İşimi yapıyorken Funda Arar, ama onun dışında Funda'yım
'Funda Arar' dendiğinde aklınıza ilk ne geliyor? Güçlü bir ses ve sansasyondan uzak duran iyi bir sanatçı değil mi? Hemen herkesin Arar hakkındaki düşünceleri bu yönde. Eşi de müzisyen olmasına rağmen özel hayatını kameralar önünde yaşamayan, polemiklere girmeyen ve her an ne yaptığını sosyal paylaşım sitelerinde açıklamayan Arar, sanatçının gizemi olması gerektiğini düşünüyor. 'O yüzden' diyor, 'Eskiden gazinolar dolar taşardı.'
Yeni albüm çıkaran sanatçıyla ofisinde 5 çayında buluştuk ve en çok beğeni alan şarkılarından 'İkimiz'e çektiği klibi sıcağı sıcağına ilk kez beraber izledik. Sahnede göründüğünden çok daha sıcak duran Arar'la 'gizemli' imajı, tasarımcı Tuvana Büyükçınar imzalı kostümlerini, alışveriş sırlarını konuştuk...
- Hem yakın hem uzak bir duruşunuz var...
Evet, genelde daha kapalı, duvarları olan biri olarak tanımlanıyorum. Aslında normal hayatımda samimi ve neşeliyimdir. Ama bana göre bir sanatçının biraz gizemi olması gerekiyor. Özel hayat ortaya döküldüğü zaman gizem ortadan kalkıyor. Sanatçının merak edilmesi lazım, özlenmesi lazım. Merak kalmıyorsa bazen saygı da yitirilebiliyor. Bir sanatçının müziğini herkes dinlemeyebilir ama saygı duyulmalı, 'Dinlemem ama düzgün' denmesi bence önemli. Bunu oluşturmaya çalıştım yıllardır ve bir şekilde başardığımı düşünüyorum. Özel hayatımla ortada olmamam, böyle bir imaj yarattı ve ben bunun doğru olduğunu düşünüyorum.
- Bu imajı yaratmak mı istediğiniz yoksa zaten böyle misiniz?
Bir yandan yaratmak istedim ama bir yandan da böyleyim.
Bence geride olmak daha iyi. Eskiden iletişim araçları bu kadar gelişmemişken ve sosyal paylaşım siteleri yokken insanlar sanatçıları merak ederlerdi, akın akın gazinolara, konserlere giderlerdi. Çünkü onları başka yerde görme şansı yoktu. Şimdi herkesin bir sanatçıyla karşılaşması çok normal. Herkes paylaşım sitelerinde ne yapıyor yazıyor.
- Sihir yaratmak için biraz da ulaşılmaz olmak gerek galiba...
Herkes sana ulaşırsa o zaman senin bir farkın kalmıyor, o sihir bozuluyor. Bu hayranlarımla görüşmüyorum demek değil, konser öncesi görüşüyoruz, konuşuyoruz, fotoğraf çektiriyoruz, orası ayrı mevzu.
- Sizinle ilgili kime bir şey sorsam herkesin ortak cevabı, 'çok düzgündür' oldu...
Magazin için iyi bir malzeme değilim. Evet, herkes siz ne kadar düzgünsünüz diyor. Anlamıyorum, düzgün olmak tuhaf bir şey mi? Az mı rastlanıyor? Düzgün olmak ayrıcalık olmamalı. Doğal olan bu değil mi?
VÜCUDUNU TANIMALI
- Güzel bir kadın, güçlü bir ses... Zaten bunlar yetmez mi bir sanatçıya?
Kavgalar, polemikler şöhret olmanın bir başka formülü olarak görülüyordu ama bunların modası da geçti. Dinleyici bunlara kanmıyor artık, sanatçının ne yaptığına bakıyor.
- Siz giyim kuşamına da dikkat eden bir sanatçısınız...
İnsanın kendi bedenini tanıması ve yakıştırması çok önemli. Bedenine uygun olanı giyersen hoş görünürsün. Ben geniş omuzlu bir insanım, omzuma çiçekler, fırfırlar takarsam olmaz.
- Nedir alışveriş sırlarınız?
Minimal şeyleri tercih ediyorum. Zaten cüsseli bir insanım, o nedenle fırfırlar, volanlar olmamalı. Özellikle üst bedende daha düz çizgiler tercih ediyorum. Sırtım ve omuzlarım geniş. Aslında bu hoş bir şey ama hazır giyimde çok zorlanıyorum. Gömlek alacağım zaman omzuma göre aldığımda bedeni bol geliyor, bedenime göre aldığımda da omuzları dar, kolları kısa oluyor. Sahne kıyafetlerimi hazır aldığımda aynı sorunu yaşıyorum. O nedenle sırt dekolteli olanı ya da likralı kumaşları tercih ediyorum. Ama sahne kıyafetlerim genelde özel dikildiği için rahatım.
- Sahne kostümlerinde Tuvana Büyükçınar ile çalışıyorsunuz, oldukça iddialı görüyoruz sizi sahne.
