ATATÜRK’ÜN ÇEVRE VE İNSAN PROJELERİ

YAYINLAMA:
Sevgili Doğa Severler, Sevgili Çevre Dostları, Son zamanlarda ülkemizin çok çeşitli bölgelerinden doğaya verilen zararlar konusunda o kadar çok E-Posta alıyorum ki bunaldım artık. İmzayla destek isteyenler, internet yoluyla dert yanalar bitmiyor. Ama ülkemiz bitiyor. Yine bir Atatürk lazım. 
 Büyük Önder, Büyük Asker, Büyük Devlet adamı, Büyük Çevreci, dünyanın her yüz senede bir çıkardığı insanlardan biri olan Atamızı saygıyla andık. Her 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim büyüklüğünü yeniden takdir ediyoruz. Bu günlerde, onun yaşarken gerçekleştirdiği ÇEVRE VE İNSAN ile ilgili projelerini sizlere sunmak çok zevkli bir görev olacak benim için. Hepside uygulanmış. Doğu Karadeniz’de dereler, onun o zamanlar yaptığı fabrikalar, madenler, saymakla bitmez öz mallarımız satılırken bakın onun yaptıklarına. Cumhuriyetin ilk yıllarından başlanarak o zamanki kıt imkânlarla gerçekleştirilen ÇEVRE VE İNSAN projelerine bir bakın da, Atatürk Devlet Adamı değildi. Ekonomi bilmezdi diyenlere anlatın. Anlatabilirseniz.

Atatürk’ün Çevre ve İnsan ile ilgili olarak gerçekleştirdiği projeler.
1- Toplu ulaşım
2- Sanayileşme
3- Kent kimliği
4- Ormanların korunması
5- Tarım toprakları ve köylü
6- Yerli malı üretimi ve tüketimi
7- Bilim ve Eğitim
8- Ağaçlandırma ve doğa sevgisi
9- Paylaşımcılık ve kalkınma
Hatırlarsınız çocukluğumuzun yerli mallar haftası kutlamalarımızı. Köylünün efendi olduğunu, meyvesini toplayanların komşularıyla paylaşımını. Gelen kişiyi tanımasa bile Tanrı Misafiri deyip kapısını açmasını yiyeceğinin çoğunu ikram etmesini. Ondan bu yana gelen yöneticilerimizle farkını görün.
Toplu Ulaşım: Bu proje Atatürk için çok önemliydi. Kurtuluş savaşından yeni çıkmış bir ülkenin en uzak köşesine, her yurttaşın ulaşabilmesi için ana yurdu demir ağlarla dört baştan örerek demir yollarını kurdu. 1930 yıllarında Şirket-i Hayriye vapurlarının işletmesini, devlet güvencesine alarak deniz ulaşımımızın güvenliği için, kabotaj yasasının konmasını sağladı. Türk gemiciliğinin kalkınması için bu yasaya destek olarak denizcilik bankasını kurdu. “İstikbal Göklerdedir.” Diyerek, havacılığın gelişmesini teşvik etti.

Sanayileşme: Türkiye’nin sanayileşme projesinde sanayi bölgeleri dağılım coğrafyasını gelecek yıllara ışık tutacak bir planlama ile yaptı. (Ondan sonraki yöneticilerimizin yaptığı planlama şimdi ortada.) 
a. Üretim maddelerinin bulunduğu bölgelerde fabrikalar açmak.
b. Ana ihtiyaç maddelerini üretmek. ( bez, şeker vs. )
c. Yerli malını değerlendirmek, tanıtmak
d. Yoksulluğu azaltmak için iş olanakları sağlamak    
e. Büyük kent alanları içine sanayi kuruluşlarını sokmamak.
Kent Kimliği. Ulu Önderimiz, ülkemizde yeni bir başkent olması gerektiğinde, o süreçlerde, çok yönlü potansiyeli olan İstanbul ilini seçmedi. Türkiye’nin göbeğindeki Ankara’yı bir başkent kimliği ile yeniden düzenledi. Bu da İstanbul kentinin tarihi, kültürel mirası ve doğal kaynakları ile rahatlaması demekti. Bu kaynaklar insan baskısından kurtulacaktı. Ayrıca da gelecekteki karmaşanın önlenebilmesi için bir yol göstermesiydi. 

AH ATAM AH! TANRIM BİR BENZERİNİ YİNE BİZE İHSAN ETSİN. Sağlıklı kalmanız dileklerimle.
               
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *