsa da, ne yazık ki yok olan ağaçlarımız kadar yeni fidanlar dikemiyoruz. Bu nedenle güzel ülkemiz giderek çöl olma tehlikesi ile karşı karşıyadır. 
   Son günlerde yaşadığımız orman yangınları:
BODRUM ALEV ALEV: Bodrum’a Bağlı Akyarlar ve İslamhaneleri köylerinde dün akşam saatlerinde yerleşim bölgelerine yakın tarım arazisinde çıkan yangın, korku dolu anlar yaşattı (8.07.2012-Milliyet)
UCUZ ATLATTIK: İstanbul’un nadir yeşil alanlarından Heybeliada’da çıkan orman yangını İstanbulluları korkuttu. 4 uçakla müdahale edilen yangın daha büyük bir felakete yol açmadan kontrol altına alındı. (18.06.2012-Milliyet).
CENNET CUNDA YANDI: Balıkesir’in Ayvalık İlçesi Cunda Adası’nda, makilik alanda başlayıp zeytinlik alana sıçrayan yangında yaklaşık 30 hektarlık alan zarar gördü (17.06.2012-Milliyet).
AYVALIK’I iHMAL YAKTI: Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki tabiat parkında önceki gece çıkan ve 30 hektarlık zeytinlik ve makilik alanı kül eden yangının ilgisizlik ve denetimsizlik yüzünden ortaya çıktığı iddia edildi (16.06.2012-Milliyet).
  Değerli okurlar; Yapılan araştırmalara göre Orman yangınlarının %94′ü insanlardan kaynaklanırken, sadece %6’sı doğal afetlerden kaynaklanıyor. İnsan kaynaklı bu yangınların önemli iki ana sebebi de ihmal ve dikkatsizlik ile kasıtmış. 
İhmal ve dikkatsizlik nedeniyle çıkan orman yangınları:
*Ormanda güvenlik tedbiri almadan ateş yakmak.
* Yakılan ateşi söndürmeden bırakmak.
*Özellikle mangal için yakılan ateşin söndürülmeden bırakılması.
*Sönmemiş sigara izmariti ve kibriti yere atmak.
*Orman içinde veya bitişiğindeki tarlalarda istenmeyen otları veya tarlalarda anız yakmak.
*Gece aydınlatması için ormanda ateşle dolaşmak.
*Cam ve cam kırıklarını ormanda bırakmak, güneş ışığının camdan yansıyarak kuru otları yakması.
* Çocukların orman içinde ateşle oynamaları.
Kasıtlı çıkarılan orman yangınları:
*Orman içinde veya bitişiğindeki tarla veya otlakları genişletmek.
* Orman içinde yapılan kanunsuz işleri gizlemek için çıkarılan yangınlar (Öyle ki öldürdüğü adamı gizlemek için orman yakan kişiler ele geçirildi). *Birilerinden intikam almak için, bir düğünü veya siyasi mitingi sabote etmek amacıyla yangın çıkarıp adam toplanmasını engellemek.
*Yabani hayvanları uzaklaştırmak.
* İş ve çıkar elde etmek.
    TÜYAP'a çıkan yolda 1998 de hiç kimseden bir kuruş almadan, Değerli dostum Hüseyin Hamarat’ın verdiği destekle diktiğimiz ATATÜRK VE CUMHURİYET ORMANI ismini verdiğimiz 4000 fidan bile kamyon şoförlerinin attığı izmaritler yüzünden 3 yangın atlattı. 
    Değerli okurlar, Olası orman yangınlarına karşı çok dikkatli olalım. Güzel ülkemizin 20,3 milyon hektarlık orman varlığının %60’ını oluşturan 12 milyon hektarlık bölümü yangına hassas bölgelerde yer alıyor. Özellikle askeri kuvvetlerimizin de orman yangınlarında aktif görev almalarını bekliyoruz. Çünkü onların olası yangınlara karşı en iyi hazırlanma ve organize olma becerilerini çok güzel şekilde kullanabileceklerine inanıyorum.  Umarım bu uyarılarımı, tüm yöneticilerimiz ve danışmanları, STK’lar ve çevreci örgütlerimiz ile ormanlarımızdan yararlanan halkımız dikkate alır, gereğini yaparlar. Kazanan güzel ülkemiz ve saygıdeğer halkımız olacaktır.   
   Hocam  Yeşil Çevre ve korunması hakkında YEŞİL EKRAN ile yeniden yayına başlayan ve çok önemli bilgileri bizlere sunan NTV’yi kutlarım diyor, ben de ÇEVRE SAYFASIYLA ödül alan Haber Türk Gazetesine teşekkür ediyorum. Her ne kadar Büyükşehir Belediyesinin yaptığı sahil katliamı şikayetimizi kale almasa bile.
   Sevgili okurlar, Eski Vali Erol Çakır’ı çok arıyorum bir çevreci olarak. İngiltere’den, Hollanda’dan 1999 depremi sonrası Lions ve Rotaryan’lardan talep ettiğimiz ve onların gönderdiği, depremzedelere ev olan ve işlevini tamamladıktan sonra Orman Bölge Şefliklerine verdiğimiz karavanlarda lise öğrencisi çevreci çocuklarımıza yaptırdığımız birer haftalık orman kamplarında onları eğitmiştik. Sonra maalesef bu kamplar bitti. Yazık oldu.
   Sevgili okuyucular, ormanlık alanda gördüğünüz en küçük duman ve ateşi en kısa zamanda 177 nolu telefonla bildirerek yardım isteyelim. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.