Hadise: Her geçen yıl daha seksi oluyorum

Bugünlerde "O Ses" yarışmasındaki jüri üyeliğiyle tüm dikkatleri üzerine çeken Hadise, iş konusunda çok hırslı olduğunun altını çiziyor. Menajerliğini ablası, stilistliğini ise kızkardeşi yapan şarkıcı bu durumdan çok memnun; "Yanlış ekiplerden dolayı yanlış dönemler yaşadım. Şimdi çok huzurluyum" diyor. Tek şikayetçi olanın ise "Neden normal bir iş yapmıyorsunuz? Akşam beşte gelirdiniz, hep beraber yemek yerdik. Nedir bu ikide bir uçmalar, bavullar" diyen ve Belçika'da yaşayan annesi olduğunu belirten şarkıcı; "Ne yapsın kadıncağız üç kızı birden gidiyor. Eskiden tek bendim" diyor.

* Şu an hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Yoğun bir dönemindeyim. Yeni bir dönem de diyebilirim. Farklı şeyler yapıyorum. Çok fazla yeni insan oluyor hayatımda; özellikle "O Ses" yarışmasından dolayı. Yeni enerjiler, yeni yüzler... Bu arada tüm düello çekimleri bitti; yakında canlı performanslar başlayacak. Hatta geçen gece yarışmacılarımın şarkılarını belirledim. Bu arada bir de yeni klip çalışmam oldu.

* Peki en sevdiğiniz şarkı hangisi?

India Arie'den "Ready for love..." Türklerden de bu ara en çok Sezen Aksu'dan "Vay"ı dinliyorum.

* Ünlü olunca halkla iç içe olunamıyor. Jüri üyeliği isabet oldu sanki...

En çok duyduğum cümle; "O kadar samimisiniz ki..." Aslında ben hep samimiydim ama bunu kliplerle, röportajlarla yansıtamıyorsun. Çünkü o yarışmada gördükleri kişi sahneden inen Hadise; çok samimi, insanları seven, gülen, hayatın tadını çıkaran... İnsanların bunu görebilmesi beni çok mutlu ediyor.

* Sizinle ilgili var olan ön yargı neydi?

Kendini beğenmiş... Gazetecilerden de duyuyordum, insanlar sizin hakkınızda böyle düşünüyor diyorlardı.

* Yalvarırken bile gördük sizi...

Yarışmanın en nefret ettiğim kısmı da o zaten (gülüyor).

* Hayatta başka ne sizi böyle yalvartabilir?

Trafik... "Allah'ım yalvarıyorum bu trafik bitsin" dediğim çok olmuştur.

* Gerçekte de hırslı mısınızdır?

İş konusunda hırslıyım, evet.

Mini etekle sadece şarkı söylesem 'cesur' demezler

* Biraz kokoş musunuz sanki?

severim ama kardeşim Derya olmasaydı bu kadar kokoş olmazdım. Çünkü o sürekli beni zorluyor. Ben de o yüzden daha iddialı durabiliyorum. Bana kalsa daha düz, zorlanmamış kıyafetler tercih ederim.

* En sevdiğiniz dekolte?

Sırt dekoltesi.

* Siz cesur mu giyiniyorsunuz?

Aslında bu ülkede cesur giyinen çok sanatçı var. Ama ben mini eteklerle istediğim şovu yapabiliyorum. Yoksa mini etekle normal durup dans etmeden şarkımı söylesem o kıyafet cesur durmaz.

* Cesur, seksi... Sizin sıfatlarınız oldu artık. Seksi olduğunuzu kabul ediyor musunuz?

Tabii kabul ediyorum ve seksi olmayı çok seviyorum. Bence her kadın kendisini seksi hissetmeli, korkmamalı.

* Ama biraz çekiniliyor bu kavramdan...

Seksi kelimesi eşittir çıplak demek değildir. Kazakla da seksi olabilirsin. Bak şu an hiçbir yerim gözükmüyor ama kendimi çok seksi hissediyorum.

* Yaşınız ilerledikçe kendinizi daha da seksi hissetme durumu oldu mu?

Evet. Çünkü insan büyüdükçe tecrübeleniyor. 5 yıl önce bana çok önemli gelen şeyler şu an çok basit geliyor. Bu da özgüveni artırıyor. Tecrübe ve özgüven artıkça insan daha seksi hissediyor. Seksilik, özgüven demek bence.

* Kaç beden giyiyorsunuz?

36 beden.

* Peki neden hep kilolu olduğunuzla ilgili şeyler söyleniyor?

İnsanlar konuşuyor ama ben sadece başarıma başarı eklemek derdindeyim. Kim ne demiş bakmaya vaktim yok.

Bavulumun vazgeçilmezi, makyaj malzemeleri

* Jüri üyeleriyle ilgili ilk aklınıza gelen...

Hülya Avşar: Neşe
Murat Boz: Yakışıklı
Mustafa Sandal: Sıcak
Acun: Komik... Acun, deli adam.

* Peki Acun'un diğer yarışmalarından teklif gelse katılır mıydınız; mesela Survivor'a?
Hayır. Survivor'da perişan olurum.

* Perişan olurum derken?

Ben önce saçı düşünüyorum. Bir de çok az kıyafet götürebiliyorsun yanında. Ben iki bavulla gezen insanım, orada zaten kaybediyorum. "Yanına sadece 3 şey alabilirsin" deseler, direkt "bye bye" derim.

* Her yere en az 2 bavul mu?

"Her ihtimale karşı" benim hayatımda çok önemli. Çünkü her şey olabilir; hep emin olmak istiyorum. Topuğum kırılabilir, elbise küçük gelebilir... Hep yedekliyim!

* Bavulunuzun en vazgeçilmezi nedir?

Makyaj malzemelerim... Özellikle rimel, allık ve concealer.

Yakında kardeşim Murat da bankacım olacak

* Ablanız Hülya menajeriniz, kızkardeşiniz Derya stilistiniz. Aile üyeleriyle bu kadar iç içe çalışmak profesyonelce mi sizce?

Yanlış mı? Dünya starlarına bakarsanız etraflarında sadece aileleri var. Justin Timberlake'in menajeri annesi; Beyonce'un menajeri babası, stilisti annesi. Ben çok fazla yanlış dönem yaşadım. Neden? Yanlış ekipten dolayı... Her şeyden önce şimdi huzurluyum... Çok mutluyum, çok rahatım.

* Muhasebeciniz de aileden olsa...

Erkek kardeşim Murat banka, sigorta üzerine okuyor. Hayali de banka kurmak. İnşallah Murat da bankacım olur yakında (gülüyor) Annemin tek sıkıntısı "Neden normal iş yapmıyorsunuz? Akşam beşte gelirdiniz, hep beraber yemek yerdik. Nedir bu ikide bir uçmalar, ikide bir bavullar" diyor. Ne yapsın kadıncağız da; şimdi üç kızı birden gidiyor. Eskiden tek bendim.

İyi dans etmek için kendinle sevişmen, kendine aşık olman gerek

* Star olmak için neler gerekiyor?

En önemlisi başkalarıyla değil kendisiyle ilgilenmesi... Çünkü kendinle yarışıyorsun.

* Magazin gerekiyor mu?

Doğru haberlerle evet; yalan haberlerle hayır. Çünkü insanlar magazini seviyor.

* Türkiye'ye yerleştiniz mi artık?

Yerleştiğim bir yer yok. Ben dünyayı gezen bir insanım; işlerime bakıp ona göre her şeyi belirliyorum; mobil yaşıyorum.

* Peki ilerde olabilir mi?
Ailem çok önemli. Onlar neredeyse orda olmayı seviyorum. Erkek kardeşimin Belçika'daki okulu 2 yıl sonra bitince annem de Türkiye'ye gelmeyi düşünebilir.

* "Keşke çıksam şu sokakta yürüsem" dediğiniz oluyor mu?

"Rahat rahat istediğim yerlerde yürüyememek" tek üzüldüğüm şey. Normal giyinip şapka taksam belki tanımazlar ama risk var! Biri tanısa, başkası geliyor, izdiham olabiliyor. O tehlikeye girmemek için çıkmıyorum. Belçika'da da tanınıyorum, orada da kaçamıyorum maalesef...

* Ben sizi dans ederken izlemeye bayılıyorum. Dans sizin için ne demek?

Aynaya bakıp kendini sevebilmek, aynaya bakıp kendinle flört etmek, vücudunu sevmek, vücut diline alışabilmek; aslında biraz da kendinle sevişmek; aynaya bakıp kendine aşık olabilmek demek...

* "Ne gerek var; ben de diğerleri gibi sadece şarkımı söyleyeyim" demiyor musunuz?

Bazen, "Nasıl da zorluyorum kendimi" diyorum. Ama işte, ben tatmin olamıyorum. Sahneye çıkınca tutamıyorum kendimi.

Egosuz, sabırlı ve kıskanç olmayan bir erkek isterim

* Hedefiniz nedir?

Hedefim, dünya müzik listelerinde olmak. Bunu da başaracağım.

* Bu kadar yoğunluk içinde hayatınızda aşk var mı peki?

Heyecan hep var.

* Ne arıyorsunuz bir erkekte?

Sabır; çünkü benim hayatım normal bir hayat değil. Egosu da olmamalı. Çok fazla televizyonlardayım çünkü; bunu kaldırabilen birisi olması lazım. Kompleks yaratabilir bu ilişkide. Kıskanç da olmamalı. Benim ise sadece sahnede egom var. Sahnede cumhurbaşkanı benim ama indiğim an egom yoktur.

* Evlilik ve çocuk ne zaman desem?

Plan yapmayı sevmiyorum bu konularla ilgili. Ama tabii ki bir ailem olsun istiyorum.

* Çocuk olsa da iş hayatı aynen devam eder mi?

Evet, devam eder. Bir süre müzikten kopmasam da sahnelerden uzaklaşırım ama sonra sahneye de geri dönerim.

Özel hayatımda çok çılgınımdır

Dövme... Şimdilik 8 adet var. Yakında bir tane daha yaptırmayı düşünüyorum.

En büyük "keşke"niz... Hiç yok; hiç sevmem keşke kelimesini.

Hayatınızın dönüm noktası... Okuldan mezun olduğum gün. Çünkü o zaman hayallerimin peşinden koşabileceğimin farkına vardım.

En mutlu hissettiğiniz an... 22'inci yaş günümü hiç unutmam. 22 Ekim'de 22'inci yaşıma girerken sürpriz bir parti yapılmıştı ve gözlerimi kapatarak içeri girmiştim. En sevdiğim 50 kişi içerideydi.

Yaptığınız en çılgın şey... Söyleyemem (gülüyor). Özel hayatımda çok çılgınımdır; bu yüzden bunları paylaşamam. Deliyimdir yani; ummadığın anda bambaşka bir yerde olabilirim.

Banu Duran - Gazete Vatan