Tuvana, pırıltıyı ve ayrıntılarda dolaşmayı seviyor. Sahnede sizi izlemeye gelen izleyici de pırıl pırıl ve taş görmek istiyor. O yüzden onunla çok keyifli çalışıyoruz. Geçen yıl Kuruçeşme Arena'da, nostaljik şarkıları yine onun nostaljik kıyafetlerini giyerek söylemiştim. Bir sürü Türk filmi seyrettik beraber. Bizde gazino sahnesi olan çok film var, özellikle de Türkan Şoray'ınkiler. Giydikleri kıyafetler ise harika... Onlara çok baktık, ilham aldık, tarzı belirlemek için. Yine son Bostancı Gösteri Merkezi'ndeki konserde giydim ondan. Biz sürprizli kıyafet de seviyoruz. Bir elbisenin tülden olan uzun eteğini fermuarlı yaptılar bir parçanın introsu çalarken fermuarı çırt diye açtık ve mini oldu.
- Özel hayatınızdaki giyim tarzınızla sahne arasında fark var.
Günlük çok daha sade ve rahat olabileceğim giysiler tercih ediyorum. Ancak şöyle bir gerçek var, şıklık tabii ki rahat kıyafetlerle olur ama inanılmaz şık ve gösterişli olmak istiyorsan o rahatsızlığı kabulleneceksin. Topuklu ayakkabı mesela, havan birden değişiyor. Zok sıkıntıya gelemiyorum, günlük daha rahat giysiler tercih ediyorum. Ama bu demek değil ki salaş giyiniyorum. İnsanlar sanatçıyı sahne dışında gördüğünde şok olmamalı. Bu da bir otokontrol ve işin bir parçası. Bunu umursamayanlara da saygım var. Ama ben o kadar rahat değilim. Yürüyüşe bile çıktığımda güzel bir eşofman olsun istiyorum.
'İkimiz' şarkısının klibi Mehmet Turgut'tan
Funda Arar son klibini sözleri Aysel Gürel'e ait olan 'İkimiz' şarkısına çekti. Röportaj sırasında son halini ilk kez beraber izledik. Yönetmenliğine Mehmet Turgut'un imzasını atığı klibin her bir sahnesi bir fotoğraf karesiydi. Klibi izlerken hangi karede durdurursanız durdurun, sonuçta harika bir siyah beyaz fotoğraf çıkıyor ortaya. 'Mehmet Turgut çok klip çekmez rica ettik kırmadı bizi' diyen Arar, klipten çok memnun. Arar 'Kaç yaşında olursan ol, tarzın ne olursa olsun, aşkta yaşanılan şeyler aynı. Bunu anlatmak istedik bu klipte' derken bir yandan da klipteki styling'e de dikkat çekiyor. 'Alex yaptı styling'i. Seksepalitesi ve romantik bir yanı olan elbiseler seçti.'
Aysel Gürel'den iki şarkı
Son albümü 'Aşkın Masum Çocukları'nda sözleri Aysel Gürel'e ait iki şarkı bulunan Funda Arar, şarkı sözlerine çok önem veriyor. 'Albümün kartonetini alıp okuduğunuzda şarkı sözlerinin edebi bir değeri de olmalı. Bazen bakıyorum şarkı sözleri sadece kafiyesi uysun diye yazılıyor. Şarkıda hotri hotri gidiyor ama alıp okuyunca 'ne anlatıyor bu' diyorsun. Bence Türk insanı da şarkı sözüne çok önem veriyor. Aysel Gürel'i kaybetsek de ondan şarkılar söylemeye devam eden Arar'a çalışmak isteyip de çalışamadığınız kim var diye sorduğumda cevabı yalnızca, 'Onno Tuç' oluyor.
Febyo ile hep müzik konuşmuyoruz
- Müzisyen bir eşiniz var. Evde müzik, işte müzik... Dezavantajları olmuyor mu?
Biz normal hayatımızda çok müzik konuşmuyoruz. Zaten bir albüm dönemi epey bir süre alıyor. Onun haricinde işle ilgili kendimizi boğmuyoruz yoksa çekilmez olur. Müzik bizim için yaşam, kendimizi ondan ayıramayız. Ama işimizde özel hayatımızı iç içe sokmamaya gayret ediyoruz. Hep aynı görüşte değiliz farklılık oluyor, tartışıyoruz ortak bir payda da buluşuyoruz. Onu dengelemek gerekiyor.
- Albümlerinizin prodüktörlüğünü de eşiniz Febyo Taşel yapıyor. Bir gün başka bir prodüktörle çalışır mısınız?
Şimdiye kadar öyle bir düşüncem olmadı ama öyle bir şarkı vardır, onun kalemi budur deriz, ona yaptırırız. Yurtdışından da bir isim olabilir bu. Ancak bir ihtiyaç hissetmedim. Febyo çok kendini geliştiren her zaman müzikal anlamda yenlikleri takip eden, birçok tarz dinleyen bir müzisyen.
- Hayatınızda hep bir istikrar var...
Her şeyin profesyonelce yürümesini isteyen ve seven biriyim. Eşim müzisyen, albümlerimin prodüktörlüğünü ve besteleri yapıyor ama ben menajerliğimi eşim yapsın istemedim. O da işin içine girse, iş başka taraflara gidiyor. Bunu yapanları yadırgamıyorum ama benim tercihim böyle. İşin maddi tarafı profesyonelce yürümeli. Herkesin kendi işini yapması lazım. Eşimde aynı şekilde düşünüyor. Febyo üstüme başıma, röportajlarıma, TV programlarıma karışmaz ama yanlış bir şey görürse fikrini de söyler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.