AKP geleceğimizi çalıyor
CHP’den İstanbul Esenyurt’un yıllarca belediye başkanlığını yapan Gürbüz Çapan’la konuşuyoruz. Çapan, hiçbir görev beklentisi olmadan CHP içinde siyaset yapmayı amaçladığını söylüyor.
- Eski bir CHP’li olarak partinin yeni yönetimiyle birlikte izlediği yolu nasıl görüyorsunuz?
G.Ç.- Bir tarafta CHP’nin mevcut yapısı, öbür tarafta da halkın gönlünde süslediği CHP var. Bu ikisi birbiriyle örtüşüyor mu? Bilmiyorum. Zaman zaman yeniliğin acemiliği öne çıkıyor. Ama sosyal demokrat kesimde bu hataları hoş görme eğilimi var. Bunu iyi kullanmak lazımdır. Siyaset yönetimi bilgiden çok tecrübe istiyor. Bir de vasatın altında insanlarla çalışırsanız olmuyor. Bunu Baykal örneğinde gördük. Çevresindekiler vasattı. Tüm parti yönetimlerinin sıkıntısı bu. Siyasi partilerin daha akıllı, parlak insanları öne çıkarma gibi bir dertleri yok. Türkiye’yi tek adam yönetemez. Türkiye bir mozaik. Böyle bir ülkeye iki parti yetmez.
- Türkiye’nin sosyo-politik yapısı gereği mi yetmez?
G.Ç.- Evet. Bugün TBMM’de grubu olan dört parti var. Bir ara AKP durmadan büyüyordu. Çünkü karşısında seçenek yoktu. Bugün CHP yeni yönetimiyle birlikte halk için seçenek haline geldi. Ama acaba CHP yönetimi bunun farkında mı diye düşünüyorum. Çünkü zaman zaman acemilikleri öne çıkıyor. Kısa zamanda bu eksikliklerini gidermelerini diliyorum.
- Sizce CHP ne gibi iyi işler yapıyor?
G.Ç.- Bir kere yoksulluk ve yolsuzluğu dillendiriyor. Aile sigortası konusunu ön plana çıkardı. Bunun yanında CHP’nin iş edindirmeye önem vermesi lazım. Türkiye bir yandan yarı feodal, bir yandan da yarı kapitalist görünümlü bir ülke. Bu bir sorun. Hâlâ kentlileşemedi. Hâlâ üründe markalaşamadı. ABD’de neo-con’lar, “Türkiye’nin tek ihraç ürünü askeridir” diyor. Doğru yöntemlerle Türkiye tarımda, suda markalaşabilir. Bütün bunları sosyal demokratlar yapabilir. Sağcı kafa bu işleri yapmaya uygun değil. O kafa mevcutları tırtıklamakla meşgul. Şu anda İstanbul tırtıklanıyor. Hiç durmadan gökdelenler dikiliyor. İnanılmaz bir arazi yağması almış başını gidiyor. Yeni arkadaşlarımızdan kent yağmasına karşı bir proje bekliyorum.
- Ekonomik durumu nasıl görüyorsunuz?
G.Ç.- Türkiye behemehal üretim ekonomisine dönmelidir. Şu anda kapkaç ekonomisi hâkim. Teknoloji transferiyle, istihdam daraldı. Bu da sokaklarda kapkaçın iyice azıtmasına yol açtı.
- Başbakan’ın her ailenin en az üç çocuk yapmasında ısrarlı olmasını nasıl karşılıyorsunuz?
G.Ç.- Böyle saça böyle tarak, derler. Allah rızkını verir diye çocuk üstüne çocuk yaparsan o çocuklar da rızıklarını Beyoğlu’nda çanta kaparak alır. Yoksulluğun mutlaka çözülmesi lazım. Bir de kalifiye eleman yetiştirecek kurslar açılmalıdır.
- CHP’den beklentileriniz nedir?
G.Ç.- Mustafa Kemal’in, Kuvayı Milliye’nin çizdiği, yüzü Batı’ya dönük, Batı medeniyetine yürüyüş olan bir proje var. Görevimiz o baba mirasını hedefe taşımaktır. Cumhuriyetin eksikleri var. Ama bunlar o topal bacağı da kırdılar. Bu hükümetle hayat tarzımız, geleceğimiz katlediliyor. Çocuklarımız zehirleniyor. Çocuklarımızın geleceğini çaldılar. Ufkunu kararttılar. Yapmamız gereken bin yıllık karanlığı yırtıp atmaktır. Bu ülkenin kuruluş anayasasında “Hedef Batı medeniyeti” diye yazmış. Bu Cumhuriyeti beğenmemek, tırtıklamak filan kimsenin haddi değil.
- Seçim sürecinde sizce CHP’nin şansı nasıl görünüyor?
G.Ç.- Ben CHP’yi çok şanslı görmek istiyorum. Fakat CHP’nin karşısında bir goygoycu var. CHP’nin ak dediğine kara diyor. Medyayı ele geçirdiler. Sanayici korku içinde. Karşımızda maliyeyi de zaptiyeyi de etkin kullanan bir hükümet var. CHP’nin bütün Türkiye’yi kucaklayan bir parti olması lazım. İş zor, meşakkatli. Ama inanmak lazım. Biz bu işi yapacağız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.