BU ÜLKE NORMALLEŞEBİLİR Mİ ?

Yıllardır Atatürk’ü,anayasayı,cumhuriyeti,demokrasiyi,insan haklarını, özgürlükleri,yargıyı,orduyu,eğitimi,terörü,dini,inançları,mezhepleri,irticayı şeriatı,örtünmeyi türbanı tartışıyoruz.Ülkeyi yönetmek için halktan onay alıp iktidara gelenler,toplumun gerçek sorunlarını çözmek yerine sıkıştıklarında, halka hesap veremediklerinde veya tekrar halkın desteğini alıp seçilebilmek için halkın dikkatini yukarda sayılan konulardan birine odaklıyorlar ve ülkenin gerçek gündemi o konuymuş gibi insanları içinde yaşadıkları koşullara tepkisiz ve duyarsız hale getiriyorlar.Neticede toplum kendi sorunlarını çevresinde olup bitenleri görmezden geliyor ve çalanın çırpanın aniden zenginleşenin yakınlarına çıkar sağlayanların ülkeyi bölmeye çalışanların ne yaptıklarına ne söylediklerine değil kendilerine sağlayacakları küçük geçici çıkarların hesabını yapıyor.Böyle bir toplumun siyasi tercihlerinin özgür ve demokratik olduğu söylenebilir mi? PTT emekçisi halim selim akil bir insan olan merhum amcam Cabbar Öztekin,üstüne çok gelindiğini sıkıştığını hissettiği günlerde eşine ve çocuklarına‘Yeter beni bana bırakın’ dermiş.Millet kendine bırakılsa ülke bu halde olur muydu?

Bu milletin onurlu bireylerini ‘Yeter söz milletindir’ikiyüzlülüğü ve sahtelikleri ile oyalayıp cambaza baktıranlar,ülkenin gerçek sorunlarını bırakıp gündem değiştirenler,halkın vergilerinden kesilen paralarla ona küçük çıkarlar sağlayarak siyasi tercihlerini özgürce yapmalarını engelliyorlar.Bunlara bizi bize bırakın dediğimiz gün ancak demokrasiden söz edilebilir.Biliyorum bu olmayacak bir hayaldir.Yıllardır içi boş inanç masalları ile dini çıkarlara alet etmeyi amaç edinen bu yolla Türk insanının güçlü manevi duyguların esir alanlar son yıllarda statükoya karşı savaşıyoruz ileri ve çağdaş demokrasi getiriyoruz söylemleriyle ülkeyi bölünmeye götürüyor.40 bin yurttaşımızı katleden terör örgütü ile masaya oturuyor.Bunları rahatça yapabilmek elini güçlendirmek milli iradenin tek temsilcisiyim diyebilmek için referanduma gittiler.Halkın %58 evet dediği için bu gün eylemsizlik kararları İmralı-Kandil-Kuzey Irak-ABD-AB görüşmeleri özerklik talepleri ana dille eğitim hepsi masada.Eğer Türk halkının %58’i tüm kadınların kısa bir süreçten sonra türbana bürünmesini,tek taraflı siyasal yargı ve yüz yıllardır birlikte yaşayan bu toprakları emperyalistlere karşı birlikte savunmuş kız alıp vermiş akraba dost olmuş kaynaşmış etnik farklılıkları olsa da kendini bu ülkeye ait gören Kürt kardeşlerimizin ayrılmasını,önce özerklik sonra Kürt devletinin kurulmasını istiyorsa bunun için evet demişlerse bende bu iradeye saygı duyarım.Ama gerçeğin böyle olmadığına adım gibi eminim.Milyonlarca yurtsever demokrat ülkenin birlik ve beraberliğinden yana olan insan oyuna getirildi kandırıldı.BDP’ye sahte boykot numarası çektirilirken bu güne kadar adlarını anmadıkları ülkücüler için kameralar karşısında koro halinde ağladılar.Ve sonuçta binlerce şehit veren Karadeniz ile iç Anadolu insanı İmralı sakini ve onun meclisteki sesleri olan BDP ile ayni doğrultuda oy kullandı.Şimdi yandaş medya Habur’da törenle pkk.yı karşılayıp halkla bütünleşmesini sağlayanları,ülkeyi bölme turları yapanları,demokrasi kahramanı ilan ediyor.Yurtseverlerin aykırı sesine özgür düşüncesine hayat hakkı tanımıyor.Okyanus ötesi cemaat destekli iftira,dinleme ve izlemelerle onların özel hayatlarını teşhir edip etkisizleştiriyor.Bütün bunlara ileri demokrasi adımları ve açılım diyorlar.