YARGI BAĞIMSIZLIĞI VE DEMOKRASİ
YAYINLAMA:
olan vazgeçilmez kurum yargıdır. Bağımsız yargınınolmadığı yerde demokrasiden insan haklarından özgür düşünceden mal ve can güvenliğinden söz etmek olanaksızdır. Milletin vicdanının sesi olan yargıçlara güven duyulmaması haberleşme özgürlüklerinin ve özel yaşamlarının izlenip fişlenmesi üzerlerinde siyasi ve ekonomik baskı kurulması hiçbir gerekçe ile savunulamaz.Son yıllarda cumhuriyet tarihi boyunca görülmemiş bir şekilde yargı üzerinde baskı ve yıldırma politikaları uygulanmış yasal düzenlemelerle mahkemelerin yetki alanlarına müdahale edilmiştir.
Kurulan bu baskılar dolaysıyla C.savcıları ve hakimlerin bazı çevrelerce adil ve tarafsız yargılama yapma ve karar vermeleri tartışılır hale getirilmiştir. Hakimler ve savcılar bu toplumun içinden çıkmış insanlardır. Çevrelerindeki mevcut siyasi ve sosyal olaylar güç dengeleri, medyanın tek yanlı ve objektif olmayan haberleri tayin ve terfilerde ölçü alınan özellikler içinde bulundukları ekonomik ve ailesel koşullar doğal olarak iş yaşamlarına da etki etmektedir. Bu koşulların yanında hakim güvencesinin olmaması bağımsız ve özgür karar vermelerini etkileyecek kişi haklarını ihlal edecek uygulamalarla bunların haberleşme özgürlüklerinin İhlal edilerek dinlenmesi özel hayatlarının fişlenmesi demokratik bir ülkede hukuka yapılan en büyük darbedir. Böyle bir ülkede hukukun üstünlüğünden söz etmek eskilerin deyimi ile abesle iştigaldir.Kaldı ki bağımsız yargı tarafından adil ve tarafsız verilen kararlar idarece eşitlik ilkesine hakkaniyet ölçülerine uygun şekilde yerine getirilmemektedir. Mevcut iktidar lehine çıkan kararlar alkışlanırken aleyhte çıkan kararlarda ise yargı insafsızcaeleştirilmektedir. Bu gün gelinen son nokta ise yüzlerce
cinayet işleyen katillerin azılı hırsızların gaspçıların PKK ve Hizbullah teröristlerinin Avrupa birliği uyum yasaları savsatası ile tutukluluk süreleri
doldu denilerek salıverilirken yazarların çizerlerinbilim adamlarının gazetecilerin askerlerin neyle suçlandıklarını bilmeden on yıl daha içerde
yatacaklarına karar verilerek kamu vicdanı yaralanmıştır.
Yine TV kanalı ve üniversite sahibi olan binlerce tıp başarısına imza atıp hayat kurtaran dünyaca ünlü bir hekim aylardır hastanede ve kendisini yargılayan hakimlerin adaletsizliklerinden tarafsızlıklarından haksız ve hukuksuz yargılama yaptıklarından bahisle dava açarak yargılamayı yapan hakimleri mahkum ettirmiş olmasına rağmen ısrarla ayni hakimler tarafından tekrar yargılanması hukuk adına kabul edilecek bir durum değildir. Hasılı bu ülkede her konuda olduğu gibi yargıda da et değil tuz kokmuştur.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *