Sedef sizin de vicdanınızı sızlatmıyor mu?
Silivri Gündem
Sedef sizin de vicdanınızı sızlatmıyor mu?
Bundan birkaç hafta önce Akşam Gazetesi manşetinden Ercan Öztürk'ün imzası ile bir haber okumuştuk. Sonra Okan Bayülgen'in programına tartışma konusu oldu. Bir çok ulusal yayın organı habere ilgi gösterdi ve basit bir ihmalin 5 yaşında bir çocuğun hayatına nasıl mal olduğunu hep birlikte gördük, izledik...
Biz dedik ki; bu haber yerel yönetimlerin hizmet kalitesine katkı sağlar. Bu tür konularda daha dikkatli davranılır da 5 yaşındaki bir çocuğun hayatına mal olan bu tip ihmaller ortadan kalkar. Türkiye'de bütün idareciler bu konuda tedbirlerini alır, özen gösterir. Görüyorum ki, hala bu memlekette herşey aynı tas, aynı hamam...
Bu yazı Silivri Belediyesini hedef almıyor. Merkezinde tek bir yerel idare yok bu yazının. Bu yazı üzerinde sorumluluk bulunan tüm yetkili idare makamlarını ikaz ediyor. Bu yazı o kadar vicdani bir sızı ki, belki bir ihmali örter ümidi ile yeni bir Sedef vakasının yaşanmadan önüne geçilmesi adına kaleme alınıyor...
Amacım bir an evvel tedbir alınmasını sağlamak, amacım bu yazıyla idare mercilerini göreve çağırmak, amacım bu yazı ile belki bir Sedef'in yaşamını kurtarmak...
Bugün bu köşe yazısında aslında Hayırsever İş Adamımız Mehmet Balcı'nın Kültür Evi ve Düğün Salonu bağışını işlemekti. Haberimizde göreceksiniz... Bugün Büyükçavuşlu'da Düğün Salonunun temel atma töreni var. Bir kaç gün içerisinde de Silivri'de Kültür Merkezi için temel atma töreni yapılacak. Bu süreçte Yeni mahalleden gelen bir telefonda vatandaş bize "Mehmet Balcı Cami yapacaktı, söz vermişti, yarım bıraktı" diye fısıldadı... Çıktık gittik. Baktık Cami yarım... Onu takip etmek için bölgeye gitmişken Yeni Mahalle'de tehdit oluşturan bir kuyu olduğunu söylediler. Gitmişken orayı da görüntüleyelim dedik. Bir sürpriz, bir tesadüf oldu bizim için... Kuyu diye gittiğimiz yerde kazılmış bir temel bulduk. Ve sonra öğrendik ki o temelin sahibi de üniversite sözü veren Mehmet Balcı imiş... Cami konusunu bir kenara bırakmaya karar verdim bu yazıda. Söz verilip yarım bırakılmış üniversite meselesinide... Daha önemli bir sorun var ki, Yeni mahallede derin bir temel kazısı yapılmış, mahallenin göbeğinde çocukların oyun oynadığı bir çevrede içi su dolu ve hiç bir güvenlik tedbiri olmaksızın aylardır terk edilmiş bir halde...
Asıl sorun bu sanırım. Yazılması, işlenmesi, anlatılması, kapattırılması yada tedbir alınması gereken asıl mesele... Çocukların hatta çevre halkının can güvenliğini riske atan, tehdit eden bir derin kuyunun, içi su dolu bir bataklığın kurutulması bir an önce...
Üniversiteyi yapın veya yapmayın, hatta camiiyi de isterseniz tamamlamayın. Nedenleri, niçinleri hiç umurumda değil açıkçası bu manzara karşısında. Dilerseniz Kültür Merkezini de yarım bırakın, dilerseniz Düğün Salonumuzda olmasın. Ama daha çok değil bir kaç hafta önce Malatya'da yaşamını yitiren 5 yaşındaki Sedef'in nasıl bir ihmal yüzünden bugün hayatta olmadığına dönüp bir kez daha bakın. Bakın ve vicdanınızı bir harekete geçirin. Bir düşünün... O küçücük ihmalin doğurabileceği olası sonuçların, belki ufacık bir kazanın neticesinde sebebi olacağınız yaşamların, hayatının kalanını acıyla yıkayacağınız insanların halini bugünden bir tartın... Ve birşeyler yapın. Kültür Merkezinden önce, Düğün Salonundan önce, Cami'den önce... Üniversiteden önce... Açtığınız kuyuların etrafına en azından bir tedbir alın!..